çoban salatanın yanına bol ekmek verirlerse bi tane alırım.
ben de Bulgaristan Varna'dan güncel haberleri vereyim (pederleri ucuz diye yollamıştım)
Park yeri: 45 lira (5 Bgn)
Sahil: 2 şezlong + şemsiye : 180 lira (20 Bgn)
Yemek: Tavuklu hamburger + kavanozda limonata : 126 lira (14 Bgn)
Şehiriçi öğlen yemeği: 2 tabak patates garniturlü tavuk budu + 1 içecek : 324 lira (36 Bgn)
Anladigim kadariyla 25 Bin TL limitli kredi kartimiz var ve aylik 10 Bin TL harcamamizi kredi kartimizla yaptik. Her ay kredi Karti borcumuzun asgari tutarini oduyoruz ve 3 ayda kredi karti limitimiz doluyor. Borclanma limitimiz , kurdugumuz sistem dolayisiyla kredi kartimiz patliyor.
Bankalar eskiden kredi karti limitini beyan ettigimiz gelirin 4 katina kadar veriyorlardi yanlis bilmiyorsam. Bankada tuttugumuz birikim icin ayrica bir kredi karti limiti verirler mi bilmiyorum.
Kart döndürmek falan küçük işler,
1,29'dan çekebilen full konut kredisi çekip markalı konut alsın, seneye katlar parayı.
Cihat hoca haklı
Bu dönemde asgari dışında ödemek o kadar mantıksız ki
Onun dışında alışveriş faizi 1.80 şuan 1.98 değil Achilles orda da yanlış yazmış
Bileşik faiz ile yılda 24 gibi birşey olur
Ne alırsan al kar edersin 24 u gecersin
Bu bir sene enflasyon ne kadar düşebilir ki
Kart limiti tamamen patlayana kadar asgari ödemek gerek
50 bin limitli kartın olsa her ay 10 bin harcaman olsa
Yüzde 40 asgarisi yani her ay 4 bin ödeyip 6 bin i oteliyorsun
8 ay gider bu senaryoda
Ne zaman ki 1.80 oranı ciddi şekilde artırırlar
Ödeyip çıkış yaparsın
Yani ben orada videoyu izlemediğimi, izlenmiş de izah edilirse detaylı bir hesaplamanın excelde yapılabileceğini söyledim. Kart limiti ve aylık harcama miktarına bağlı bir şey.
Sonra devamında, bu mevzuyu kredi kartı üzerinden düşünmeye zaten gerek olmadığını, konut kredilerinde yaşandığını, ya da tüketici kredisi çekip dolar alımı şeklinde yaşandığını, -hatta engellemeye çalıştılar başaramayınca kısıt getirdiler bir çeşit sıkılaşmaya gittiler, ifade ettim. Yani en basit haliyle, tüketici kredisi çekip, büyük yağ şeker v.s. zamları öncesi stok yapanlar da yıllık %70-80 zamlar sonrası kar etmiş oldular.
Faiz hesabına kredi kartı mevzusu üzerinden bakarsak, daha karmaşık o hesap, çünkü ödeme de yapıyorsunuz her ay, kalana faiz işliyor, annüitelerin gelecek değer formülü diye bir formül var, ona benzer şekilde uygulayıp enflasyondan arındırmak lazım net resmi görmek için, bunu hem 25 TL limitli hem de üzeri limitliler için ayrı ayrı yapmak lazım, ama kabaca %70-80 aldığınız ürünlere yine zam gelirse karda olunacağı aşikar. Tam hikayeyi, yani videoda anlatılanı bilmiyoruz. Ama dediğim gibi bunu kredi kartı üzerinden düşünmeye gerek yok, alınır kredi stok yapılır, dolar alınır, petrol artacak deniyorsa AES fon alınır, altın alınır v.s. Yüklü miktar olmaz eskisi gibi, iyice kıstılar şu an..
Kredi kartının tüketici kredilerine avantajı asgariyi ödeyip gerisini oteleyince ;
Tüketici kredilerindeki ; kredi masrafı, sigortası, KKDF ve BSMV yok buralardan da kardasin
Ben asgariyi de ödemek istemiyorum diyorsak da kredi kartı dan taksitli avans çekmek de yine 1.80 faiz bunda sadece KKDF ve BSMV var
Yine masraf sigorta yok
Ben hep kredi kartını zamanında ödedim bugüne kadar. Asgari olayına geçmek lazım galiba. Limitim 6 haneli
çocukların ya da eşin son günlerinde yanında olacağının garantisi yok eşin senden önce ölebilir çocukların yurt dışında olabilir maddi durumları iyi olmayabilir çeşitli sebeplerden aranız açık olabilir çevremde yaşlı yakınlarımın çocukları olduğu halde hepsinin yanında bakıcıları vardı alzheimer olanlar ise bakımevlerindeydi evlilikte tıpkı yatırım gibi yaptığın portföyün her zaman kaybetme riski vardır
Şu devirde anaya babaya çocuklar dan bi fayda olmaz. Eskiden insanlık vardı merhamet vardı. Kimse kendini kandırmasın.... Sana yarın yaşlandığında evladın bakmaz.... Paran varsa bakar anca... Etrafınıza bakın anlarsınız... Birbirine kanka diye hitap eden toplumdan bişe beklemeyin....
Bana bakar yaşlılığımda diye çocuk yapılmaz.
Yapılan çocuk anne-babasına niye borçlu olsun? Evliliklerde sevmediğim şeylerden birisi de tam olarak bu.
Çocuk yapılmışsa çcuktan karşılık beklemeden yapılır. Elden gelen en iyi şartlarda, en doğru şekilde yetiştirilmeye çalışılır. Gerisi oluruna bırakılır.
Belki çocuk gidecek ABD'de herkesten uzakta kendine başka bir yaşam kurmak isteyecek? Aman oğlum kızım gitme bizi yalnız bırakma deyip çocuğun psikolojisini bozup hayalleri ile oynamaya ne hakkı var ebeveynlerin?
ytd
evlilikten ve çocuklar dan da bu kadar korkmayın.
kendi soyunuzun devamını istemeyen kişiler kendileriyle barışık değildir.
yaşamda temel içgüdü yemek , içmek , üremek.
kendinizden bu kadar nefret etmeyin
Aile , tüm canlılar için temeldir. Olmazsa olmazdır.
Ancak ; her konuda yozlaştırılan bu millet ne yazık ki aile bağlarını da koparttı. FETÖ denen pislik, sürekli okullarında- dershanelerinde çocuklara '' siz en değerlisiniz. Öncelikle kendinizsiniz. Aile bir hiçtir. Sizin sırtınızdan geçinmek için sizi büyütüyorlar ......vb '' diye aşıladılar. Konuşulanlar , öğretilenleri sakın ailenizle paylaşmayın diye de sıkı sıkı öğütlediler. Haliyle çocuklar sadece - abi , abla - dedikleri pisliklere güvendi. Aileden koptu. Bu konuda çok örnek gördüm .
Bir komşum, özenle büyüttüğü tek erkek çocuğunu ( 2 kızı da vardı ) liseye kadar ite kaka okuttu. Kızlarına çok acımasız davranıyorlardı. Bu Ali efendi askere gitti geldi. İş aramıyor. babadan her gün maaş alır gibi para alarak hayatını yaşıyor. Baba mahallenin hocası ( eskiden mele dedikleri , nuska da yazıyordu ) çok sevilen biri. Bir gün bitişik evden bağırtı, küfür ve ağlama sesleri geliyor. Ben gittim ne oluyor diye avludan girdim. Ali efendi yanındaki genç bir kızla birlikte annesini tekme tokat dövüyordu. Kızarak ittirdim, dışarı çıkardım. Babasına olayı sorunca ; sevdiği bu kızı kaçırdığını, birlikte Antalya da yaşayacaklarını, buradaki malları satarak kendisine vermesini istemiş. baba kabul etmiş annesi reddetmiş. Yalvarmış yakarmış kızı geri götür, isteyelim, düğününüzü yapalım bize yakışmaz böyle şeyler felan demiş.
Sonuç ; Babası eşini dinlemeyerek o tarihte 20 dönüm imar sınırındaki tarlayı sattı Ali efendiye verdi. Ali efendiyi bir daha hiç görmedik. Bu anne- babaya ise büyük kızları ölünceye kadar baktı. Utançlarından kimseyle konuşmadılar, adeta ölmeden mezara girdiler. O nedenle her şeyin dozu çok önemli. Kız evladı- erkek evladı ayrımı yanlış. İyi eğitimle , ailede güçlü sevgi bağlarıyla donatılan çocuklar daima vefalı olurlar. Zaten bu devirde çocuklara da çok yüklenmemek gerek. Eski dönemde tarım toplumunda insanlar bir arada yaşamak zorundaydı ve atası ölünce aynı toprağı kendisi işliyordu. İnsan gücü ön plandaydı. Şimdi, teknoloji var. Herkesin az- çok geliri var. Sosyal yardım kuruluşları ve diğer kurumlara ulaşmak çok kolay.
Tansu Çiller ve hükümeti son 99 yılın EN KÖTÜ ekonomi yöneten kişisi ve hükümetiydi.
Artık en kötü değil, sondan ikinci …
https://twitter.com/ProfDemirtas/sta...sYioT-6iA&s=19
Tansu Çiller dönemini çalışan olarak yaşadım.
Fakirleşme bugünkü kadar yoktu asla zira enflasyon oranı neyse oydu ve çalışanlar ona göre zam alırdı.
Enflasyon oranında (%120) zam alıyordum.
Bugün var mı %170 zam alabilen?
https://twitter.com/AtakanSevgi_/sta...00OQEI_AA&s=19
kendini sevmeyen , bencil ve cimri kişiler çocuk yapmasın,
çocuklar ne verirsen onu alırlar.
Sn. Ressam sizde de ne hikaye var hepsi ibretlik keyifle oluyorum selamlar.
Çocuk konusunda da es konusunda da hayat konusunda da hiç bir garanti yok. Çocuk yaparsın bir rahatsızlığı olur ölene kadar sen bakarsın. Hepsi hayatın içinde var. Ama bence yaşamak da bu demek, neyse riski onu alıp. Herkese de sonsuz saygım var...
Sadece hem yapmayıp hem ağlayana saygım yok!
Sanki dalga geçiyor gibi...
Ancak tarihte yaşaan en ağır ekonomik kriz ve hayat pahalılığı ile seçime giriyorsanız ve kasa boş değil eksi ise bu tip radikal ataklar da beklenebilir.
Zira bu sıradan bir iktadar değişimi olmuyor. Bir parti devletinin el değiştirmesi gibi bir şey.
Yani kaydenden bürokrat, siyasetçi hesap verebilecek mi?
Dün habertürkte iyi parti sözcüsüne Meral Akşener in 6 yıl önceki FÖTE soruşturması soruldu. Kapanmayan ancak bir kez bile ifadeye çağrılmayan bu soruşturmada tam seçim öncesi bir gelişme yaratılabiir mi diye insan düşünmeden yapamıyor.
Seçim öncesi 40 milyarlık altın satılır mı bilmem ancak finansal piyasaları da etkileyecek başka önemli kararlar alınabilir, buna bağlı olarak sert hareketler olabilir.
O nedenle
Muhalefetin baskısı ile 3600, asgari ücret derken öğrenci kredilerin faizlerin silinmesi de olacak gibi...
Olası Kaynak: MB matbaası...
Söylem: Şubatta enflasyon düşecek...
Bakan Nebati, ABD Hazine Bakanı Yellen ile görüştü
Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, G20 Maliye Bakanları ve Merkez Bankası Başkanları Toplantısı'nın ikinci gününde ABD Hazine Bakanı Janet Yellen ile görüşme gerçekleştirdiklerini belirterek, "Karşılıklı yatırımlarımızı daha da artırmak için çalışmalara kararlılıkla devam edilmesi gerektiğinin altını çizdik" ifadesini kullandı.
Bakan Nebati, Twitter hesabından, Yellen ile görüşmesine ilişkin paylaşımda bulundu.
https://tr.sputniknews.com/
Şükürler olsun , yelen teyze muhakak gözeler bakıp ikna olmuştur ,pzt bilemedin haftaya cumadan sonra bir 10 milyar dolarlık hayırlı sewap pardon swap haberi reuters/bloomberg ekranlarına düşer...
AK Partili Bulut: Ekonomik bir zorluk yaşanıyor, sebebi biz olmasak da kendimizi mesul tutuyoruz
AK Parti MKYK Üyesi ve Elazığ Milletvekili Metin Bulut, hayat pahalılığına ilişkin olarak "Ekonomik bir zorluk yaşanıyor ama biz hep şöyle ifade ediyoruz diyoruz ki her ne kadar sebebi biz olmasak da çözümünden kendimizi mesul tuttuğumuz bir dönem" dedi.
AK Parti MKYK Üyesi ve Elazığ Milletvekili Metin Bulut, Kanal Fırat'a yapmış olduğu ziyarette ekonomiye ilişkin açıklamalarda bulundu. Bulut, “Tarihinde ilk defa bir yıl içerisinde asgari ücrete bu kadar yüklü zam gelmişti. Bunun temel sebebi hakikaten insan merkezli çalıştığımızdan dolayıdır†dedi.
https://tr.sputniknews.com/
doğru doğu ne olduysa Kılçdaroğlunun 25 yıl önce ssk'yı batırmasıyla başladı..Allaha şükürler olsun ki 2023'te Lozandaki gizli madde "yasakalr" kalkacak hemen seçim sonrası ,Türkiye altına ,petrole ,dolara doyacak ....
Çocuk yapmamış ancak kendisi takır takır sgk primini ödemiş kişiler bal gibi de şikayet etmeye hakları var. Çok saçma bir düşünce çocuk yapmadıysan eleştiremezsin demek. Bu arada 2 çocuğum var. Sigorta sistemine kayıtlı kişiler çalışırlar , çalıştıkları sürece.prim öderler çocuklu mu? çocuksuz mu? Diye bakılmaz şartları tamamlayan emekli olur.
SM-A217F cihazımdan hisse.net mobile app kullanarak gönderildi.
Asıl kayıt dışı ekonomi engellenmeli , devleti yönetenlerin lüks şatafatı engellenmeli , yağma hasanın böreği gibi hiç bir denetime girmemeyi engellemeli , herkesin sığdığı çankaya köşkümüz varken lüzumsuz saray yapimlarıni görmeyeceğiz , kontrolsuz göç edenlerin yükünü çekeceğiz eytlilere gelince dövlet zarar eder. Ne de severmişsiniz devleti bee ...
SM-A217F cihazımdan hisse.net mobile app kullanarak gönderildi.
Teoride her nesil kendisinden sonraki nesilden sorumludur. Sadece kendi çocuklarını büyütürken anne babalarının onları büyütürken neler yaşadığını anlasalar yeter. Pratikte bir önceki nesle bakmak tercihtir.
Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
Sn. YSFKRM,
Yine yanlış anlaşılma olduğu için son kez düzeltme ihtiyacı hissediyorum.
Tek eleştirdiğim kişiler hem cocugu olmayıp hem de erken emekli olamıyorum, ülkeyi sığınmacı bastı, İstanbul Türk kalmadı vs.. şeklinde yakınan kişilerdir.
Çocuk yapmayıp emekli olan, çocuk yapıp emekli olan, çocuk yapmayıp evlenen, evlenmeyen herkes başımızın tacı.
Sadece, çözümü çocuk olan konularda çocuk yapmadan şikayet edenler samimiyetsiz geliyor. Mesela araplasma veya nüfus azalması gibi.
Lütfen başka yere çekmeyelim. Çocuklarınızı Allah bağışlasın selamlar.
Bu sene için kiralarda olduğu gibi %25 limitleme yerine faizi siliyoruz derlerse, bir daha kyk borcu ödeyen çıkmaz. Bu arada sistemin üfeye endeksli olması zaten hatalı bir tercih olmuş. Konut kira artış oranı nasıl belirleniyorsa, kredi faizide benzer şekilde belirlenmeliydi.
Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
tabi canım ne demezsin reyiz bilim ve mantık çerçevesinde her süreci planlayarak kararlar alan zeki biri olduğu için: ))) abi bu adamların sabah kahvaltıda ne yediğini hatırladığını bile sanmıyorum ben ya sen mantık falan diyorsun. piyasayı gözlemliyorsun, kafanda bir resim çiziyorsun ve mantıken işler böyle gitmeli diyorsun. avrupada olsan haklısın ama türkiyede direk safi şekilde kumar oynuyorsunuz yaptığınız başka hiçbirşey değil. dolar 10 lira olsa yine birşey demiycem 2 kat gitmiş abi bir senede 2 kat giden bi kağıda para yatırırmısın misal?
ha doğuştan şans da bi gerçek tabi. ben attığımı vururum arkadaş diyorsan diycek hiçbirşeyim yok öyle olsam yine faizle uğraşmaz paramı abd borsa yatırım fonlarına yatırırdım şu an tam zamanı. ama benim gibi bırakın istisnasız her ortağından kazık yemeyi, eve çağırdığınız muslukçu bile sahtekar çıkan, aldığı ekmeği kırınca bile içinden çer çöp çıkan adamsanız önce para kaybetmemeyi bilmeniz gerek daima.
BİSTte bir kağıt gibi doları 2 kat artmış diye değerlendirmeniz çok yanlış.
Yerel para neden değer kaybeder?
Ülkedeki yerel para emisyonunu artırdığın sürece parayı otomatik değersizleştirirsin. Bunun geriye dönmesi asla sözkonusu olamaz. TR tarihinde de (çok kısa süreli manipülasyonlar dışında) olmamıştır.
Hükümet karşılıksız para basmışsa, bu para defalarca el değiştirmişse artık mal ve hizmet fiyatları geri gelemez. Sadece ileri gider. Bu ABD de böyledir.
Şu an döviz en ucuz yatırım aracı derken bunu söylüyoruz.
Hükümet var gücüyle doların artışını durdurmaya çalışıyor.
Artık ne yumurta 50 kuruşa satılır ne tava yoğurdu 7.5 TL ye, ekmek 1.5 TL ye.
Sadece artış yavaşlatılabilir veya en iyimser bakışla sabit bırakılabilir.
Ancak dolarda müdahale biterse veya serbest bir şekilde piyasada fiyat oluşursa nereye gidebilir?
Geçtiğimiz 20 yıl içinde 8-9 yıllık bir dönemde TL aşırı değerlendirildi. Ancak o dönem MB rezervleri bu kadar eksi değildi ve (KİT lerin satışı vs. gibi) kaynak yaratacak çok şey vardı. Üstelik popülüst para politikası olmadığından halkın, şirketlerin ve yabancının güveni vardı.
Şİmdiki durumda HİÇBİRİSİ YOK. Ve değil uzun vadeli borçlanma kısa süreli swap bile bulunamıyor.
Sebep sonuç ilişkisi komple yanlış burada.
Suriyelilerin çoğalmasının çözümü Türklerin daha çok çocuk yapması değil, Suriyelilerin ülkeye girişinin engellenmesi, bu yapılmamış ise, Suriyelilerin ülkelerine geri gönderilmeleridir.
Sigorta konusu ile kurulan bağ ise tamamen saçmalık. İlk okuduğumda o kadar absürd geldi ki cevap bile yazmak istemedim. Yukarıda YSFKRM in de dediği gibi prim ödemiş ise sigortadan faydalanır kişi. Bunun yaptığı ya da yapmadığı çocukları ile alakasını kuran kişilerin Suriyelilerin sayısının artmasına karşılık Türklerin daha çok çocuk yapması gerektiğini önermeleri şaşırtıcı olmadı tabi.
Matematik çok basit. Arsa sınırlı, enerji sınırlı, yiyecek/su sınırlı… Bunlardan herkesin daha çok faydalanabilmesi için daha çok değil daha az çocuk yapılmalıdır.
İlkokul seviyesi sebep sonuç ilişkisi…
Aynı sayıda 5 6 tane Yapsanda yetişemezsin ülkeden giden var ülkeye gelen var. 10 tane yapman lazım o da Boş iş Ta$*ak sporu olur anca :)
En temizi 7 milyon türk kökenli var diyorlar almanyada alamancılar gaza bassın 2 senede bir çocuk, çocuk parasıda var full destek 20 30 yıla kurulu düzenli ülkeyi ele geçirmiş olurlar :)
Ülkeyi sığınmacı basmasının kök nedeni ucuz isgucu bulunamaması.
Surekli itiraf ediyor zaten yönetenler Suri ler giderse sanayi çöker, Afgan giderse tarım çöker diye.
Harbi Mersin, Ankara vs.. de bildiğim pek çok Afgan tarım işçisi var ve çok çalışkan olup uzun süredir çalışıyorlar.
Ozetle senin çocuğun çalışmaz ise başka ülkeden insan geliyor. Bu da adı üstünde hayvan değil makine değil insan olduğu için kendi dilini, kültürünü adetini getiriyor.
Sonra bu çocuk yapmayan tayfa diyor ki Türkiye Arap oldu Afgan oldu. Ya haklısınız oldu ama kadın başına 1.55 doğum oranı var ve bu doğan çocukların da çok ciddi kısmı yurt dışında yaşıyor ( kendim dahil ) Afgan Suriyeli gonderilse bu sefer de açız diye ağlayacaksın sonu yok ki.
Sonuçta bi ekonomi var, bi isgucu ihtiyacı var, bi emeklilik sistemi bunu çeviren bi çalışan nüfus var. Bütün bu yapıyı ayakta tutan şey de yeni sigortalı çalışan girişi. Türk kadını doğurmaz ise bu giriş dışarıdan olmak zorunda - hiç kimseyi almayayım refah içinde yaşarım dersen en fazla 20 sene içerisinde istila edilirsin çok basit yahu. Nasıl o kadar okumuş etmiş bilimsel düşünce sahibi insanlar bunu düşünemiyor ben de bunu anlayamıyorum inanın ki.
Almanya nüfus yoğunluğu Türkiye'nin tam 2 katı ve nüfusu senelerdir sabit. %15 göçmen var ve herhalde bunun iki katı da göçmen kökenli alman vardır. Almanya salak mi nüfusu azalmasin diye bugün bile işçi ithal ediyor? Biz Almanya kadar disiplinli ve düzenli bir ülke olmadığımız için bu işi de yüzümüze gözümüze bulaştırdık, kendi kültürümüz bozuluyor. Eyvallah hepsine tamam. Ama kök nedeni nüfus artışının ülkenin ihtiyacını karşılamaması. Gerçekten çok basit ifade etmeye gayret ettim. Bakın harvard vs makaleleri var bu konuda. İsviçre nin Danimarka Norveç gibi ülkelerin çocuk yapın reklamları var. Şakası olan bir konu değil ve bizim Türk nüfusun doğum oranı inanın bu gelişmiş ülkeler kadar düşük. Çok önemli bir konu. Farkındalık olsun diye bazen troll de yazıyorum ama lütfen bu konuya dikkat çekelim.
Bilimsel arkadaşlardan cevap bekliyoruz.