lütfen siyasi yorum yazarken bin düşünüp, bir yazalım...
SM-C7000 cihazımdan hisse.net mobile app kullanarak gönderildi.
Printable View
lütfen siyasi yorum yazarken bin düşünüp, bir yazalım...
SM-C7000 cihazımdan hisse.net mobile app kullanarak gönderildi.
Tam tersi...
Aylık Bağlama Oranları.
http://im.haberturk.com/2013/05/07/v...8689ba26cf.jpg
Hayırlı olsun, rakam ne olursa olsun önemli bir güvence.
Haberde gecen 600 kusur eu emekli maaşı ,ortalama değil. Düşük alan kesim. Ortamala emekli maaşı aratınca 830 eu gibi bir rakam çıkıyor. 1350 eu dan 830'a dusmuş (Yunanistan) Yani üçde biri olsa onada şükür.
kastattiğim şuydu..99 öncesinde sigorta primi max dan yatanla, min den yatan arasında %50 fark varsa...artık bu fark %200...bu nedenle sigorta primi tavandan yatan birisinin günlerinin 99 öncesi olması ile sonrası olması arasında maaş çok fark ediyor.
sgk nın bugün emekli olsam ne kadar maaş alırdım diye bir servisi var...günü ve sigortalılık süresi dolmuş yaşı bekleyen birisi emekli olduğunda ne kadar alacak onu görebiliyor...benim 6000 günüm var...hepsi tavandan ödenmiş....3000 tl civarı bir emekli maaşım olacak.(bugünkü değer bu...yıllık zam çerçevesinde her yıl güncelleniyor bu rakam).
yukarıda sormuştum ama cevap alamadım...tüm primleriniz tabandan mı yattı, kaç gün prim ödediniz? buna göre maaş 800 tl de olabiliyor, 4000 tl alan da var.
bence şu anki sistem nispeten adil ve hakkaniyetli sayılır...çok prim ödeyen çok maaş alıyor...ayrıca sen ölünce eşine, hatta bekar kızına bile ödeme yapılıyor..daha ne olsun.
Yanlışları eleştirelim, ama doğrulara da doğru diyebilmeliyiz...Ayrıca bir sistemin sürdürülebilir olması lazım, kurumları batırmaya da gerek yok...şu an ülkenin bulunduğu genel ekonomik durum düşünülünce, emeklilerin durumu normal sayılır.
'20-30 yıl ömrü olan binalarda yaşıyoruz'
Türkiye İMSAD Başkanı Ferdi Erdoğan, "Biz 20-30 yıl, yani bir otomobil kadar kullanım ömrü olan binalarda yaşıyoruz" dedi.
http://emlak.haber7.com/emlak/haber/...arda-yasiyoruz
Valla ben yazimi siyasi amacla yazmadim.
Kurt dusmanligi meselesini be ben cikarmadim.
Adam hala hergun avazi ciktigi kadar hoykuruyor.
Kendi parti uyesi bile hakkinda Serefsiz diye siir yaziyor.
Vekil sayisi 80 den 18'e dusmus, adamin gercek gundemi emekli vatandas filan degil diyorum.
Bina/site malikleri yeterli çoğunluğu sağladığı takdirde yönetim değişir.
SM-A710F cihazımdan hisse.net mobile app kullanarak gönderildi.
Hah işte tam ilginç bir noktaya parmak bastın. Kat Mülkiyeti Kanunu diyor ki 4/5 in çoğunluğun imzasını toplarsan yönetimi değiştirebilirsin. Yani o kadar zor yönetimi değiştirmek. Bireysel dava açsan dava senelerce sürüyor, atı alan Üsküdar ı geçiyor.
Site Yönetiminin normalde dış RESMİ denetçilerce bağımsız olarak denetlenmesi lazım. Mevcut Kat Mülkiyeti Kanununda Site içinde uyduruktan bir denetçi seçersin. Al gülüm Ver gülüm alavere dalavere idare edersin. Zaten dolandırıcı niyetli olanlar site denetçisini kat maliklerinden kendi çetesinden seçiyor.
Kanunu bilmiyorsanız ahkam kesmeyin. Açın okuyun. Kat Mülkiyeti Kanunu berbat rezil ve yetersiz. Avukatlar ve Hakimler bile bazen işin içinden çıkamıyorlar. Lastik gibi kanun maddeleri var nereye çekersen oraya!
Mevcut KMK ile yatırım için konut satın alan AHMAKTIR! Mecut KMK ile Bela satın almak istiyorsanız yatırım için konut alın! Belaya Koş!
1) Konutlar kalitesiz, bina ömrü 30 yıl ortalama
2) İskan yasasını müteahhitler ve belediyeler kevgir gibi delmişler
3) konut faizleri döviz sepetini tutmak için zıplamaya devam ediyor.
4) KMK daki teknik açıklardan dolayı site aidatları ev kirasına yaklaştı neredeyse
5) önüne gelen müteahhit olduğu için arz fazlası oluştu (Türkiye de müteahhit sayısı 250bin)
Bu 5 sebepten dolayı GAYRIMENKUL sektöründe kötü kalitesiz konut üretenlerde büyük bir çöküş bekliyorum.
Sermayesi sağlam olan ve kaliteli konut üretenler dışındakiler iflas edecekler Gayrımenkul sektöründe, hem de çatır çatır kütür kütür iflas edecekler!
Gerçekler acıdır.
Kat mülkiyet kanunu ve Borçlar kanunu konusunda ihtisas yapan birisi olarak genel görüşüm şudur.
Her konuda olduğu gibi, mevzuat güçlünün çıkarlarını korumak üzerine düzenlenir. Ama süslü laflarla ( halkımızı ezdirmeyiz, milletimize hizmet en temel gayemizdir ) halk üzerinde oynanır. Algı yapılır ve halk artık O düzenlemeyi okuyup, inceleme gereği bile duymaz. Ekranlardan kulağına ne fısıldandı ise ona inanır. Doğruyu söyleyenleri bölücülükle, kaos çıkarmakla suçlarlar. Bu nedenle de işi bilenler bir süre sonra '' ne haliniz varsa görün '' noktasına gelerek, demek ki deveye diye başlayan, yarar diye biten söze inanırlar.
Bu durumda sürünün içindeki fertlerden sırayla menfaatine dokunulanlar ; hemen yeni inanacak kendi menfaatini koruyacak algı aramaya başlarlar. Çok geç olmuştur, yinede araştırır ama bireysel kaldığı için , bu kez eski arkadaşları da kopar ondan. Saf değiştirmiştir , uyanmıştır. Yeni dost ta edinemez çünkü ; eski biatçıya şüpheyle bakılır. Tam da söğüşlenecek zamandır. Çıkmazda olduğundan ne söylense , ne istense yapacaktır.
Gerçek yaşanmış bir olay..... 125 daireli bir sitede tüm daireler arsa sahibinindir. Kapıcılar ve yönetici arsa sahibi tarafından atanmıştır. Hiç bir emlakçıya yetki vermez, sadece yaşlı bir avukata güvenir ve sattığı her daire başına 10 bin tl. alır avukat. Haliyle tüm dairelerin satılması tam 3 yıl sürer.
İlk yıl daire alan 14 kişiydik. Yönetici CHP eski ilçe başkanlığı yapmış, halen bir ilçe belediyesinde meclis üyesi. Üç günde bir bizi ( 14 kişiyi ) çaya davet ediyor. Ben hariç yaş ortalaması 25. İçlerinde yeni mezun avukat, makine mühendisi ve mali müşavir bile var. Yönetici 66 yaşında cin gibi adam. Tek tek soruyor ( nerelisin, kaç kardeşsiniz, ne iş yapıyorsunuz, iktidarı başarılı buluyormusunuz vb ) ama kendisine soru sorulmasına fırsat vermiyor. Konu sitedeki eksiklere felan gelince ya duymamazlığa yada çirkefliğe vuruyor.
Yine 5nci kez toplandığımızda ; '' Arkadaş sen ikide bir bizi topluyorsun, komşularla tanışma - çay felan iyi de esas çoğunluğu elinde tutan arsa sahibi neden yok ortada ? burada konuştuklarımız O nu ilgilendirmiyor mu ? '' dedim. Adam kızardı, morardı. Site karar defterini ve işletme defterini görelim, site yönetim planını okuyalım vb. dediğimde '' zaten sizleri çaya çağıranda kabahat '' diyerek çekti gitti. 13 komşu bana '' Ya abi adamı üzdün, ne gerek var dı şimdi. '' demezler mi. kat mülkiyet kanununa göre haklarını bilmelerini, yönetici olan yaşlı kurdun aslında bizleri sevdiğinden değil, tek tek ne bilip ne bilmediğimizi öğrenmek, kendisine zarar verebilecekleri tespit etmek için topladığını anlattım. Ama nafile. Kimse zor olanı yani okumayı, mücadele etmeyi sevmiyor. Avukat olan gençler bile '' ya abi değmez strese adam elbette yiyecek, 125 kişiye yılda en fazla 200 tl. düşer. huzursuzluğa gerek yok '' dedi.
Bu zihniyetle hiç bir şey düzeltilemez. Artık gençler hiç bir konuda mücadele etmiyor. hayattan bıkmışlar, ümitsizler. Yine orta yaşlılar uğraşıyoruz toplumu aydınlatalım diye.
Sonuçta ; 4/5 oranı hiç bir zaman yakalamak mümkün olmayacağını bildiklerinden baştan site yönetim planını kendi menfaatlerine göre yazıp tapu kaydına işletiyorlar. Daire sahipleri bir süre uğraşıyor, düzeltemeyeceğini anlayan satmaya kalkıyor. Bu kez de çok satılık oluyor ve fiyatlar aşağı kayıyor. İnsanlar bilinçli olsa ; daireyi almadan önce ( domatesi patatesi bile seçen ) her şeyini kontrol etmeli ki , sonradan sürprizler çıkmasın.
[QUOTE=ressam;1292143]Gerçek yaşanmış bir olay..... 125 daireli bir sitede tüm daireler arsa sahibinindir. Kapıcılar ve yönetici arsa sahibi tarafından atanmıştır. Hiç bir emlakçıya yetki vermez, sadece yaşlı bir avukata güvenir ve sattığı her daire başına 10 bin tl. alır avukat. Haliyle tüm dairelerin satılması tam 3 yıl sürer.
İlk yıl daire alan 14 kişiydik. Yönetici CHP eski ilçe başkanlığı yapmış, halen bir ilçe belediyesinde meclis üyesi. Üç günde bir bizi ( 14 kişiyi ) çaya davet ediyor. Ben hariç yaş ortalaması 25. İçlerinde yeni mezun avukat, makine mühendisi ve mali müşavir bile var. Yönetici 66 yaşında cin gibi adam. Tek tek soruyor ( nerelisin, kaç kardeşsiniz, ne iş yapıyorsunuz, iktidarı başarılı buluyormusunuz vb ) ama kendisine soru sorulmasına fırsat vermiyor. Konu sitedeki eksiklere felan gelince ya duymamazlığa yada çirkefliğe vuruyor.
Yine 5nci kez toplandığımızda ; '' Arkadaş sen ikide bir bizi topluyorsun, komşularla tanışma - çay felan iyi de esas çoğunluğu elinde tutan arsa sahibi neden yok ortada ? burada konuştuklarımız O nu ilgilendirmiyor mu ? '' dedim. Adam kızardı, morardı. Site karar defterini ve işletme defterini görelim, site yönetim planını okuyalım vb. dediğimde '' zaten sizleri çaya çağıranda kabahat '' diyerek çekti gitti. 13 komşu bana '' Ya abi adamı üzdün, ne gerek var dı şimdi. '' demezler mi. kat mülkiyet kanununa göre haklarını bilmelerini, yönetici olan yaşlı kurdun aslında bizleri sevdiğinden değil, tek tek ne bilip ne bilmediğimizi öğrenmek, kendisine zarar verebilecekleri tespit etmek için topladığını anlattım. Ama nafile. Kimse zor olanı yani okumayı, mücadele etmeyi sevmiyor. Avukat olan gençler bile '' ya abi değmez strese adam elbette yiyecek, 125 kişiye yılda en fazla 200 tl. düşer. huzursuzluğa gerek yok '' dedi.
Bu zihniyetle hiç bir şey düzeltilemez. Artık gençler hiç bir konuda mücadele etmiyor. hayattan bıkmışlar, ümitsizler. Yine orta yaşlılar uğraşıyoruz toplumu aydınlatalım diye.[/QUOTE]
Bu muthis bir hikaye ve muthis bir gozlem.
Kendi payima ben cok tesekkur ederim Hocam.
20-30 yıl falan yok öyle bişey. Resmen saçmalamış.
Oturduğum ev 2010 yapımı, halen sıfır gibi.
Hazır betondan yapılan ve mantolu olduğu için de her türlü dış etkenden korunan binalardan bahsediyoruz. Tahtadan balıkçı kulübesi mi bu? Azıcık emlak işinden anlayan biri "20-30 yıl" lafına her yeriyle güler.
Ayrıca kaliteden kastedilen nedir?
Bizim ev C30 beton ve ytong ile yapıldı, kaliteli evler titanyumdan veya zirkonyumdan falan mı?
Artı, ben çöküşün sizin "kaliteli" dediğiniz yüksek aidatlı konutlarda olacağına inanıyorum.
Aidatsız mahalle arası evleri her koşulda aidatlı lüks evlerden daha iyi satar.
Yani küçük müteahitler büyüklerden daha şanslıdır bu konuda.
İskan alamayan binaya ise çevremde hiç rastlamadım.
İskan almak için uygunsuz çatıyı yıkıp tekrardan daha alçak çatı yapan küçük müteahit biliyorum. En sonunda "yasal" bir şekilde alıyorlar iskanı. Büyükler ise daha çok deliyor yasaları.
Yani baş ağrıtan hep büyükler.
Ev alanları söğüşleyen yine büyükler.
Batması gerekenler de onlar.
Batacak olanlar da yine onlar.
Zaten bu 20-30 yıl saçmalığı da, markalı konutların ölmeden önceki son feryatları.
Bu kişilerden daha liyakatli değilseniz lütfen yorum yapmayın! Haber alıntıladığım kişiler hem CV olarak Hem de bulundukları konum olarak ellerinde gerçek veri olan kişiler. Haybeye konuşmuyorlardır.
Türkiye de 250bin müteahhit var diyen kişi BloombergHT de -> http://www.inder.org.tr/tr/default.asp?rsm=111210000000
INDER BAŞKANI
Bina ömrü ortalama 30 yıl diyen kişi HABER7 de -> http://www.imsad.org/yonetim-kurulu-ozgecmisleri/
Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği (Türkiye İMSAD) Yönetim Kurulu Başkanı
Bir ülkenin Anayasayısını değiştirmek için %51 in oyu yeterken, dandik bir sitenin yönetimini değiştirmek için %80 in oyu gerekiyor.
Kat Mülkiyeti Kanununda kasıtlı bir art niyet olduğunu düşünüyorum!
Bunu görmezden gelen yetkili makamlarda da art niyet olduğunu düşünüyorum!
Tebernüş Kireççi nin sayfasında yazıyor. İskan alınamayan konut oranı %80 lerde.
İskan alınanların da yüzde 5 kadarı muhtemelen alavere dalavere ile alınıyorsa bu oran aslında %85 lerde demektir !
http://www.tebernuskirecci.com.tr/is...uriyeti/155598
Bence siz lütfen bozuk plak gibi sürekli aynı şeyleri tüm popüler başlıklarda tekrarlamayın!
CV'sini yemişim onların.
Son dönemde yapılmış en kötü eve bile 20-30 yıl ömür biçen birini, ben adamdan sayıp selam bile vermem.
Bu ülkede birçok kişi "çıkarına göre" konuşur.
Hele ki inşaat sektöründekiler. :)
Sanırım siz emlak işlerinden pek anlamıyorsunuz.
Hayatınızda kaç kez ev alıp sattınız bilmiyorum ama, çok meraklıysanız alın şu "kaliteli" evlerden birini de hepimiz rahat edelim desem, o zaman da vay efendim aidat şöyle böyle dersiniz.
O kaliteli dediğiniz (ama aslında kaliteli falan olmayan) evler aidatsız olmuyor.
Kendinizle çelişiyorsunuz. Neyi savunduğunuz belli değil.
Yazdıklarınız hem mantıksız, hem de sürekli tekrarlanınca kabak tadı veriyor.
Sadece grafik paylaştığınız zamanlar iyiydi.
Yazı yazmaya başlamanız iyi olmadı pek.
Bunun %80 in dayanağı nedir?
KMK:
D) Yönetici:
I - Atanması:
Madde 34 – Kat malikleri, anagayrimenkulün yönetimini kendi aralarından veya dışardan
seçecekleri bir kimseye veya üç kişilik bir kurula verebilirler; bu kimseye (Yönetici), kurula da
(Yönetim kurulu) denir.
...
...
Yönetici, kat maliklerinin, hem sayı hem arsa payı bakımından çoğunluğu tarafından atanır.
Yönetici her yıl kat malikleri kurulunun kanuni yıllık toplantısında yeniden atanır; eski yönetici tekrar atanabilir"
Benim atladığım yer neresi?
SM-A710F cihazımdan hisse.net mobile app kullanarak gönderildi.
Konutder, gyoder vs..hepsi kendi çıkarı için konuşuyor...adam ev yapacak, mütahitlik yapacak, parayı vuracak vsvs..20-30 yıl ömür biçer...kendi yaptığına 100 sene gider der...hep menfaat üzeri konuşmalar.
mütahit sayısı fazla, ona bakarsan bakkal da fazla, berber de fazla...türkiye deki kobi kadar dünyanın hiç bir yerinde kobi yoktur...serbest meslek diye bir tabir sadece biz de vardır herhalde...serbest meslek ne demek, ne iş olsa yapar demek.
bence küçük, mahalle arası mütahit ler özellikle kentsel dönüşüm işinde kar marjlarının düşmesine sebep oluyor...yap-satçı diye bir küçük mütahit ekolu oluşmuş.
eğer birilerinin pastasından pay alınacaksa, toprak sahiplerinden alınsın...devlet daha çok mu pay almak istiyor, ya da belediye alt yapı için daha mı çok vergi alması gerekiyor...esas malı götüren bu toprak sahipleri, sıfırdan milyoner olan kendileri...üstelik %90 ı, zamanınında köy tapusu, gecekondu vs yok pahasına alınan arsalar.
içinde olduğum bir kentsel dönüşüm projesinde 300 m2 lik bir arasa içinde iki katlı gecekondusu olan vatandaşa...100 m2 lik 4 daire düştü(4 daire kendine, 4 daire mütahite)...nerden bakarsan kıçı kırık bir gecekondudan 2 milyonluk bir servete ulaştı...yüksek maaşlı çalışan bir karı koca, ömür boyu para biriktirse, bu servete ulaşamaz.
Verdiğiniz linkte % 80 oranını göremedim.
Görsem de tebernüşün yazdıklarına itibar etmem.
Ayrıca linkteki şikayet de yine site inşaatına dair.
Ben küçük müteahitlerin yaptığı mahalle arası binaları savunuyorum, ve bir ikisi hariç çevremde hiçbirinde bir yamuk görmedim.
Kendi sahip olduğum evlerden birinin iskan alma sürecine bizzat şahit ve dahil oldum. Ne rüşvet vardı ne bişey, gelindi ölçüldü bakıldı, her şey uygundu ve iskanı aldık.
Elimde iskan ile gidip mesken elektriğine suyuna çevirme işlemlerini de bizzat kendim yapıyorum. yine herhangi bir yamuk yok, her şey yasal.
Yamukluklar hep büyük ve "kaliteli" projelerde.
Beşte Dört (4/5) Çoğunluk Gerektiren Kararlar
Yönetim Planı Değişikliği: Yönetim planının değiştirilmesi için bütün kat maliklerinin beşte dördünün oyu şarttır.
Diyelim ki müteahhit siteyi yaptı, 5 senede ben yöneteceğim dedi. Yönetim planına işledi. 4/5 çoğunluk toplayamazsanız yönetmeye devam ediyor! İstediği şekilde de at koşturuyor 5 sene.
arsa sahibi olarak sözleşmeni sıkı yaparsan, alır.
sözleşmene madde eklersin.
teslim tarihinden itibaren 6 ay içinde alacaksın.
yoksa daire/ler satılıp, iskan alınır...
daireleri, yaptıkça vereceksin, iskana da bina da müt. verilecek dairelerin %20-25 bırakacaksın.
Yeni yapılan binalarda böyle bir oran olamaz zaten %80 rakamı afakidir.
bu güne kadar yapılmış tüm binaları kapsayan bir rakamdır.
50 sene önce memleketim mahallede rahmetli babam yapmıştı.
oradan imar geçmiş, 15 sene önce.
benim köydeki evim, şimdi iskansız.. :)
bina ortalama yaşına gelince konusunda bir iki kelam edeyim.
30 yıl olması olasılığı vardır, istanbul gibi mega kentte.
depremden sonra, depremden önce değerlendirmek lazım.
istanbul depremden önce 2. derece deprem bölgesinde idi, depremden sonra, aaaaa istanbul 1. derece deprem bölgesi oldu.
yapılan evler çürük, deniz kumu ile yapılmış, alınan numunelerde bs 16 olması gereken değerler 8 bile çıkmıyor.
anlaşıldı ki bir yerde yanlış yapıldı,
hayde, yıkalım yeniden yapalıma dönüldü.
bu yüzden emlak ömürleri kısa oldu.
depremden sonra yapılan binaların, temelde de gerekli izalasyon yapılmış ise, betonun ortalama ömrü olan 100 yıl kadar ayakta kalıp yıkılmasına gerek olmayacağını sanıyorum..
100 yıl sonrayı da görmek isterim :):)
Hımm. şimdi Anladım sanırım.
Merak ettiğimden soruyorum yönetim planında nasıl bi madde ile yönetimi elinde sürekli tutabiliyor.
SM-A710F cihazımdan hisse.net mobile app kullanarak gönderildi.
İlgi paraflarda bu kanun maddesine atıfta bulunursa 4/5 çoğunluk toplamadan yönetim planındaki hiçbir maddeyi virgülünü bile değiştiremezsin.
Yönetim Planı zekice ve haince yazılırsa diğer tüm minimum çoğunluk ile değişebilecek maddeleri işlevsiz hale getirir. Mutlaka 4/5 çoğunluğu toplamanız gerekir.
İş göstermelik betonda demirde ve yalıtımda bitmiyor. İskan yasasında çok katı Matematiksel ölçüm maddeleri var. Bunlar çalakalem denetleniyor. Gerçekten ölçülmüyor.
Mesela binanın 5 metre yakınından elektrik kablosu geçemez diyor. Bakıyorsun 2-3 metreden geçiyor sorun yok.
Mesela ısı koruma değerleri şu kadar olacak diyor. Terleme değeri şu kadar olacak diyor. Nem değeri şu kadar olacak diyor. Hepsi çok net yazılı. Ne kadar milimetrik uyuluyor emin değilim.
Neyse konu çok uzadı. Sorun yok Herşey güzel diyerek kapatalım.
Peygamberimizin (sav) dediği gibi ‘Hak ettiğimiz gibi yönetiliyoruz’!
Öncelikle iskansızlık oranı %80 değildir ama %40-50 nin de altında değildir. Bankada denetçi olarak çalışırken konut kredi dosyalarında gördüğüm eksper raporlarına göre diyorum bunu...
Bir de başımdan gecen olay anlatayım...
3 yıl önce bu ev almaya niyetlendik. Öyle markalılardan değil. iskan yoktu Ancak sadece belediye harcı yatirilacak sonrasında iskan alınabiliyor dendi. Muteahhitin kendisinden değil başkasından. Muteahhit alacak söz verdi vs dedi. Ok dedik aldık. Elektrik ve gaz aboneliklerini aldık. Su için iskan şart şantiye kullanilacak dendi. Ok dedim.
Sonra müteahhitin iflas açıkladığı iskanı alamayacağı bilgisi geldi. Ve iskan durumunun söylendiği gibi olmadığı bazı eksiklikler olduğu (asansör yangın kapıları, kapalı garaj havalandırma sisteminde vs. bazı minör eksiklikler) ortaya çıktı. tamam dedik ufak ufak başladık yaptırmaya.
Çok şükür bitmek üzere almak üzereyiz.
Ama bu arada şunu öğrendim.
Bu müteahitin aynı belediye içinde iki farklı projesi varmış. Bizimki bitmek üzere iken diğerine başlıyor vs. Ve diğer proje için belediyeden bazı talepleri oluyor emsal vs sanırım.
Belediye de göstereceği alana anaokuku yapmasi şartı ile talebi kabul ediyor. İzni veriyor bizim bina için o ufak eksikliklere rağmen iskanı da verme sözü veriyor ama bu arada müteahhit diğer onaylı projeye başlamadan olduğu gibi satıyor. Ve belediyeye verdiği anaokulu sözü kalıyor haliyle..
Belediye de diyor ki bu iki proje için en ufak eksikliği dahi giderilmeden iskan yok!...
SM-A710F cihazımdan hisse.net mobile app kullanarak gönderildi.
Somut örnek var mı anlamında sormustum... yok elinizde sanırım.
SM-A710F cihazımdan hisse.net mobile app kullanarak gönderildi.
binanın 3 mt yakınında elektrik hattı var ise, imar alamazsın zaten.
imar durumu alamadığın bir binayı da yapamazsın...
ısı yalıtımında kaç cm lik mantoloma yapacağın yazılıdır, müteahhit onu uygulamak zorundadır.
konuya çok hakim olduğunuzdan emin olamadım...
bu işlerin içindeyim... yıllardan beri....
tüm emek harcadığımız binalar iskan almıştır.
çok doğru.. emlak sektörüne vergi salınacaksa- salınmalıysa, vergilendirmek gereken hedef kesim toprak sahipleri olmalı.. oluşan emlak rantının esaslı kısmını kesinlikle toprak sahipleri yemiştir, müteahhitler değil.. müteahhit elini taşın altına sokan adamdır- inşaatın finansmanını üstlenir ve aldığı payı satabildiği zaman, ancak o zaman nakde dönebilecektir.. faaliyet kar marjı ayrı bir konu, ama müteahhit risk almış olandır.. oysa toprak sahibi çift okey boşa dönen oyuncudur, hiç bir riski yoktur- vaktinde bir şekilde elde ettiği toprak parçası, kat-be-kat değerlenmiştir.. taş atarken kolu yorulmayan kişidir..
mesela bizim ege kasabasında oran %25'tir, imarında 20 daire inşa edilebilen arsa sahibine 5 daire verilir.. istanbul'da %50, yani 10 daireden düşük bir oran yok.. bağdat caddesinin prima yerlerinde %75, yani inşa edilen 20 daireden 15'inin arsa sahibine verilmesi şeklinde bir orana kadar yükselmiştir- bunun matematik açıklaması şudur ki, inşa ettiği 20 daireden 5 tanesine kendine ayıran müteahhit bu %25 daireyi sattığında hem bütün inşa maliyetini çıkaracak, hem de üstüne kallavi bir kar elde edecektir.. bunun anlamı bütün inşa maliyeti %10-15 gibi komik bir orandır.. rantın kalan %80-90 kısmı toprak sahiplerine gitmiştir..
bir vergileme olacaksa kesinlikle hedef kitle toprak sahipleridir, kat-karşılığı edinilmiş mülk sayısı >5 olan kişilerdir.. bunları tanımak çok kolaydır, 4-5 adet ve üstü tapu sahibi olanlardır.. yatırım amaçlı almış olanlar alır 2-3 tane, en fazla 5 tane, başka almaz.. maaşından artırıp da 10 tane gayrimenkul satın almış kişiye pek rastlayamazsın, öbürü hasbelkader edindiği iki gecekonduya imar değişikliğiyle 30 daire isabet etmiş kişidir.. bunların servetinin yarısı alınsa, bir haksızlık çıkmaz..
kendim müstakil ev inşaa ettim geçici müteatlik belgesi ile, hem yapı ruhsatı hem iskan alırken rüşvet verdim çünkü belediyeden istediler. yapı denetim firması bir kamyon para aldı BİR kez gelip inşaata bakmadı bile... Projelerin çoğu copy/paste nası olsa bakan yok diye öyle çıkartıyorlar zaten belediyede o hazır projeleri onaylamaya alışmış farklı orjinal bişe gelse "bu ne lan" diye geri çevirirler muhtelemen. yani hiçbir projeye de uymadık yerinde değiştirdik hepsini mecbur.
uzun lafın kısası dışardan camlı güzel binalara bakıp güvenilir falan zannetmeyin, aynı tas aynı hamam herşey. muhtemelen kuvvetli bir depremde çoğu ayakta kalmaz. ben kendi inşaatım olduğu için sinir sistemim bozulması pahasına kavgalar ede ede evi düzgün yaptırdım. inşaat işindeki çoğu taşeron, usta, işçi diğer sektörlere göre inanılmaz derecede daha ahlaksız ve kaytarıkçı. Bana çok kızıyorlardı onlara zaten yapmaları gerekeni zorla yaptırıyorum diye, vede başka yerlerde müteaitlerin ne kadar uyduruk yaptığından benim ne kadar titiz olduğumdan söyleniyorlardı.
eğer o inşaat yapılırken başında durup tanık olmadı iseniz denilen hiçbirşeye güvenmeyin... hem malzemeden hem işçilikten çalmayı marifet sanıyorlar.
Sizi bilemem,
yapı denetim firmasını arayacaksınız, yarın beton var, gelip kontrol etmeye mecbur, demiri.!!!
kanuna aykırı bir şey yapmadı iseniz, rüşvet vermeye mecbur değilsiniz. !!!
size verilen ruhsat projesine uygun imalat yapmak ile zorunlusunuz müteahhit olarak.
siz müteahhitlik değil gece kondu inşaatı yapmışsınız.Alıntı:
uzun lafın kısası dışardan camlı güzel binalara bakıp güvenilir falan zannetmeyin, aynı tas aynı hamam herşey. muhtemelen kuvvetli bir depremde çoğu ayakta kalmaz.
müteahhit olarak dökülen betondan ayrıca numune aldınız mı..? alınan numuneleri teknik laboratuvarda kırdırıp, yapı denetim sonuçları ile karşılaştırdınız mı..? fark var ise nedenini araştırdınız mı..
uygulamada ki statik proje ile, demircinin bağlayıp, size veya yetkili birisine teslim ettiği demiri kontrol ettiniz mi..
yok, bu saydıklarımı yapmadıysanız, gece kondu yapmışsınız... :)
yanlış bir düşünce, katılmıyorum..
mevcut binada %95 herkesin 1 dairesi var,
yeni bina yapıldığı zaman, yine 1 daire alıyor...
inşa zamanında kira da oturuyor, anlaşmaya göre %90 bunu müteahhit karşılıyor.
bina bitince yine 1 dairesi oluyor, ve bunda ikamet ediyor...
daire sahibi bundan ne kazancı oldu...
eski daire 5oo bin tl idi... şimdi 1.000 bin tl...
daire sahibi için ne değişti... satıcı değil, alıcı değil,, sonuçta oturacağı bir daire...
m2 si küçüldü ( çoğunluka böyle oluyor )
.................................................. ..........
bina yıkılmadan kentsel dönüşüme girmeden önce 150 m2 dairen var ikamet ediyorsun,
kentsel dönüşüm sonucu 120 m2 yeni daireye geçiyorsun... vs gibi...
bu işin ticaretini yapmıyor, ikamet ettiğin daire, % 95 böyle zaten ömründe alabildiği tek daire onlar için.
vergilendirme neden arsa sahibine çıksın..?
Kastettiğimiz bu değil...adamın 200 m2 üzerinde dökülen bir gece kondusu var...30-40 sene önce ücra bir köşede koy tapusu vs ile yapmış yerini...zamanla şehir içinde kalmış kondusu...adam 200 m2 sine karşılık gelen 8 dairenin 4 ünü alıyor...iyi rant...bunu kastediyoruz ( 3 dönüm üzerine çıkan dönüşüm projelerinde emsal ciddi oranda artıyor diye biliyorum).