Genel sohbet aktualite ve istekler.

[cefaks]

esra-i osmaniyenin (osmanlı esirlerinin) masrafı hesabını tesviye etmek için petersburgta bulunan saadetlu osman paşanın bu kerre ikmal-i memuriyet ile dersaadete vasılına intizar olunduğu (istanbula gelmesinin beklendiği) yazılmıştı.
alınan malumata nazaran paşa-i müşarül-ileyhin gördüğü hesabın neticesi olarak devlet-i aliye rusyaya dört milyon yedi yüz bin kaime ruble borçlu kalıyor imiş.
21 mart 1879

[cefaks]

mart ibtidasından beri hissedilen soğukların avrupada dahi alel-umum hissolunduğu rasathane-i amireye gelen malumattan olup,
buranın ahval-i havaiyesi dahi hergün rasathane tarafından avrupaya ihbar olunuyormuş.
21 mart 1879

[cefaks]

cümleten selamlar hayırlı sabahlar ve haftalar.
borsalar iyi gözükmüyor.

[cefaks]

rus miralayı komarof-u idam eden deli mehmet,
hakikaten cinnetle bu kazayı icra eylediğinin tedkikat-ı tıbbiye ile tahakkuk eylediğini söylüyorlar.
bu halde fail merkum idam cezasından kurtulacak imiş.
22 mart 1879

[cefaks]

arapça olarak neşredilmekte bulunan el-islam gazetesi sahib-i imtiyazı abdullah halis efendi bir müddeten beri na mizac (hasta) olduğu cihetle iade-i sıhhat edinceye kadar,
gazetesini bila-ihtiyar tatil edildiği mael-teesüf işitilmiştir.
22 mart 1897

[cefaks]

evvelki gün mebde'n (eskiden beri) olan bahar olan nevruz-u sultaniye müsadif olduğu ve yevm-i mezkur ise iraniler için bir ıyd-i hususi (özel bayram) olarak telakki olunduğu cihetle dersaadette bulunan teba-i iraniye muteberanı iran devlet-i aliyesi sefarethanesine azimetle devletlu haci mirza muhsin han hazretlerini tebrik eylemişlerdir.
22 mart 1897

[cefaks]

havadis-i şetta (çeşitli haberler)

beyoğlu musiki sinaslarından ve bestekarlarından lombardi nam zata napolideki kristofori kolomb tesmiye olunan (isimlendirilen) musiki akademiyası tarafından bir madalya ile,
birde şahadetname iata kılınmış ve mumu-ileyh (lonbardi) akademiyanın fahri ağzalığına intihab olunmuş imiş.
22 mart 1897

vay be ilk mektebi bitirdiğimde aldığım şahadetname geldi aklıma.

[cefaks]

ala çay

çin ve cava-nın her nevi çaylarından gerek külli gerek cüzzi miktar olarak açık veya kutu derununda mevzua (kutunun içinde görülebilen),
istanbulda çakmakçılar yokuşunda büyük yeni han yanında füruht edilmekte (satılmakta) olup,
mumu'ileyhe (dükkan sahibine) müracaat edecek muhterem müşterileri mütadinin nefasetiyle memnun edeceğini ve fiatın dahi ehven olduğunu beyan ve ilan ediyor.
22 mart 1879

bu tarihta zannedersem türkiyede çay yetişmiyordu.