Bana kalırsa.

[alicemal]

Geçen hafta Atatürlk'ün kızları olimpiyat elemeleri grup eleme maçlarına çıktılar. Tüm maçları kazandılar.

Son üç turnuvanın tamamını lider bitirdiler.

Milletler şampiyonası, Avrupa kupası ve Olimpiyat grup elemeleri.

Milletler şampiyonası'nda, daha önce yenemediği ve zorlandığı takımlarıda yendiler. Bir tek Japonya yı yenememişlerdi. Japonya'nın kızları pek uzun boylu olmadığından, farklı taktikler geliştirmişler. O taktiklere bizim kızlar yanıt veremeyip yenilmişlerdi. Bu turnuvada Japonyayı'da yendiler.

Farkı yaratan Küba dan transfer edilen Vargas oldu.

Vargas önceside bizim kızlar uzun yıllardır iyiydiler. Dünyada İlk üç veya en kötü ilk 6-8 de mutlaka yer alıyorlardı. Çoğunlukla yenildiğimiz takımlar vardı, abd, brezilya, sırbistan, İtalya gibi. Vargas geldikten sonra onlarıda her seferinde yenmeye başladık.

Bu yıl antrenörde değişti ama onun farkının olduğunu düşünmüyorum. Eski antrenörde kalsaydı aynı sonuçları alacaktık. Çünkü eski antrenör hangi oyuncularla oynuyorsa, buda aynı oyuncularla oynuyor. İlk geldiğinde 2-3 kişiyi değiştirmişti, iyide yapmıştı. Zaman geçince eski oyunculara döndü.

[alicemal]

Aylardır süper delikanlı Fatih Altaylı'yı okumuyordum. TV de programları devam ediyor galiba ama TV'yi kahvaltıda sabahları yarım saat seyrediyorum oda belgesel yada futbol hariç spor.

Bugün Altaylı ile ilgili bir haber başlığı gördüm, yandaş gazete reklamı. Karalama haberi. Merak ettim aylardır ilk defa sitesine girdim. Yandaş gazetenin başlığı yüzde yüz yalandır ama gerçeği nedir diye bir kaç muhalif haber sitesine baktım. Bir şey yok. Bu sağcı kesimin korkunç bir yalan üretme alışkanlığı var. Neyse o konuya girmeyeyim.

Sitesine girmişken Altaylı nın bir kaç yazısınıda okuyayım dedim. TOGG yazılarını okudum, inanılmaz. Biraz kızdım, tokatlayayım dedim ama çabuk sinirim geçti. Sadece şunu yazayım, yine kendisi ile çeliştiği bir açıklama.

Önce şunu yazmış "bir kişi ile ropörtaj yayınladığımda sanıyorlarki ben o kişinin fikirlerini savunuyorum, yaptıklarını onaylıyorum." Üzerine biraz hakaret etmiş.
Bu lafı bana ve benim gibilere. Çünkü togg'la ilgili olumlu haber yayınlıyorsan, onaylıyorsundur, İstanbul havalimanına gidip olumlu yazıyorsan onaylıyorsundur. Senin görüşün haline gelmiştir. Havalimanını ona yıllar önce yazmıştım, TOGG u da sanırım geçen yıl yazıp göndermiştim. cübbeli konusundaki çelişkisinide yazmıştım.

Sonraki yazısında kendisi ile çelişmiş lavuk. TOGG'la ilgili negatif bilgi verenlere acaip hakaret etmiş. resmen TOGG'un silahşörlüğünü yapmış. Demekki yazdıkların aynı zamanda senin fikrinmiş.

Eğer o ropörtajda kişinin eksisini ortaya koymayıp çanak sorular soruyorsan onaylıyorsunudur.

Elektrikli arabada en önemlisi PİL.

Sonra elektrik motorları, sonra otonom yazılımları. Geri kalanı tamamlayıcı unsurlar.

Sen bunları eleştirmemişsin hatta onları destekleyici yazmışsın. Hali ile TOGG'un adamısın.

Togg PİL'i Çinli firma farasis den alıyor. Elektrikli arabaların %50'si PİL deniyor. İlerde değişir muhakkak ama şu an için durum bu deniyor.

Farasis fabrikayı Türkiye'de kurunca durum temelde değişmiyor. O pil yine ithal demektir.
Ama fabrika TR de diye PİL'i yerli oranına dahil edip arabanın %50 si yerli diyorlar. PİL'i ithale koy, ithal oranı %70 i geçer. O sebeple yazarken %70 ithal diye yazdım hep.

Fabrika TR de kurulmuş daha ne istiyorsun.?

Ülkede kurulması ile yerli olması arasında dağlar kadar fark var, bunu daha önce yazmıştım.

1950 lerde Türkiyenin teknolojik gelişmesi nasıl önlenmişti.? adnan menderes başa geçince TR de kaliteli eğitimin önüne engel konulduğu gibi teknolojik gelişimenide önüne engel konulmuştu.

Siz üretmeyin biz verelim dediler ve uçak fabrikalarını kapatıp ithal yoluna girdiler.
Siz üretmeyin biz verelim dediler ve araba fabrikasının üretmesine engel olup yahudi koç grubuna abd'den araba ithal ettirdiler. Sonrasında ithal parçalarla üretilen ve yerli diye tutturulan koç grubu otomobillerine para verdik.

Ne oldu, otomobil sanayisi yerlileşemedi. Biz uçak ve araba üretmeye soyunduğumuzda Çin kore japonya gibi pek çok ülke saban sürüyordu. Ne oldu, hepsinin otomotiv üretimi bizi katladı geçti. Biz onlardan ithal ediyoruz.

Türkiyede yabancı fabrika kurarsa teknoloji onun olur. Zaten PİL üretildiği için yerli fabrikalar kurulmaz, mevcudun gelişimi önlenmiş olur çünki satacak yer pek bulamaz.

Hali ile yabancının teknolojisine mahkum kalırsın. Sonra fiyatıda onlar belirler bakın otomobil fiyatlarına. Vergiyi normale indirsen bile yine çok pahalıyız. Çünkü fabrikaların yabancı ve ortak çalışıyorlar.

Yaarın Çinle bozuşursun adam ambargo koyar veya teknolojiyi TR de geri bırakır.

PİL dede aynı şeyin temeli atıldı. farasis fabrika kuruyor ve tüm otomobillere PİL oradan verilecek ve diğer yerli pil fabrikalalrının gelir elde ederek gelişmeleri engellenecek.

Bunun zararını 30 yıl sonra fark edeceksiniz.

Uçak fabrikamız kapatıldığında, otomobil fabrikamız kapatıldığında zararını hissetmediler çünki daha gıcırı ithal edilmeye başlanmıştı. Aradan 50 yıl geçti biz ne yapmışız dendi.

Pil olayındada aynı. Pil sadece pil değil, uzay teknolojisinin başlangıç aşamalalrından biri. O Pil'in teknolojisi üzerinde çalışılırken tonla ek teknoloji keşif edilecek. Hepsi engellenmiş oldu.

Üzerine Pil fabrikasının NET kazancı her yıl yurt dışına taşınacak. Fabrikayı kurmak için getirilen paranın 100 katı dışarı çıkacak. Fabrikada belki 1000 kişi işe başlayacak ama yerli pil teknolojisi gelişmeyeceği ve ek teknolojier gelişmeyeceği için 100 binlerce kişilik yeni iş sahası açılmamış olacak.

Yerli pil fabrikası olsa başlangıçta menzil daha düşük olacak. yabancı araç ortalaması 450 ise bizimki 300 - 350 olur ama arabanın fiyatı ucuz olur yine satar. Bu aşamada devlet desteği gerekir. Bir kaç yılda Pil geliştirilmeye başlar ve menzil uzar, satış artmaya başlar. 10 yıla kadarda dünya ortalamasını yakalar geçersin. 10 yılda gelişmiş pil fabrikası sahibi olacaksın ve ihracattan milyarlar kazanacaksın, yerli araban gerçekten yerli olacak ve daha uygun fiyatlı olacak. Dünyaya satıp her yıl milyar dolar para sokacaksın.

Şu an nasıl? Arabaların pahalı ve ürettiğin kadar ithal ediyorsun hatta biraz daha fazla. Hali ile ithalata ödediğin, ihracattan kazandığını siliyor. İhracattan kazandığının çoğuda yabancı ülkelere kâr transferi olarak gidiyor çünki fabrikalarının neredeyse hepsi yabancı. Koç grubu ile reno da büyük paylar yabancıların, diğerleri zaten tam yabancı.

Yazmayayım dedim yazdım.

TOGG farasise ortak olacakmış, bunuda benim gibileri susturmak için yazıyorlar. Yüzde kaç ortak olacak.? Yüzde 5mi, 10 mu? Sus payımı.? Ortaklığı Yüzde 10 u geçerse şaşırırım. Büyük ihtimalle %3 filandır. Buda büyük ihtimalle Çin politikasıdır ülkeye rahat girmek için cahil kandıran yöntem.

Yazmayayım dedim ama bayağı yazdım. Başlayınca susmuyorum.

[hs37]

Pilli arabaların ömrünün uzun olacağını sanmıyorum. Hidrojen yakıtlı araçlar geleceğin gözdeleri olacaktır.

[alicemal]

Pilli arabaların ömrünün uzun olacağını sanmıyorum. Hidrojen yakıtlı araçlar geleceğin gözdeleri olacaktır.

Evet, bu fikirde olanlar var.

Bense elektrikli herşeyin geleceğimizde olduğunu düşünüyorum. Pil teknolojisi geliştikçe, her yeri kaplayacak. Sıvı yakıta göre çok daha az problem çıkarıyor araba, oradanda avantajı var ve güneş paneli verimi arttıkça arabaların üzeri belli olmayan güneş panelleri ile kaplanacak ve şarj ihtiyacı çok azalacak, menzil çok uzayacak buradanda avantajı var.

En hoşuma gideni sıvı yakıtlı motorun dertlerini çekmiyorsun.

[dinlex]

Evet python her şeyi kendi yapıyor. Özellikle de arayüz kısmında bir kelime ile grafikler falan ekleniyor insan ben yaptım sanıyor
Alttaki link şu kullanıcı adı galiba. Aratınca twitter çıktı. O siz misiniz yoksa? )

[alicemal]

Evet python her şeyi kendi yapıyor. Özellikle de arayüz kısmında bir kelime ile grafikler falan ekleniyor insan ben yaptım sanıyor
Alttaki link şu kullanıcı adı galiba. Aratınca twitter çıktı. O siz misiniz yoksa? )

O yazıya link koymayı unutmuşum. Link bu.

https://www.youtube.com/watch?v=zERL...umeg659hAr2j4W

[alicemal]

Kartellerin, çürümüş devlet sebebi ile halka bol bol kazık attıklarını pek çok örnekle yazmıştım.

Bir örnek daha yazayım.

Benim mesleğim DETAYLI hesap kitaba dayalı olduğundan bu özel hayatımıza da işliyor. Aylık gelir gider tablosu tutarım. Belirsizlikten hoşlanmam.

Aylık standart ödemelerim çoğunuz gibi bankadan otomatik ödenir. Onlarda hangi gün ortalama ne kadar ödenecek tablomda vardır.

Bugün vodafone internet ödemem var, onu tabloya işleyeceğim. Baktım ayın 2 sinde alıyorlar. Halbuki ilk ödemeye başladığımda ayın 26 sıymış. Neredeyse 1 ay geri çekmişler. Sanırım 4-5 yıldır vodafone a ödeme yapıyorum, bu kadar sürede ödememi geri çeke çeke 1 ay önceye almışlar. Son tahhüdü ise ayın 22 sinde yapmışım. Bu ayın ikisinde alınan ödeme hiç bir şeyle bağdaşmıyor.

Hesap yapalım. Cep telefonu, internet, elektrik, su hepsi aynı hesaba uyar.

Ödemeler otomatik ödendiğinden, ödeyenler bunu tam olarak takip edemezler. Elden ödeseniz durumu çabuk çakarsınız.

Her ayın 22 sinde yaptığınız ödemeyi vodafone 1 hafta öne aldı diyelim. Siz fark etsenizde rahatsız olmayabilirsiniz. Ben rahatsız oldum ama yapacağım bir şey yok. Sonuçta adamlar ne yaparsa yapsın elinizden bir şey gelmiyor.

Ülkede kaç bireysel mobil abonesi var.? İnternette 88 milyon yazıyor. Çift hat kullananlar sebebi ile böyle yüksek rakam var.

Vodafone abone sayısı 28 milyon yazıyor.

Bu 28 milyon kişinin ödemesini 1 gün geri çek ne oluyor.?

Kişi başı ortalama 150 TL ödenmiş olsa 28 milyonla çarp.
28.000.000 x 150 = 4.200.000.000 TL eder. Bir aylık tahsilat bu. Günlük bulmak için 30 a bölelim.
4.200.000.000 / 30 = 140.000.000 TL. Bir günlük mobil geliri bu.

Bunun banka faizini hesapla. %40 dan hesapla, büyük paralarda %45 alan tanıdıklarım var. %40 dan hesaplıyorum.
140.000.000 x 0,40 =56.000.000 yıllık. Günlük için 365 e böl.
56.000.000 / 365 = 153.000 TL. Vodafone günlük faiz kazancı.

Abonelerinin ödemesini 1 gün önceye almakla günlük 153.000 TL faiz kazancı elde etti.

1 hafta öne alırsa, 1.073.000 TL. Peki 2 hafta.

Tüm otomatik ödemelerimde sürekli ödeme günleri değişiyor. Attıkları kazık kişisel olarak umrumda değil ama aşırı planlı olduğumdan acaip sinirleniyorum.

Atılan kazık ülke olarak çok önemli. Nasıl bir çürümüş ülkede yaşadığımızı gösterir.

Ev İnternet, cep tel, elektrik, su. Tüm bu otomatik ödemelerin tarihleri sürekli değişip deruyor. Elektrik ve su ikinci derecede önemli. Suyu belediyeler alıyor, elektrik de hangi tarihleri kapsadığı belli ve sayaç okumaya farklı günlerde geliyorlar. Bu ikisinin hesabı zor. Ama ev internet ve cep tel olayı net ve basit.

[alicemal]

Bu arada meclis deki 600 saksı vekilin attığı diğer kazığıda yazayım.

Deprem için toplanan 38 milyar dolar yok olmuştu. Yeniden millete IBAN gönderip para istediler. TV ler para isteyen kuruluşların reklamları ile dolu. Her bir reklam büyük kanallarda milyonlarca TL tutar. O parayı nasıl ödeyipte reklam yapıyorlar oda ayrı konu. Demekki bayağı bir yağıyor.

38 milyar dolar yok oldu, devlet bankalarının ödemeleri yetmedi, ek Motorlu Taşıtlar Vergisi MTV salmışlardı.
cehape dene örgüt anayasa mahkemesine başvurmuş ve iptal davası açmıştı. Mahkeme sonuçlanmadan ben ilk taksiti yatırmıştım.

Anayasa mahkemesi aynı ödemeyi daha önce kabul etmediğinden, bu kezde kabul etmez diye makul mantıklı olanlar düşünüyorlardı.

Bende anayasa mahkemesinden dönerse parayı nasıl geri alırım diye düşünüyordum. Sanırım üzerine su içeceğim diye sonuca varmıştım.

Normal bir ülkede geri almak hiç sorun olmaz. Ödenen belli, kimin ödediği belli, hangi hesaptan geldiği belli, anayasa mahkemesi kabul etmediğinde devlet olarak paraları ödeyenlere toptan tek tuşa basarak iade edersin. Bir kişinin 1 saniyesini alır.

Anayasa mahkemesinden dönseydi nasıl geri ödeneceği hakkında o 600 saksı neye karar vermiş.?

Her kes mahkemeye başvuracakmış.

İnanılır gibi değil. MTV yi sanırım insanların %20 si ödemiş buda milyonlarca kişi eder. Milyonlarca kişi avukat tutup mahkemelere gidecek parayı geri alacak.

Bu açıkça kötü niyet.

Bunlar sorun değil, okuyanlar bilir ben hırsıza kızmam. Hırsızları yakalasın diye maaş verdiğimiz polise kızarım işini yapmıyor diye. Benim gözümde suçlu yargı elemanlarıdır yani devlettir. O sebeple bu 600 saksı vekilin yaptığına... du yaw.???

Bu 600 kişi devletin ta kendisi... Parayı alan bunlar...

İşler karıştı sayın seyirciler... Hırsızı yakalasın diye tuttuklarımız bizzat parayı haksız yere cebimden alanlar olunca ne yapacaksın.???

ilkel br şahsiyet olarak ilk aklıma gelen sende soyacaksın... Potansiyeli yüksek soygun örgütüne eleman aranıyor.