"Söz uçar, yazı kalır"
Aslında belki sizin için hiçbir anlam ifade etmeyen iki satır yazı kaleme almışsınızdır. Belki de öylece bir karalamadan ibaretttir. Tıpkı hayat gibi.
Oysa bir hayatın yaşanmışlığı vardır içinde, tecrübe dibine kadar hissedilir. Her harfte, her seçilen kelimede.
Sizin önem atfetmeden tecrübenizle çarçabuk çizdiğiniz iki çizgi; birine, bir insana bir kapı açacak belkide
Çizginin nereden başladığına bakacak. neden böyle çizildiğine, neden buraya kadar çizilmesi gerektiğinin farkına varacak.Sonra bir ışık yakacaksınız...
insanların hayatlarında öğrenmeye sevk edeceksiniz. Sayfalarca dolusu metni okuyamasını sağlayacaksınız. Sonra oradan birinin adını öğrenecek, bir terimi
Sonra onun peşine düşecek yüzyıllar önce bir matematikçinin durup dururken bu konuda hayatını harcadığını öğrenecek.
Hayatın temelinde varoluşun mantığını kavrayacak.
Sadece 0
Sadece 1
Ardı ardına açıklamaya çalışacak rakamların sırrını. Sonra ortaya herkesin bildiği sırrı ifşa edecek. Öğrenecek.
Ve daha oluşmaya başlarken nereye gittiğini görecek rakamların..
Esirgemeyin bu toprakların size verdiklerini bir başkasından. Sonuçta hepimiz geldiğimiz o toprağa düşmeyecek miyiz.
Koca koca sultanlar, padişahlar yüzyıllar boyunca neden hep bir eser bırakmanın gayretini yaşadılar sizce. Varlıklarını, peşinden gelenlere gösterbilmek için mi .
Öyleyse sizde devasa bir kule ya da bir kale inşa edin.
Ya da etmeyin
Yazın
Yazın ki sizden sonra gelenlerin önünü açın , bildiklerinizi onlara gösterin..
Yazın sevgili büyüğüm.
Yazın ki insanlar okudukça, sizin hayatınızda yaşadığınız tecrübeleri öğrensinler. Ders alsınlar ve doğru yola giden ışığı arasınlar.
Saygılarımla...
Yer İmleri