https://www.youtube.com/watch?v=soeF6VSHL0U
Uğur Civelek hocayı dinleyelim
35. dk dan itibaren önemli
|
|
Alın dolarınız saklayın çokkkk lazım olacak. Aç kalmamak için dolara ihtiyaç olacak.
https://www.youtube.com/watch?v=soeF6VSHL0U
Uğur Civelek hocayı dinleyelim
35. dk dan itibaren önemli
Son düzenleme : demir113; 25-02-2018 saat: 23:53.
MEVCUT şartlarda sorun olmayan Türkiye'nin dış borçlarının çevrilmesi konusunda endişelerin artmaya başladığı gözleniyor. Bunun bir nedeni küresel iklimde beklenen değişiklik, diğeri ise Türkiye'nin ekonomik ve siyasi alanda yaşadığı olumsuzluklar.
Özetle; hükümetin sık sık gündeme getirdiği "kamu dış borçlarının oransal olarak düşük kalmasının" artık öneminin azaldığı bir döneme giriyoruz. Çünkü reel sektör ve finans kesiminin yüksek dış borçlarının, artık herkesin gözüne batacağı bir konjonktüre giriyoruz.
http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/...necek-40753534
Salih Müslim Prag'da yakalanmış.
Yöneticiler iadesi için çalışıyorlar.
Anlaşılan bu kez kırmızı halı falan serilmeyecek karşılamada.
"İnşallah Rabbimizin bize müjdesi var, Fetih yakındır, müminlere müjdele diyor. Zafere gidiyoruz. İnşallah şimdi de Afrin'de Fethi bekliyoruz." ifadesiyle 35 günde ulaşamadığımız Afrin'i neredeyse İstanbul'un fethi sözleriyle ululaştırarak yeni siyasi başarılar ummakta Erdoğan.
Devreden KDV olarak reel kesimin 140 milyar lira alacağı varmış devletten. Bunun bir şekilde iadesi düşünülüyormuş.
Bu durumumuzda mümkün mü?
İzleyip göreceğiz.
İyi haftalar.
Son düzenleme : BORA YAŞAR; 26-02-2018 saat: 10:26.
Yukarıda linkini verdiğim yazıda özellikle şu bölümü de "sistem etkilenmez" iddiasına karşılık olarak başlığımıza koyalım:
"Geçen hafta eski Hazine Müsteşar Yardımcısı Hakan Özyıldız’ın internet blogunda banka ve özel sektör dış borçlarının kamu borcuna dönüşmesi konusunda çok güzel bir yazısı vardı. Geçmişten örnekler vererek, tüm sistemi etkileyecek noktaya geldiğinde, özel sektör borçlarının nasıl kamu borcu haline geldiğini çok güzel açıklamış.
Kaldı ki; özel sektör borcu kamu borcu haline gelmeden bile, kamunun tüm hesaplarını etkileyen makro dengesizliklere neden olduğu ve bundan sonra da olacağı kesin. Yani finans kesimi ve reel sektör yüksek dış borçlarını çevirirken, genelde kaynak girişi azaldığı takdirde çok sıkışacak, en azından kurların patlamasına neden olabilecek. Bununla da kalmayacak, o noktada banka ve şirketler zor duruma düştüğü takdirde devlet yine işe müdahale edip, kamu kaynaklarını buraya aktarmak zorunda kalacak. Yani fatura, öyle ya da böyle, sonunda yine halka çıkacak..."
Şu durumda geçmiş yıllardan kalma 140 milyar "Devreden KDV" nin reel sektöre ödenmesinde, muhafazakar yönetimin çok iyi bildiği Nasreddin Hoca'nın borcunu ödeme yöntemi, usül olarak benimsenebilir.
Genel Tebliğ ile bunun açıklanması yarım sayfa tutmaz.
Çiftçiye destek olarak vermeyi düşündükleri koyunların yünü bu amaçla kullanılabilir.
Asıl sorunun Türkiye'nin dış borcu olduğunu düşünmüyorum. Zira diğer ülkelere göre nispi olarak düşük bir Dış Borç/GSMH oranı var. Hatta GSMH büyük bir kriz ile ciddi şekilde daralsa da bu oran diğer ülkelerin üzerine çıkmayacaktır.
Türkiye'deki asıl sorun gelir dağılımı ve ekonomiyi çevirmek için gerekli olan bireylerin alım gücüdür. Bu kısım sorunludur. Zira ekonomiyi çeviren orta direk gittikçe fakirleşmekte ve yapabileceği harcama kısıtlanmaktadır. Bu sorunun çözümü için para politikalarından ziyade maliye politikaları etkili olabilir ama bunun da sınırına gelmiş durumdayız.
Mali politikalarda da kaba resimde diğer ülkelere göre harcanabilir bir rezerv gözükmekle birlikte aslında bu rezerv pratikte kullanılabilir olmayabilir. Zira bu noktadan sonra bu ek rezervin kullanılmaya çalışılması faizleri daha da arttıracak ve ulaşılmak istenen etkiyi azaltacaktır.
En güçlü veya en zeki olan değil, DEĞİŞİME en açık olan türler hayatta kalır...Charles Darwin
https://twitter.com/r_x_p_u
Yer İmleri