Alıntı Originally Posted by enki Yazıyı Oku
..Hatırlarmısın Derviş geldiğinde bir ara dolar şak diye bir günde 1600'e çıkmış idi..o gün Türkiye için karar anı idi....
Derviş geldiğinde 15 günde 15 yasa diye dayatmıştı. Kur artışı ile yabancı talepleri bir arada geliyor. Bence konu sadece iktisadi olmayabilir. Siyasi boyutu da olabilir...

Amerika'nın istekleri, 1970'lerin anarşi döneminde duyulmaya başlandı. 12 Eylül'den sonra da Turgut Özal, bütün istekleri sıraladı. Mesela Özal, orduyu Irak'a sokmak istedi. Genelkurmay Başkanı istifa etti. Gel zaman, git zaman, köprülerin altından çok sular aktı ve bizim ordu Irak'a ve Suriye'ye girdi. Turgut Özal, Anadolu Federasyonu diye bir takım laflar ediyordu; Barzani'yle birleşmek istiyordu. Bunlar olmadı. Belki bir hay huy içinde, bu işleri de oldurabilirler. Gölge CIA'nın kurucusu Friedman, "Osmanlı zayıflamasaydı, 1. Dünya Savaşı Çıkmazdı" anlamına gelebilecek tivitler atıyor. Gene aynı kurumun eski çalışanı, şimdilerde Victoria Nuland ile beraber çalışan Robert D Kaplan, Marko Polo'nun dünyasına geri döndüğümüzü söylüyor ve Kissinger bu kişiye övgüler düzüyor. Kaplan'a göre Marko Polo'nun dünyasında dört imparatorluğa yer var; Rusya, Çin, İran ve Türkiye. Bunlardan Türkiye ve İran, topraklarını büyütmek zorundalar, diye düşünüyor. İmparatorluk olmak demek, çok uluslu bir devlet olmak demek. Suriyelilerin Türkiye'ye gelmesi sadece bir AKP fantezisi olmayabilir. ABD bizi, çok uluslu olma konusuna alıştırmak istiyor olabilir.

Konunun sadece iktisadi olduğunu düşünmüyorum. ABD bizi döve döve imparatorluk yapacak, dayağı iktisadi olarak atıyor olabilir. İmparatorluk olunca, bölgeyle fakirlikte buluşuruz artık.