Sayfa 1701/2460 İlkİlk ... 7011201160116511691169917001701170217031711175118012201 ... SonSon
Arama sonucu : 19680 madde; 13,601 - 13,608 arası.

Konu: ...:::vobelıt:::...

  1.  Alıntı Originally Posted by deniz43 Yazıyı Oku
    Çok güzel yazmış ama bu saatten sonra mevcut politikalardan dönemezler, seçime kadar ne pahasına olursa olsun devam edilecektir.

  2. #13602
    https://www.ekonomim.com/gundem/turk...-haberi-691403

    Türkiye Ekonomi Modeli'nden dönüş yok

    Erdoğan, 14 Mayıs'tan sonra da Türkiye Ekonomi Modeli'nin süreceğini açıkladı.

  3. #13603
    https://www.ekonomim.com/is-dunyasi/...-haberi-691406

    Özelde kapandı, kamuda damlıyor

    Krediye erişimin durma noktasına geldiği piyasalarda bayram öncesi nakit krizi yaşanıyor. Kredi maliyetlerini yüzde 40'lara çıkaran özel bankalar 2-3 ay üzeri çekleri kabul etmiyor. İhracatçıların yoğun olarak başvurduğu TL reeskont kredilerinin döviz rezervlerine katkısı da ilk iki ayda en düşük seviyede.

    -Şartları sıkılaştırılan reeskont kredilerinin döviz rezervlerine katkısı Ocak 2022'de 1,5 milyar dolar, Şubat 2022'de 1,3 milyar dolarken; bu yılın ilk iki ayında sırasıyla 123,7 milyon dolar ve 551 milyon dolarda kaldı.

    TOBB Hazır Giyim ve Konfeksiyon Sektör Meclisi Başkanı Şeref Fayat:

    -"kredi vermemek için direnen bankaların paranın maliyetini hesaplayamadığı için böyle bir tutum içinde olduklarını dile getirdi"

    -Piyasayı "İçinde havası biriken düdüklü tencereye" benzeten Fayat, "Piyasa mı patlayacak yoksa kur mu? Herkes şu an bu soruyu soruyor. Endişeyle izliyoruz. Herkesten aynı şikayeti alıyoruz, finansmana erişmek artık mümkün değil" ifadelerini kullandı.

  4. #13604
    Kerim Rota'nın yazısı:

    https://www.perspektif.online/5-yil-once-10-yil-sonra/


    "Kamu Faiz Ödemeleri"

    https://www.perspektif.online/wp-con...ri-endeksi.png

    "2013 ile 2018 arasında yüzde 50 artan faiz ödemeleri sonraki beş yılda neredeyse sekiz katına çıktı. 2013'te ödediğimiz 100 TL faiz, 2018'de 148 TL'ye yükselmişti. 2023'te ise bu tutar 1.130 TL ye çıkacak. Böylece kamu faiz ödemeleri enflasyondan arındırılmış olarak beş yılda iki katından fazla artmış olacak.2022 yılında Hazine'den ve TCMB'den Kur Korumalı Mevduata ödenen tutarlar da bu hesaba dahil edilmiş olsaydı 1.130 olan endeks 1.500'e ulaşacaktı.

    Borç Stoku


    Son beş yılda belki de çok bozulmayan tek tablo borç stokunun milli gelire oranı oldu. 2018 birinci çeyrek sonunda yüzde 28,1 olan borcun milli gelire oranı 2022 sonunda yüzde 31,7 oldu.
    Bunun en önemli nedenleri; hızla artan enflasyondan devletin vergi gelirleri yoluyla kısa dönemde faydalanması, faizler üzerinde yoğun bir finansal baskılama uygulanması ve TCMB rezervleriyle kurların da baskılanması. Maalesef bu iyileşme de geçici olacak ve bu oran tekrar yükselecek.

    Ancak bu oran aslında şimdiden bile yanıltıcı. Nasıl KKM ödemeleri faiz harcamalarına dahil edilmiyorsa, borç stokuna dahil edilmeyen gizli bir yükümüz var. O da iç borcun henüz ödenmeyen faizleri.

    https://www.perspektif.online/wp-con...borc-stoku.png

    Uzun yıllar iç borcun yüzde 50'si civarında seyreden bu tutar, son iki yılda hızla artarak iç borcun 1,3 katına ulaştı. Bunun en önemli nedeni enflasyona endeksli tahvillerin faizlerinin (enflasyon farklarının) vadede ödenecek olması. Bu nedenle borç stokumuza yansımayan faizler kartopu gibi birikerek önümüzdeki yıllarda karşımıza çıkacak
    Bugün iç borcun ödenmemiş faizleri stokun yüzde 130'una, tutarı ise 2,7 trilyon TL'ye ulaştı. Bu oran 2018'deki gibi borç stokunun yüzde 60'ı seviyesinde kalabilseydi ileride ödenecek faiz yükümüz 1,5 trilyon TL daha az olacaktı. Bu 1,5 trilyon TL fark, kamu borcunun üçte birinden yüksek bir tutar.

    NOT:


    MUHASEBE UYGULAMASI FARKLILIĞI:

    Bankaların bilançolarına yazdığı faiz gelirine karşın devletin borç stokunda bir yükseliş olmamış. Faizin hepsi arada ödenmiştir diye düşünebilir, ama öyle bir şey de yok. Bankaların yazdıkları faiz gelirinin neredeyse hepsi henüz tahsil edilmemiş faizlerden oluşuyor.

    Ama;devletin borç stoku özel şirket veya bankalardan farklı bir şekilde muhasebeleşiyor. Devletin ilk borçlandığı tutar borç stokuna ekleniyor; faizleri ise ödendiği zaman faiz gideri olarak yazılıyor. Dolayısıyla borcun ödenmemiş faizi borç stokunu yükseltmiyor. Bu muhasebe tekniği kuponlu tahviller ve döviz cinsi borçlanmada önemli bir sorun yaratmıyor. Döviz veya dövize endeksli tahvillerde dövizin fiyatı arttıkça alınan ilk borç miktarına etki ettiği için borç stoku otomatik artıyor. Kuponlu tahvillerde ise genelde 3 veya 6 aylık sıklıklarla faiz ödendiği için borç stokundaki tutar ile gerçek borç arasında önemli bir fark oluşmuyor.

    Ancak enflasyona endeksli tahvillerde ödenecek enflasyon farkının hepsi, tahvilin vadede ödenecek anapara tutarına ilave ediliyor. Böylece aslında borç stoku artmadan ileride ödenecek faiz yükü kartopu gibi birikiyor.

    Mesela,Mayıs 2031 vadeli tahvil örneğine bakalım. Varsayalım ki bugünden itibaren 2031'e kadar yıllık %20 enflasyon oluşsun. O zaman vadeye kadar tahvilin fiyat grafiği aşağıdaki gibi olacak.

    https://www.perspektif.online/wp-con...22/04/res7.jpg

    Böylece 2021 yılında 100 TL'ye ihraç edilmiş olan tahvilin fiyatı, vadeden bir gün önce 832 TL'ye yükselmiş olacak. O güne kadar da borç stokunda bu tahvile ait borç sadece 100 TL olarak görünecek. Vade günü geldiğinde Hazine yatırımcıya 100 TL anapara ve 732 TL enflasyon farkı ödeyecek. 10 yıllık enflasyonla biriken borcun o gün geri ödenmesi ile devletin bir anda faiz giderleri artacak. Bu da o zaman daha çok borçlanma ya da daha çok vergi ile finanse edilmeye çalışılacak.

    Enflasyon yükseldikçe borç stoku artmadan da aslında gelecek yıllara ve nesillere aktarılan faiz yükü artıyor. Enflasyonun %60'lara dayandığı bugünlerde biraz sorumluluk duygusu olan karar vericilerin bu ihraçları hızla azaltmaları veya daha kısa vadeli ihraç yapmaları beklenirdi.

    Ama bu sorumluluk duygusu bir yana, Hazine "muhasebe mucizesi" faktöründen faydalanarak ,gelecekteki yükü iyice ağırlaştırarak,kağıt üzerinde bugün için faiz geliri elde etmiş.Nasıl!..

    İşte bu faiz geliri, enflasyona endeksli tahvillerin "yeniden" ihracından elde ediliyor. Hazine, bırakın sorumlu bir şekilde gelecek nesillere sahip çıkmayı, 2019'dan bu yana bu muhasebe mucizesinden bir "cinlik" yaparak kısa vadeli olarak faydalanmayı tercih ediyor.

    Hazine borç stokunda ihraç fiyatı olan 100 TL'den takip edilen enflasyona endeksli tahvili, belli bir süre sonra aynı vade ve kuponla yeniden ihraç ediyor. Örneğin ihraçtan 1 yıl sonra enflasyonla şişerek piyasa fiyatı 160 TL'ye gelmiş tahvili bankalara 160 TL'den satıyor. Hazine bu satışı yaptığı anda borç stokuna 100 TL ilave ederken, 60 TL de "faiz geliri" elde ediyor. Tabii ki vade geldiğinde hem bugün gelir olarak yazdığı 60 TL'yi hem de vadeye kadar bunun üstüne birikecek enflasyon farkını ödeyecek.

    Böylece Hazine borçlanırken bugün yüklü faiz geliri yazıyor, ancak gelecek nesillere acısı sonradan çıkacak yüklü faiz giderlerini de miras bırakıyor.
    Kısa vadede rahatlama yaratıp uzun vadede felakete yol açan finansal mühendislik uygulamalarının bir örneğini enflasyona endeksli tahvil ihraçlarında da görüyoruz.
    Bu şekilde hazinenin kağıt üzerinde elde ettiği faiz gelirleri;2019 yılında 10.9 milyar tl,2020 yılında 32.8 milyar tl,2021 yılında 41.2 milyar tl iken 2022 yılının sadece ilk 2 ayında 28.1 milyar tl.
    Son düzenleme : deniz43; 19-04-2023 saat: 10:42.

  5. Kılıçlar gelir se KKM kalkacak dedi bu borsayı sahlandırır demedi demeyin onun dısında borsa enflasyon bazlı gider gitse ... ama bilançolar güzel görünmüyor ... hisse bazlı bakmalı mesela tedarikciler ya da telekom hisseleri vs ...
    Yatırım tavsiyesi değildir.

  6. #13606
    Wednesday April 19 2023 Actual Previous Consensus
    09:00 AM
    GB
    Inflation Rate MoM MAR 0.8%
    1.1% 0.5%
    09:00 AM
    GB
    Inflation Rate YoY MAR 10.1%
    10.4% 9.8%

  7. Sayın Deniz Hocam

    Hazine borç stokunda ihraç fiyatı olan 100 TL'den takip edilen enflasyona endeksli tahvili, belli bir süre sonra aynı vade ve kuponla yeniden ihraç ediyor. Örneğin ihraçtan 1 yıl sonra enflasyonla şişerek piyasa fiyatı 160 TL'ye gelmiş tahvili bankalara 160 TL'den satıyor. Hazine bu satışı yaptığı anda borç stokuna 100 TL ilave ederken, 60 TL de "faiz geliri" elde ediyor. Tabii ki vade geldiğinde hem bugün gelir olarak yazdığı 60 TL'yi hem de vadeye kadar bunun üstüne birikecek enflasyon farkını ödeyecek.

    demişsiniz benim aklıma takılan soru Hazine 1 yıl sonra 1 önceki tarihli tahvil mi ihraç ediyor yani mesela 2023 de 2021 başlangıç tarihli tahvil mi ihraç ediyor o kısmı anlayamadım
    Batık ayıyım poz açacak halim yok

  8.  Alıntı Originally Posted by lemur Yazıyı Oku
    Kılıçlar gelir se KKM kalkacak dedi bu borsayı sahlandırır demedi demeyin onun dısında borsa enflasyon bazlı gider gitse ... ama bilançolar güzel görünmüyor ... hisse bazlı bakmalı mesela tedarikciler ya da telekom hisseleri vs ...
    kurlar yerine oturmadan yaparsa ters tepebilir gibi geliyor bana ne dersiniz?
    Burada yer alan yatırım bilgi,yorum ve tavsiyeleri yatırım danıŞmanlığı kapsamında değildir yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kiŞisel görüŞlerine dayanmaktadır.

Sayfa 1701/2460 İlkİlk ... 7011201160116511691169917001701170217031711175118012201 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •