Originally Posted by
BüyükResim
İyi de hayat pahalılığının maliyeti neden sadece ev sahiplerine yüklenmek zorunda hissediliyor ? Ona bakarsan asgari ücretlinin yada kiracının canı da kuzu pirzola çekiyor, ayda bir kez olsun pastırma sucuk yemek istiyor, haftanın 2-3 günü et yemeği pişsin istiyor evinde. Bunlar da lüks değil aslında gayet insani ve olması gereken şeyler her insan bu seviyede beslenmeyi hakediyor.
Ama kimse kalkıp senin bunları ödeyecek gücün yok o zaman al sana %50 indirimli pirzola, %50 indirimli pastırma , %50 indirimli dana antrikot diye iskontolu satış yapmıyor değil mi asgari ücretliye ? Hatta en başta devlet !
Sıkıysa çıkarsın bi kanun versin yetkiyi görsün etkiyi Et Balık Kurumu'na desin ki; asgari ücretle çalıştığını belgeleyene bundan sonra %50 indirimli satış yapacaksın ! Yer mi ? yemezz... Çünkü piyasa kuralları neyse oyun ona göre işler. Zorlama tedbirle bir şey düzeltilmez.
Bu zoraki düzeni sürdürmeye kalkarlarsa ilerde kiracılar daha çok üzülür. Neden mi? Ev sahipleri o evleri boşaltır bir güzel ve uzun süre de kiraya vermezler ekonomide istikrarı görene kadar bu saçmalıklarla uğraşmaktansa 3 kuruşa o evleri yıpratmaktansa. Bu sefer ne olacak ? Kiracılar daha zor kiralık ev bulmaya başlayacak, ve fiyatlar daha da fazla artmaya başlayacak. Bence hükümet %25 gibi komik bi rakam belirlemek yerine yıllık enflasyonun 10 puan altına fixlemeliydi. böylece ne kiracı ne ev sahibi çok üzülmezdi. Ya da devlet madem çok iyi biliyor bu işi, o zaman kalkıp ev sahibine sınır koymakla yetineceğine, ev sahibinden vergi almıyorum. ayrıca kirasının bir kısmınıda ben ödüyorum deseydi keşke.
%100 enflasyon ortamında kimse ev sahibine %25 zamla yetineceksin diye ısrar edemez. Bu resmen ev sahibinin malına cebren ve hileyle ortak olmak demektir.
Yer İmleri