
Originally Posted by
rxpu
Ben resesyon konusunda farklı düşünüyorum. Merkez bankası zaten kendi yaptığı müdahale (faizlerin rekor seviye olan %24'e çıkartılması) ile resesyonu başlatmadı mı?
İçine girilen resesyonun yani acı reçetenin bir sonucu olarak istikrar sağlanmadı mı?. Cari fazla ve döviz kurlarındaki istikrar da bunu teyid ediyor.
Eğer resesyonun acısını (ceremesini) çekip yaramızın iyileşmesini beklemeden erken bir hamle ile piyasayı canlandırırsak tüm bu döngü asıl o zaman tekrarlanmayacak mı?. Merkez bankası bence bu yolu seçmez.
Bu kısır döngünün tekrarlanması mı? Yoksa 1.5-2 yıl kuvvetli ve kontrollü bir resesyon ile ekonominin tüm yapısal yaralarının tamir edilmesi mi?
Bence 2. şık. Zira birinci şıkta zaten dayak tekrar başlamadan önce az bir soluklanma aralığı var, ikinci şıkta ise 2 yıl soluksuz dayak ve sonrasında dayağın şiddetinin yavaş yavaş azalması gibi bir süreç var.
Az bir soluklanıp tekrar tekrar mütemadiyen dayak yemek mi?
Eşşek sudan gelinceye kadar dayak yiyip dayağın yavaş yavaş azalması mı?
Bence kesinlikle 2. şık.
Yer İmleri