https://twitter.com/e507/status/1697321795513184372
KKM'nin merkez bankasına nasıl devasa bir zarar yazdığını,ve merkez bankasının da bu zararı para basarak karşıladığı,bunun da şimdi ve önümüzdeki aylarda hiper enflasyon olarak geniş halk kitlelerine yansıyarak hatalı para politikasının faturasının maliyetinin halk tarafından ödeneceğini ifade etmiştim.e507, bu zararın nasıl oluştuğunu örnekler üzerinden giderek daha netleştirmiş.
"Hayır sıfır DEĞİLDİR. Yazıdaki örneklerden gidelim.
Alternatif 1: TCMB ilk aşamada dövizi 20'den alıyor. Sonra ek ödeme yaparak maliyetini 21'e çıkarıyor. İkinci aşamada maliyeti değişmiyor. Üçüncü aşama ekleyelim: Kur bugün 27, hadi ödenen faizleri rastgele düşelim, maliyeti 25'e geldi. Önce 20 lira ödemişti, sonra buna 5 daha ekledi.
Alternatif 2: TCMB KKM yapmak yerine direkt piyasadan dolar alsın. Kaçtan aldı? 20. İlerleyen aylarda kur 23 oldu, maliyeti kaç? 20. Kur 27 oldu, maliyeti kaç? Hâlâ 20! Kaç ödedi 20. Önceki senaryoya göre ne kadar az ödeme yaptı? Dolar başına 5 TL.
Kur her arttığında, zaten 20'den aldığı bir mala ek ödeme yapmak durumuna düşmek maliyet değilse nedir acaba? Örneğe göre (25-20) farkı direkt zarar.
Ey okuyucu sana soruyorum: peşin parayla sıfır araba alsan ve sonra her 3 ayda bir fabrika senden ek ödeme istese (sonsuza kadar), "maliyeti yok bunun sana, çünkü cari fiyatı bu" dese, nasıl cevap verirsin? Borç değil bu, kiralama değil. Satın aldığın bir şeye tekrar tekrar ödeme yapmak.
E.Cansen gibi madalyonun bir yüzünü, hatta onun da yarısını gösterip bırakmayalım hadi. Bu maliyetin beklenen bir (+) karşılığı var: Döviz spekülasyonunu soğutmak. KKM bedava bir opsiyon olduğu için TL'yi alan kişi gidip döviz almıyor. 2. alternatifte dövize geri gidiş eğilimi daha fazla. Yani ekonomik bir trade-off. KKM karşıtları "böyle bir trade-off yok" demiyor. "Bu yapılan işim kamuya aman aman bir katkısı yok, çünkü bu derin negatif reel faizin getirdiği enflasyon da ayrı bir zarar" diyor.
Niye? Çünkü bedava verilen opsiyon servetleri artıyor. Niye? Çünkü kur baskılandığında TL cinsi varlığı artmaması gereken DTH sahibi ekstra faiz kazanıyor. Kur düştüğünde üstüne bir de döviz cinsi anaparası artıyor. DTH'ta olsa zarar edecek ama o riski bile yok. Kur arttığında ise anaparası korunuyor. Ne kaybı var? Döviz sürekli hızlı yükselirse, döviz anaparasına faiz alamamış oluyor sadece. Tek olası kaybı bu. Bu sadece mevduat tarafı. Bir de üstüne kredideki çarpıklık var.
Hepsinin amacı ne? TL faizin artmasından kaçmak. Niye? Çünkü sağlıklı bir ekonomide büyüme ve istihdamın sadece negatif reel faizle gelmesi isteniyor. Bedava parayla yani. 90'lardaki fahiş faizler veya 2000'lerde aşırı değerlenen TL olmasın diye, bu sefer de ters yöndeki bir yamukluk savunuluyor. Orta noktada hiçbir ara versiyon, farklı senaryo olamazmış gibi.
Kaybeden kim? Derin negatif reel faizin getirdiği büyük enflasyonu marketlerde, ev ve araba fiyatlarında direkt yaşayan, alım gücü düşen, KKM yapamayan kalan 79 milyon kişi.
E.Cansen'in düz mantığı bu detayları niye yakalayamıyor? Çünkü finansal matematiği 4 işleme dayalı. Ne opsiyonaliteden, ne volatiliteden, ne opsiyon priminden, ne de theta'dan haberdar. Bilmediğiniz koca bir finans evreni olunca, her konuyu 2+2=4 denklemine sıkıştırıyorsunuz. Halbuki o kadar çok "unknown unknown"unuz var ki..."
NOT:Burada bir ekleme yapayım;benim yukarıda ifade ettiğim " değerleme hesabında biriken realize olmayan zarar", realizayon olduğunda gerçekleşecek zarar rakamını ifade ediyor(727.374 milyar TL), e507'nin yazdığı ise şimdiden merkez bankası bilançosuna KKM'den yazmış kur farkı zararını ifade ediyor(678.8345 milyar TL,çok büyük kısmı KKM'den gerçekleşen zarar)
Yer İmleri