Merhaba;

Konuyu 40-45. sayfalarındayken bulmuştum. O tarihten bu yana misafir olarak takip ediyordum. Bir çok kez kayıt olup yorum yapmaya niyetlendim ancak sonra vazgeçtim. En sonunda "bir iki kelam da olsa edeyim" diyerek kayıt oldum.

Ön talep toplama döneminde küçük bir miktarda gayrimenkul sertifikası alan birisiyim. Zaman içerisinde küçük miktarlarda alım yaparak maliyetimi düşürdüm. Ancak halen eksilerdeyim. Öyle her ay kenara para koymayı başarabilen birisi değilim. Gelir düzeyim buna müsait değil. O sebeple imkanım oldukça küçük küçük almaya çalışıyorum. Ben bu projenin geleceği olduğuna inanıyorum. Bu sebeple küçük de olsa satın almaya devam edeceğim. Bunun bir risk olduğunu biliyorum. İş bittiğinde yatırdığım ana para kadar parayı alamama riskim olduğunu da (sertifika hissesindeki düşüşten dolayı hesaplayarak) görebiliyorum. Ancak buna rağmen bu riski alıyor ve imkanlarım dahilinde küçük de olsa satın almaya devam etmeyi planlıyorum.

Sebebi ise küçük rakamlar ile bir başka projede yatırım imkanımın olmaması. Ve faizli sisteme bulaşmak istemiyor olmam. Kredi çekmek bana mantıklı gelmiyor, faizli sisteme dahil olmak bana (inanç açısından) doğru gelmiyor. Dolayısıyla "helal" olması sebebiyle gayrimenkul sertifikası sistemini tercih ediyorum. Keşke başka projeler de başlasa, onlara da ufak da olsa yatırım yapabilsek. Ama bu gayrimenkul sertifikası sistemi maalesef doğru kurgulanamadı. İlk olmasının getirdiği büyük çapta sorunlar ortaya çıktı. O sebeple devamını getiremediler, başka inşaat şirketleri bu işe başlayamadılar. Mevcut "PMVR3" de hepimizin bildiği gibi aşağı yönlü hareket ediyor bu sebeple. "İnşallah devletin ilgili birimlerindeki kişiler gereken müdahaleleleri yaparlar ve bu sistemi olması gerektiği noktaya taşırlar. Hem PMVR3 yatırımcıları rahat eder hem de bundan sonraki 'gayrimenkul sertifikası' yatırımlarına başlanabilir" demekten başka elimden bir şey gelmiyor. Hayırlısı olsun inşallah.

5 Şubat tarihinde Borsa İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Himmet Karadağ'ın bir açıklaması vardı. Aşağıda bunu sizlerle paylaşacağım.


Borsa İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Himmet Karadağ, küçük yatırımcıları sermaye piyasalarına yöneltmek için hem halka açık şirket hisselerini yaygınlaştırıcı hem de teşvik edici yeni uygulamalar yapacaklarını belirterek, "Müteahhidin ve TOKİ'nin 600 bin liraya sattığı daire borsada 400 bin lira. Buna rağmen insanlar çekiniyor." dedi.

Karadağ, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'de bireysel küçük yatırımcıların borsadan uzak durma sebeplerini anlattı.

İnsanların bazı hususlarda çekindiğine işaret eden Karadağ, "Örneğin müteahhidin ve TOKİ'nin 600 bin liraya sattığı daire borsada 400 bin lira. Buna rağmen insanlar çekiniyor. Gerçekten konut mu, tapu verilecek mi, sanal bir şey mi, anlayamıyorlar." diye konuştu.

Karadağ, Borsa İstanbul aracılığıyla konutları doğrudan tüketiciye sunduklarını vurgulayarak, "Gerçekten tapu vereceğiz. Hatta bürokratik süreçleri azaltacağız, adresine tapusunu göndereceğiz. Şahıs bazında gayrimenkul sertifikası yatırımı yapanlar yeterli sertifikayı topladıklarında, konutu ister oturmak için kullanabilecek, isterse tapuyu almadan sertifikasını satarak kazancını realize edebilecek. Bu çok güzel bir yatırım. 600 bin liralık konutu 400 bin liraya satıyoruz, inandıramıyoruz." değerlendirmesinde bulundu.

Borsada işlem gören gayrimenkul yatırım fonlarını ve sertifikalarını borsa yatırımcısının bildiğini fakat asıl hedef kitlenin konut yatırımcısı olduğunu ifade eden Karadağ, hedef kitleye ulaşmakta yetersiz kaldıklarını söyledi.
Karadağ, şöyle devam etti:

"Neden yetersiz kaldık? Birincisi, şu anda satılan proje TOKİ'nin. TOKİ Başkanı diyor ki 'Ben bir de reklam mı yapacağım, ne gerek var?' Bu bizim katılmadığımız bir gerekçe. Projeyi doğru tanıtmamız lazım. İlk proje, pilot proje, doğru tanıtılacak, başarılı olacak ki diğer gayrimenkul projelerimiz borsaya gelebilsin. Zamanlama anlamında da bana göre kötü bir zamanlamaydı, referandum öncesi ülke gündeminin çok daha başka şeylerle meşgul olduğu bir dönemde insanlara duyurmakta yetersiz kaldık ama proje devam ediyor. Biz yeni projelerle gayrimenkul ve konut yatırımcısına ulaşacağımızı düşünüyoruz. Hele bir de şu anda fiyatlar çok aşağı düştü, çok avantajlı. Bu, hızla, projenin tamamlanmasına yaklaşıldıkça yukarı yönlü hareket edecektir. 2018 yılında zaten 2017'yi de belki aşarak ülkemiz gerçekten ciddi bir kalkınma sürecine, büyüme dönemine başlamış olacak. Beklentilerimiz bu anlamda pozitif. Borsa yatırımcısının da bu anlamda mağduriyetlerini gidermek, beklentilerini pozitife çevirmek lazım. Gayrimenkul sertifikası ve benzeri projelerimiz, doğru bir yaklaşım gösteriyor. Yakın vadede düzeleceğini düşünüyorum."

Not: Mesajlarım kesinlikle yatırım tavsiyesi değildir. Sadece kendi görüşlerimi içermektedir.