|
|
Bu arada, bu ülkenin hiç bir kanununda ve kuralında bir sorun yok. Zaten hiç birisini biz yazmadık, hepsi bu kanunların tıkır tıkır işlediği ülkelerden copy paste. Sorunun kaynağı uygulayıcılar ve denetim mekanizmaları. Toplumun yüzde 80i üç kağıtçı. Malum partiye kadar en azından denetim mekanizmaları fena işlemiyordu, ama şimdi denetim mekanizmalarının başındakiler toplumdan da fazla üç kağıtçı.
Böyle bir oran ABD'de veya Avrupada olsa onlar da baş edemezler.
3-5 arkadaş anlaşarak bir iş ortaklığı kuruyorsunuz. Şirkette herkesin payı ve görevi belli. Aranızda güven tam ve yazılı olmasa da bazı şeyleri konuşmuşsunuz. Sonra bir zaman içinizden bir tanesi diğerlerinden habersiz veya uluorta kendi başına buyruk harekete başlıyor. Ne yaparsınız ? Ortaklıktan çıksanız paranız pul olacak. Çıkmasanız gözünüz görüyor usulsüzlükleri...
O zaman bende kendime yontarım diyerek şahsınızın çıkarlarını öne alan çalışmalara imza atarsınız. İnsanoğlu çıkar işinde babasını bile kazıklar ! Devlet vatandaş ilişkisi de böyle. Devlet güçlüyse, adilse tüm vatandaşları gerek güvenden gerek adaletinden korktuğu için yan çizmez. Ama kayırmacılık, etnik, mezhepsel, yöresel vb. işler başladı mı herkes kendini kurtarma derdine düşer. Düşer de aslında kendini kurtardığını sanan bizler kocaman bir yapılanma içindeki güveni bulamayabiliriz. Kaos ortamına girildiğinde zenginin can ve mal güvenliği hiç olmaz. Aç insana engel olmaz.
Bu nedenle seçim kaybetme pahasına da olsa vatana yapılabilecek en büyük iyilik ; hiç kimsenin gözünün yaşına bakılmadan , bir gecede ilan edilecek olan ekonomik ve güvenlik reformudur. Devlet gücü dışında tüm '' güç odakları '' kırılmalı. Akraba, eş- dost beslemesi bitirilmeli. Ülkenin tüm kaynaklarının üretim planlaması yapılmalı. Örnek ; Antalya da sera da kayısı olmamalı, Malatya da da çilek olmamalı gibi. Büyükşehirlere göç durmalı. Köyler cazip hale getirilmeli. O zaman herkes vergisini de verir, işine de sarılır.
Konut başlığına taze bir olay yazayım....
geçen hafta aldığım bir dairede bina doğalgazını yapan firmaya müracaat ederek gaz firmasının daire içi tesisat için proje onayı istediğini söyledim. Firma beni mütahhite yönlendirdi. Müteahhit 3 bin lira para istedi. Proje parasıymış. Yahu projeyi yapan firma alsın parayı dedim. Yok bana verecen dedi. Sözde ben doğalgazlı tesisatı hazır daire aldım. Bunu öngörmem mümkün değildi. Abonelik sırasında çıktı ortaya. Şimdi bu durumu - haksız kazanç - nereye nasıl şikayet edeceğiz. Ülke gerçeği böyle. Abone olabilmek için verdik haracı.
Google amca "Doğalgaz proje fiyatları 2021 yılında 450 TL + KDV olarak belirlenmiştir." dedi.
Burada yazılan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti SPK tarafından yayımlanan Seri:V, No:52 Sayılı Tebliğ çerçevesinde aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çevresinde sunulmaktadır.
Parayla daire alırken de, kat karşılığı arsa verirken de, doğalgaz ile lgili müteahhitlerin ekstradan küçük bir meblağ talep ettiğine çok şahit oldum. (ve ödedim de)
Tabi sizinkinin sürpriz olması pek hoş olmamış sayın ressam.
Evi tutarken herkes iyidir. Yeni kiracı adayınız iyi birine benziyor olsa da, DAVA GEÇMİŞİNİ mutlaka isteyin.
https://www.milliyet.com.tr/ekonomi/...nir-mi-6994969
|
|
Aslında çok kılkuyruk olan şahsım katiyen böyle bir şeye taviz vermezdi... Lakin , yaşlandım. Bazı insanlara güvenmek istedim. Çok güvendiğim bazı meslektaşlarımdan kazık yemiş oldum. Prensip olarak tapuya gitmeden önce en az 3 gün araştırma yapan, 12 kriterimi harfiyen uygulayan insanım. Bu kez, 10 yıllık iş arkadaşım beni oyuna getirdi. Sonuçta ben 8- 12 bin tl. gibi bir zarara uğradım. Ama bunlar ortaya çıkınca selamı kestim.
İstesem bu parayı da ödemezdim. Lakin, bir hafta orada otelde kalmam ve diğer masraflara değmezdi. Zaten yaştan ötürü evimdeki konforumu aradığımdan rahat edemiyorum. Parası önemli değil, sadece piyasada neler olduğunu yazmak istedim.
Yer İmleri