-
Italyan barok ressam Carlo Docli'nin (Carlino) dogum yil donumu (25 Mayis 1616)
La Vergine e il Bambino con i fiori (The Virgin and Child with Flowers, 1642)
-
Amerikali dusunur, makale yazari, ogretim görevlisi ve sair Ralph Waldo Emerson'in dogum yil donumu (25 Matyid 1803)

"Surekli sizi degiştirmeye calisan bir dunyada, kendiniz olabilmek en buyuk basaridir."

Dusunmeyin kaba, zalim oldugumu da
Yalniz yurudugumden vadilerde ve koruda
Ormanin tanrisina gidiyorum
Sozlerini alip getirmeye insanlara
Tembelligime yormayin bakip da
Kollarimi bukup oturmama, cay kenarinda
Gokyuzunde yuzen her bulut
Bir mektup olur kitabimda
Isguzarlar zumresi, azarlamayin beni
Gorup de, getirdigim aylak cicekleri
Elimdeki her yildiz ciceginin
Evine giderken dusuncelerdir yukleri
Hic var olmadi aslinda gizem
Lakin budur, ancak ciceklerde gosterilen
Tarihin gizi de olmadi asla
Kuslardir bahce kosklerinde dillendiren
Senin tarlanda ilk hasat derlenir
Eve dogru okuzler guclenir
Ve ikinci mahsul gelir de
Bir sarkidan devsirdigimi verir
-
Amerikali kisa oyku yazari ve sair Raymond Carver'in dogum yil donumu (25 Mayis 1938)
"Derken o cumartesi sabahi, durumu yineledigimiz bir gecenin ardindan uyandik. Gozlerimizi actik ve yatakta donup birbirimize iyice baktik. Ikimiz de o an anladik. Bir seylerin sonuna gelmistik ve onemli olan, nereden yeni bir baslangic yapacagimizi bulmakti. Kalkıp giyindik, kahve ictik ve bu konusmayi yapmaya karar verdik. Hicbir sey sozumuzu kesmeyecekti. Ne telefon. Ne musteriler. Teacher's'i iste o zaman aldim. Kapiyiı kilitleyip buz, bardaklar ve siselerle ust kata ciktik. Ilk olarak renkli televizyon seyredip biraz oynastik ve alt katta calan telefonu umursamadik. Yemek icin odadan cikip otomattan peynirli cips aldik. Tuhaf bir sekilde her sey olabilecekken, her seyin zaten oldugunu fark ettik." Ask Konustugumuzda Ne Konusuruz

"Poi quel sabato mattina ci svegliammo dopo averci rimuginato su tutta la notte. Aprimmo gli occhi e ci girammo nel letto. A quel punto lo sapevamo tutti e due. Avevamo toccato il fondo di qualcosa, e adesso si trattava di capire da dove ricominciare. Ci alzammo, ci vestimmo, bevemmo il caffè e decidemmo di parlare. Senza nessuna interruzione. Niente telefonate. Niente clienti. Fu allora che presi il Teacher's. Chiudemmo a chiave la porta e salimmo al piano di sopra con ghiaccio, bicchieri e bottiglie. In un primo momento guardammo la televisione a colori giocherellando un po e lasciando che il telefono di sotto suonasse. Per mangiare scendemmo a prendere patatine al formaggio dal distributore automatico. C'era questa strana sensazione che tutto potesse succedere ora che capivamo che tutto era successo."

"Peki elde ettin mi
bu hayattan istediklerini yine de?
Ettim.
Peki ne istemistin?
Sevilen biri oldum diyebilmek,
sevildigimi hissedebilmek yeryuzunde."
-


Hatiralar annesi,
sevgililer sultani,
Ey beni sadeden yar,
ey tapindigim kadin.
Ocak basinda sevistigimiz
o zamani,
O canim aksamlari
elbette hatirlarsin.
Hatiralar annesi,
sevgililer sultani.
O aksamlar
komur aleviyle aydinlanan!
Ya pembe bugulu aksamlar,
balkonda gecen
Basim gogsunde,
ne severdin beni o zaman!
Ne guzeldir gunesler
sicak yaz aksamlari!
Kainat ne derindir,
kalp ne kudretle carpar!
Ustunde egilirken
ey askimin pinari,
Sanirdim cigerimde
kaninin kokusu var.
Ne guzeldir gunesler
sicak yaz aksamlari!
Kalinlasan bir duvardi
aramizda gece.
Secerdim o karanlikta
goz bebeklerini
Mest olur,
mahfolurdum nefesini ictikce.
Bulmustu ayaklarin
ellerimde yerini.
Kalinlasan bir duvardi
aramizda gece.
Bana vergi
o tatli demleri hatirlamak;
Yeniden yasadigim,
dizlerinin dibinde
O 'mestinaz' guzelligini
bostur aramak,
Sevgili vucudundan,
kalbinden baska yerde,
Bana vergi
o tatli demleri hatirlamak;
O yeminler, kokular
sonu gelmez opusler,
Dipsiz bir ucurumdan
tekrar dogacak midir?
Nasil yukselirse goge
taptaze gunesler.
Gunesler ki
en derin denizlerde yikanir.
O yeminler, kokular,
sonu gelmez opusler!
Charles Baudelaire
-
"Tavan penceresinin cercevesi icinde sisko ve beyazimsi bulutlar belirmisti. Hizla ilerlediler ve birkac dakikada ayi ve yildizlari orttuuler. Yarin yagmur yagacak diye dusundum ve ansizin anladim. Sevgi; insanin kendini savunma olanagi olmadan, karsisindakine yem olarak sunmasiydi." Yanitla Beni

"Nel riquadro dell'abbaino erano apparse nubi gonfie e biancastre. Correvano veloci e in pochi minuti hanno coperto la luna e le stelle. Domani piove, ho pensato, e a un tratto ho capito. L'amore è darsi in pasto all'altro senza possibilità di difendersi."
-

"Tanri gece ve gunduz, yaz ve kis, savas ve baris, tokluk ve acliktir. Bunun anlami: Butun, karsit seylerden olusur. Ancak o tanri, atesin yaktigi bir tutsuden yayilan ve herkesin kendince ad verdigi koku gibi baskalasir." Herakleitos, Karanlik
-

"Sana asik oldugumdan beri her sey donusume ugradi ve guzellikle dolu.Ask, bir aroma, bir akinti, yagmur gibi. Biliyorsun, gokyuzum, sen ustume yagiyorsun ve ben de toprak gibi kucakliyorum seni."
-
Ozellikle askeri savas sahnelerini resimleyen Italyan ressam Cesare Bartolena'nin dogum yil donumu (27 Mayis 1830)
La partenza del coscritto ( The conscript, 1874)
Gönderi Kuralları
- Yeni konu açamazsınız
- Konulara cevap yazamazsınız
- Yazılara ek gönderemezsiniz
- Yazılarınızı değiştiremezsiniz
-
Forum Rules
Yer İmleri