15 yılı geçti bu forumda gayrimenkul yatırımı konusunda fikirlerimi paylaştım. Özeti, döviz birikimi yapın, devalüasyon olduğunda gayrimenkul alın (maalesef develüasyon sık sık oluyor ülkemizde ve en az altı aylık bir alım fırsatı veriyor dövizi g.menkula dönmek için) Hele oturacağınız evi mutlaka ama mutlaka alın. Bunun ana sebebi gayrimenkulun süper bir yatırım aracı olması değil. Ana sebep nüfus arttıkça kıt kaynakların paylaşım sorunu. Kişi birikimlerini finansal piyasada daha iyi değerlendirebilir. Ama inanın bunu becerebilen kişi oranı o çok çok az. Finansal piyasanın kuruluş amacı zaten cebimizdeki parayı almak. Bu makinaya karşı savaş vermeyi öğrenene kadar bir çok insan enflasyona karşı yeniliyor, sermayeyi tüketiyor. Hükümetler parayı matbaalarda kağıt maliyetine basıyorlar. Gayrimenkul en azından enflasyona karşı koruyor. En büyük hatalardan biri, bütçe olarak alabileceği konutu değil, oturmak istediği konutu hedeflemek. O yüzden alım imkansız gibi gözüküyor. Halbuki kişi ne alabiliyorsa onu hedefleyip bir yerden başlamalı. Bir kaç sene sonra değiştirip hedef büyütülebilir. Bu arada Rusya ve Ukraynada konut alanlar hata yaptı gibi yorumlar yapılmış. Peki şu an Rusya borsası ne durumda? bankada dövizi olanlar ne durumda? Gayrimenkul sahipleri kesinlikle daha avantajlı. İsterseniz Suriyede iç savaş çıktığında Şamda emlak fiyatları ne oldu, onu araştırın. Stabilitenin en azaldığı anlarda bile minimum X3 usd bazında arttı fiyatlar. İstanbulun konumu daha özel. Boğazlardaki hassasiyetten dolayı, herhangi bir savaş ya da karışıklık durumunda, Türk ordusu boğazları savunamaz hale bile gelse, uluslararası anlaşmalardan dolayı, İstanbulun emniyetinin
tarafsız güçlerce sağlanması taahüdü var. Sanırım boğazların 50 km çeperi için geçerliydi bu. Konu dişi ama değinmek istedim.
'Piyasa analizi sadece kendi pozisyonunu empoze etmektir' Şant Manukyan
Yer İmleri