Sayfa 2282/2460 İlkİlk ... 1282178221822232227222802281228222832284229223322382 ... SonSon
Arama sonucu : 19680 madde; 18,249 - 18,256 arası.

Konu: ...:::vobelıt:::...

  1. Deniz bey iyi akşamlar dilerim öncelikle. Fikrinizi almak istediğin konu BİST endeksin son dönemki düşüşü.
    Paylaşımlarınızdan da gördüğüm üzere, BİST’teki düşüşü enflasyon neticesinde düşen kârlılıklarla ilişkilendiriyorsunuz. Bu durum elbette yadsınamaz bir gerçek.
    Ülke gündemine siyasi olarak baktığımızda ise, Güneydoğuda olası bir sınır ötesi harekatın hiç de uzak olmadığını gözlemliyorum. Ortadoğu’daki olağandışı hareketlilik te, hem içeride hem de ABD-İsrail-İran hattında tansiyonun fazlasıyla yüksek olduğunu gösteriyor. Bu durumun şimdiye kadar fiiliyata geçmemesini de ABD seçimlerine bağlıyorum. Seçim biter bitmez, ki birkaç gün içinde sonucu belli olacak, seçilecek adaydan bağımsız olarak, askeri anlamda taraflardan hamlelerin gelebileceğini düşünüyorum. Bu nedenle, bizim ülke olarak nasıl bir konumda ve Suriye’de nasıl bir harekâta girişeceğimiz tam olarak belli olmadığı için de, endekste sert düşüş trendi içindeyiz.
    Görünen o ki, teknik analizi ve bilanço analizini bir kenara koyarsak, BİST’in asıl fiyatladığının bu durum olduğunu düşünüyorum.
    Elbette, ülkede yüksek enflasyonla mücadele etmeye, ayakta kalmaya çalışıyoruz. Şirket kârlılıklarında ve özsermayelerinde çok ciddi düşüşler mevcut, fakat borsanın geleceği fiyatlamasının ana nedeninin, farklı bir tabirle en öne çıkan nedeninin savaş riski olduğunu düşünüyorum.
    Sizin de bu konudaki düşüncelerinizi duymak beni çok memnun edecektir. Şimdiden teşekkür eder, iyi günler dilerim.


    Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi

  2. #18250
     Alıntı Originally Posted by deniz43 Yazıyı Oku
    Enflasyon muhasebesi yokken borsa fiktif karlarla dolar cinsinden %100'den fazla prim yaptı.Ama şimdi enflasyon muhasebesi uygulanıp gerçek bilançolara baktığımızda, bankacılık sektörünün komple zararda olduğunu görüyoruz.Sanayi ise son 3 aydır sert daralıyor,rekabet gücü azalmış durumda,hem iç pazarlarda hem dış pazarlarda sıkıntı var,muhtemelen önümüzdeki 3-4 bilanço dönemi daha kötü bilancolar gelecek.Alternatifi sabit getirili yatırım araçlarında ise risksiz dolar cinsinden reel getiri var,yabancılar da borsaya endeksin dolar değeriyle bakıyorlar ve TL baskılanmışkan devalüasyon riskine karşı borsadan uzak duruyorlar.Aynı risk tahvilde de var ama oradan hemen çıkmak mümkün, Türk bankaları ellerindeki tahviller değer kaybetmesin diye satışları karşılıyorlar ama borsada büyük montajlı satışları karşılayacak bir kurumsal yapı olmadığından hapis kalacakları için uzak duruyorlar.Ancak devalüasyon olursa veya endeks dolar cinsinden cazip seviyelere gelirse gelebilirler,o da hedge fonlar için geçerli. Kredi notumuz yatırım yapılabilir seviyenin altında olduğu için yabancı büyük emeklilik fonları borsamıza gelemez.
     Alıntı Originally Posted by ragwaer Yazıyı Oku
    Deniz bey iyi akşamlar dilerim öncelikle. Fikrinizi almak istediğin konu BİST endeksin son dönemki düşüşü.
    Paylaşımlarınızdan da gördüğüm üzere, BİST’teki düşüşü enflasyon neticesinde düşen kârlılıklarla ilişkilendiriyorsunuz. Bu durum elbette yadsınamaz bir gerçek.
    Ülke gündemine siyasi olarak baktığımızda ise, Güneydoğuda olası bir sınır ötesi harekatın hiç de uzak olmadığını gözlemliyorum. Ortadoğu’daki olağandışı hareketlilik te, hem içeride hem de ABD-İsrail-İran hattında tansiyonun fazlasıyla yüksek olduğunu gösteriyor. Bu durumun şimdiye kadar fiiliyata geçmemesini de ABD seçimlerine bağlıyorum. Seçim biter bitmez, ki birkaç gün içinde sonucu belli olacak, seçilecek adaydan bağımsız olarak, askeri anlamda taraflardan hamlelerin gelebileceğini düşünüyorum. Bu nedenle, bizim ülke olarak nasıl bir konumda ve Suriye’de nasıl bir harekâta girişeceğimiz tam olarak belli olmadığı için de, endekste sert düşüş trendi içindeyiz.
    Görünen o ki, teknik analizi ve bilanço analizini bir kenara koyarsak, BİST’in asıl fiyatladığının bu durum olduğunu düşünüyorum.
    Elbette, ülkede yüksek enflasyonla mücadele etmeye, ayakta kalmaya çalışıyoruz. Şirket kârlılıklarında ve özsermayelerinde çok ciddi düşüşler mevcut, fakat borsanın geleceği fiyatlamasının ana nedeninin, farklı bir tabirle en öne çıkan nedeninin savaş riski olduğunu düşünüyorum.
    Sizin de bu konudaki düşüncelerinizi duymak beni çok memnun edecektir. Şimdiden teşekkür eder, iyi günler dilerim.


    Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
    https://www.hisse.net/topluluk/showt...51#post6888251


    Düşüncenizde haklı olabilirsiniz ama somut olarak bilemeyiz,fakat makroekonomik bakış açısıyla,temel analiz ve beklentiler açısından borsamızın görünümü linkteki nededenleriyle somut olarak olumsuz.

  3. #18251
    Tuesday November 05 2024 Actual Previous Consensus
    04:45 AM
    CN
    Caixin Services PMI OCT 52.0
    50.3 50.5
    04:45 AM
    CN
    Caixin Composite PMI OCT 51.9
    50.3

  4. #18252

  5.  Alıntı Originally Posted by deniz43 Yazıyı Oku
    2025 yılında sanayi şirketlerinin marjları 2024 den de kötü olacak gibi görünüyor. düşük kura dayalı enflasyon programı da devam edeceğine göre carry ciler uzun süre burada olurlar.
    Yazdıklarım kesinlikle yatırım tavsiyesi degildir..Sadece kendi kişisel görüşlerimdir...

  6. #18254
    https://finance.yahoo.com/news/last-...132610246.html

    Last minute Trump promises — from more tariffs to less chip money — add final wrinkles to 2024 contest

    What was perhaps the last policy unveiling came on Monday when Donald Trump barnstormed across the country and had a new message for America's largest trading partner: Mexico.
    "If they don't stop this onslaught of criminals and drugs coming into our country," he told the Raleigh crowd, then "I'm going to immediately impose a 25% tariff on everything they send into the United States of America."
    He added that if that doesn't work, he will just go up to as high as 100% duties on Mexican goods.

    It was a new addition to Trump's intense tariff promises, from 60% duties on Chinese goods to 10-20% blanket duties on trading allies to 200% duties on automobiles from Mexico.

    Trump claimed that he wanted to hold off announcing this last policy because he didn't want Vice President Kamala Harris to copy it. That's unlikely, with Harris and her allies regularly assailing Trump's tariff ideas as akin to a $4,000 sales tax on the American people.
    The series of promises are likely to further worry economists who have long noted that Trump's various plans could spur inflation anew or upend key economic sectors if he takes even a fraction of the dramatic actions referenced on the campaign trail.

  7. sn deniz43.. ihracatçı ,sanayici , turizmci herkes kurun baskılanmasından şikayetçi...o zaman bu baskı niye var ?..kkm den dolayımı ?..eger öyleyse kkm de ne kadar para kaldı...bildigim kadarı ile baya bir azalmıştı... kkm yi bitirdim dese mb ...dövizin üzerinde baskı kalkkarmı ..eylül ayında yanlış hatırlamıyorsam 1 trilyon 600 milyarın altına inmişti ..yani 48 milyar dolar ...o zamandan bu zamana 3-4 milyar dolar daha azalmış olsa 45 milyar dolarlara inmiş olur...mb hangi seviyede bitirdim artık kkm yi diyebilir...20-25 ise en az daha bir sene falan sürecek demektir.. çünkü bu kkm ciler artık kemik döviz yatırımcısı...bunların tamamı döviz tevdiata geçer.. yok eger 30-35 milyar dolarsa limit sanırım yılbaşında bitirirler...kkm nin bitmesi ile döviz üzerindeki baskının kalkması ile %20 lik br devalin ..enflasyona direk etkisi ne olur ?

  8. #18256
     Alıntı Originally Posted by deniz43 Yazıyı Oku
    Enflasyon nasıl düşer:


    Ekonomi yönetiminin şimdi yaptığı gibi döviz kurunu ve ücretleri baskılayarak enflasyon düşmez ve düşmüyor da zaten.Düşmediği gibi gelir dağılımı daha çok bozulur,sosyal patlamalar olur,sanayi rekabetçiliğini kaybeder,istihdam düşer.
    Peki enflasyon nasıl düşer.Bu konuda Türkiyenin önünde çok başarılı program deneyimi var.2001 ekonomik krizinde uygulanan programla enflasyon 2001 yılında %68.5 iken,2002 yılında %29.7'ye,2003 yılında %18.4'e kadar düştü.Sonrasında 2002 sonunda iktidara gelen AKP ,IMF ile imzalanan Kemal Derviş'in programına sadık kalmasıyla enflasyon 2004 yılında %9.3'e,2005 yılında %7.7'ye kadar düştü.

    Enflasyonu düşüren programın belkemiği ise yapısal reformlar ve kamu bütçesinin %6.5 fazla vermesi idi.Döviz kurları ve piyasa faizleri ise tamamen serbest piyasa koşulları içinde oluşuyordu.Şimdi de izlenmesi gereken temel politika bu olmalı.Enflasyonun düşmesi için:

    1.Kamunun ciddi şekilde kemer sıkması,gsyih'nın en az %5'i kadar fazla vermesi gerekiyor.Bu da TBMM'ye sunulan 2025 yılı bütçe taslağına göre kabaca 3 trilyon TL civarında tasarrufa denk geliyor ki,bu suretle hazineden müteahhitlere,TRT'ye,Kızılay'a,THK'a,KİT'lere,kamu bankalarına,derneklere vs servet veya gelir transferini kesip ,böylece bu transfer harcamalarının tüketim harcamalarına gitmesi ve talep enflasyonunu beslemesi engellenmiş olacak.(2025 yılında sadece cari transferlere 5.8 trilyon TL ayrılmış)

    2.Talep enflasyonunu düşürmek için yüksek tutarlı harcamaların kazanç kaynağının maliye tarafından sorulması,kazanç kaynağı gösterilemiyorsa maliye tarafından cezalı olarak vergilendirilmelidir.Mehmet Şimşek'in ilk hazırladığı taslak yasa tasarısında "nereden buldun" türünde madde vardı,ama sonra iptal edildi.Enflasyonla mücadelede bu maddenin yürürlüğe konması hayati önemde.Başka türlü kayıt dışı ekonomi ve "kara para" kazançlarının, yüksek oranlı tutarlarda ,tüketim harcamaları olarak talep enflasyonunu beslemesi devam eder.

    3.Kemal Derviş programının en önemli parçalarından birisi yapısal reformlar sonucu oluşturulan düzenleyici kurumlar idi..Başta sigortacılık,telekomünikasyon,özel okullar,taşımacılık,çimento,demir çelik,oteller ve restoranlar olmak üzere üretim ve dağıtım kanallarında tekelleşme ve kartel yapılar var.Piramitin tepesindekiler ürün ve hizmetlerine zam yaptıklarında,diğerleri de onları takip ederek zam yapıyorlar.Ekonomi yönetimi ve düzenleyici kurumlar ciddi yaptırımlarla bu kartel yapıları dağıtmalı,piyasada tam rekabeti sağlamalı.Düzenleyici kurumlar tekrar liyakatlı yöneticiler atanarak fonksiyonel hale gelmeli.
    Ekonominin tahminen %30-%40 arası kayıt dışı ekonomi.Buralardan elde edilen kolay ve vergilendirilmemiş kazançlar tüketim harcamalarına gidiyor,talep enflasyonu yaratıyor,önlenmeli.
    Prensip olarak daha düşük oranda ama her türlü kazanç vergilendirilmeli.Vergilendirilmiyen kimi kazançlar servet artışı hissiyatıyla tüketim harcamalarına gidiyor ve talep yoluyla enflasyonu besliyor.Tüketicilerin enflasyon beklentilerinin çıpalanması da çok önemli.Kamu ciddi şekilde kemer sıkmadan,israf ve şatafat harcamalarına son verilmeden,hanehalkının enflasyon beklentilerinde düşüş olmaz.Enflasyonun döngüsel olarak kendisini besleyen karekteristiği kırılmaz.Hanehalkının güvenini sağlayacak başka bir unsur da TÜİK gibi kurumların başına herkes tarafından güvenilen dünyaca saygın bir akademisyeni getirmek ve şeffaflık ile kamuoyundan gelen soruları cevaplayarak tekrar güvenirliği sağlamak olmalı.

    4.Kısa vadede günü kurtarmak için portföy yatırımlarına sıcak paraya değil,kalıcı olarak uzun vadeli kalacak doğrudan dış yatırımlara ihtiyaç var.Bu şekilde gelecek şirketlerin teknolojisinden ve dünya çapındaki dağıtım ağından yararlanıp ihracı artırırken üretim artışı yoluyla hem enflasyonun düşüşüne hem de istihdam artışına katkı vermek mümkün olacaktır.Ama bunun için yatırım ortamının iyileştirilmesi,yani hukuk,adalet sistemi,ve eğitimde yapısal reformlar yapılması Avrupa Birliği standartlarının yakalanması,kamunun şeffaflık,hesap verilebilirlik,yargı denetimi ,piyasa oyumcularına eşit davranmak,mevzuatı sık sık oyun devam ederken değiştirmemek gibi ilkeleri hayata geçirmesi gerekiyor.

    5.Para politikasının kredi arzından gelecek parasal genişlemeyi,enflasyon hedefini dikkate alarak kısıtlaması gerekiyor.
     Alıntı Originally Posted by cemsoy35 Yazıyı Oku
    sn deniz43.. ihracatçı ,sanayici , turizmci herkes kurun baskılanmasından şikayetçi...o zaman bu baskı niye var ?..kkm den dolayımı ?..eger öyleyse kkm de ne kadar para kaldı...bildigim kadarı ile baya bir azalmıştı... kkm yi bitirdim dese mb ...dövizin üzerinde baskı kalkkarmı ..eylül ayında yanlış hatırlamıyorsam 1 trilyon 600 milyarın altına inmişti ..yani 48 milyar dolar ...o zamandan bu zamana 3-4 milyar dolar daha azalmış olsa 45 milyar dolarlara inmiş olur...mb hangi seviyede bitirdim artık kkm yi diyebilir...20-25 ise en az daha bir sene falan sürecek demektir.. çünkü bu kkm ciler artık kemik döviz yatırımcısı...bunların tamamı döviz tevdiata geçer.. yok eger 30-35 milyar dolarsa limit sanırım yılbaşında bitirirler...kkm nin bitmesi ile döviz üzerindeki baskının kalkması ile %20 lik br devalin ..enflasyona direk etkisi ne olur ?
    KKM'de stoktaki para ,yayınlanan son veriye göre 25 Ekim itibariyle 1.374,9 trilyon TL(40.464 milyar usd).
    Ekonomi yönetiminin döviz kurunu baskılamasının amacı enflasyonu bu şekilde düşüreceğini ümit etmesi.Ama sadece döviz kurunu ve ücretleri baskılayarak enflasyon düşmez ve düşmüyor da zaten.Düşmediği gibi gelir dağılımı daha çok bozulur,sosyal patlamalar olur,sanayi rekabetçiliğini kaybeder,istihdam düşer.Döviz kurunu baskılamanın mal enflasyonunun düşürülmesinde kısmi etkisi vardır ama hizmet enflasyonunun düşürülmesine etkisi yok denecek kadar azdır.Enflasyonun düşürülebilmesi için nelerin yapılması gerektiğini yukarıda yazdım ama AKP iktidarı bunları yapamaz çünkü çıkarlarıyla çatışıyor.Bu nedenle sadece dövizi ve ücretleri baskılayarak enflasyon düşüşü için mesafe almaya çalışıyor ama enflasyonun düşüşüne sağladığı az miktarda katkıya oranla yarattığı büyük hasar ve sosyal problemler de giderek daha yakıcı hale geliyor.KKM de döviz kuru üzerinde bir baskı nedeni gibi gözüküyor ama aslında -eski yazılarımda ifade ettim - sorun değil.Diyelim ki KKM uygulamasına son verildi,buradaki herkes de dövize geçti,olacak olan kaydi işlemler.Bankadaki KKM hesapları olanlara döviz tevdiat hesapları banka cüzdanları verecekler,bankalarda döviz pozisyon açığı oluşacak,bankalar bu açığı merkez bankasından döviz satın alarak karşılayacaklar,bu satın alım da bankaların merkez bankasındaki döviz hesaplarının artması, TL hesaplarının azalması şeklinde olacak,merkez bankası bilançosunda da döviz rezervleri KKM tutarı kadar azalmış olacak.Yani her şey kağıt üzerinde kaydi işlemler şeklinde olur,piyasada önemli bir dalgalanma yaratmaz.
    Yani aslında sorun KKM değil,ekonomi yönetiminin enflasyonu düşürmek için yapılması gerekenleri yapmak istememesi...

Sayfa 2282/2460 İlkİlk ... 1282178221822232227222802281228222832284229223322382 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •