Köy hikayesini hatırlatalım. Yöneticilerin, köyün ortak mallarını sahiplenmesinin, nasıl kalabalıkları fakirleştirdiğini bir daha görelim.

Piyasa ekonomisinde, kurumların rolleri. Hırsız kurumlar, toplumu nasıl değiştiriyor.
Piyasa ekonomisindeki bir köyün hikayesi.


Köyde ahmet le mehmet var.

Mehmet hep aynı işi yapıp aynı parayı kazanıyor. 1000TL maaşı var.
Köyün bakkalı veli var. Bakkalda herşey 1 TL.
Mehmet 1000 TL ye 1 ay 1000 tane ürün alıp ailesini geçindiriyor.

Ahmet'in cebinde ise 1000USD var ve kur eşit. 1TL=1USD yani Ahmet'in cebindeki parada Mehmet'inki gibi 1000 TL ediyor.

Ahmetle mehmet her ay bakkaldan 1000 adet ürün aliıp, eşit zenginlikte yaşıyorlar.

Derken USD değeri 2 katına çıkıyor. Ahmetin cebindeki USDnin TL karşılığı 2000 TL oluyor.

Mehmet aynı... hiç bir fark yok mehmette, aynı iş aynı üretim aynı maaş... Ama bak şimdi ne olacak. Mehmet nasıl zenginleşip fakirleşecek.

Ahmet USD 2 katına çıkınca, 2000 TL ye bir ayda gitti bakkaldan 2000 tane mal aldı. Zenginleşti. Hiç bir emeği yok. Kimseden çalmadı ama zenginleşti.
Bakkal veli malı fazla satınca elinde azaldı, kalana zam yaptı, malın tanesi 1TL değil 1.50 TL oldu. 1.50 olunca mehmet 1000 tane alamadı daha az aldı. Az alınca, bakkal veli nin kazandığı para aynı kaldı.

ARKADAŞLAR. ÜRETMEDEN BİRİNİN EVİNE FAZLADAN ÜRÜN GİRİYORSA, MUTLAKA O ÜRÜN-PARA BAŞKASININ CEBİNDEN ÇIKMIŞTIR. ORTADA HIRSIZLIK OLMASA BİLE.

Bakkalda ürün 1.50 TL olunca mehmet o ay evine 1000 adet mal gütüremedi. Mehmet fakirleşti. Ahmetlerin cebine giren para, hiç bir fark olmadığı halde, mehmetlerin cebinden çıktı.

Tam terside aynı.

Ahmetin cebindeki USD değeri düştü. 500 TL oldu. Ahmet o ay 1000 tane ürün alamadı 500 tane aldı. Veli ürün satamayınca fiyat kırdı, malları 0.75 kuruştan satmaya başladı. Mallar ucuzlayınca, maaşı aynı olduğu halde mehmet daha çok mal aldı zenginleşti. Daha ucuza daha çok mal satan velide gelir aynı kaldı.

Mehmet zenginleşti ama üretim aynı, o zaman mehmetin evine giren zenginliğin, birinin cebinden çıkmış olması lazım. Oda ahmetin cebinden çıktı.

Üretim aynı, ahmet mehmet ve velinin çalışma saatleri emekleri aynı. Ama kontrolleri dışında zenginleştiler yada fakirleştiler.
haramzade oldular yada mağdur oldular.

ÜRETİM AYNI İSE, BİRİLERİ ZENGİNLEŞMİŞSE, BU ZENGİNLİK DİĞERLERİNİN HAYATINDAN ÇIKMIŞTIR


Aynısı tarla fiyatları içinde geçerli. USD olması şart değil.

10bin TL eden arsan vardı, 2003 de yabancıya satış serbestleşince, tarlan şu an 1milyon TL ediyor.
Sen tarlayı sattın, 1 milyon TL ye köyde bir sürü mal aldın. Her eşyin fiyatı arttı. Tarlası olmayanları fakirleştirdin. SEN ÜRETİMİ ARTIRMADAN ZENGİNLEŞMİŞSEN, DİĞERLERİ FAKİRLEŞMİŞTİR, ONLARIN CEBİNDEN ALMIŞSINDIR.

Kapitalist sistemde bunun telafisi vardır.

Her şey kanun ve kurallara uygunsa. DEVLETİN HIRSIZ DEĞİLSE. Birinin tarlası 10binden 1 milyona çıkmışsa, bu artan paradan tüm köy faydalanır. 1 milyona gider bol meyve alırsın, manav hayri kazanır, bol ekmek alırsın, fırıncı ökkeş kazanır, evine kat çıkarsın, kalfa kazanır, müteahhit kazanır, kumcu, pencereci, çimentocu, tuğlacı, işçi kazanır. Onlar kazanınca daha çok harcarlar, diğerleri kazanır.

Kapitalist sistemin düzeni budur. Birinin serveti artmışsa, bu herkese yayılır.

Fakat bu sistem devletin kurallara tam uyduğu ülkelerde işler. Ahlaksız devletin olduğu ülkelerde, izandan çıkış derecesine göre değişir.
(Birde kuralsız ithalat, zenginliğin herkese yayılmasını engeller. yabancıyı ve ithalatçıyı zengin eder, ülkenin emeği dışarı çıkar. Fakat bunu konu dışı tutalım)

Bu sistem ne ABD de işliyor, nede Türkiyede. Devlet, çoğunluktan alıp azınlığa dağıtıyor. O sebeple kapitalist sistem sömürü düzeni olarak çalışıyor.

Mesela 2008 krizinde ABD de tüm finans sistemi çürümüştü ve batma noktasına geldi. Üretmeden dağları denizleri kazanmışlardı. Krizde bu ortaya çıktı. Hepsinin batıp, dürüst çalışanların yükselmesi gerekirdi. kapitalist sistem budur. çalışmazsan batarsın.
Ama devlet emek harcamadan dünyaları cebe indiren finans sistemine triilyonları dağıtarak kurtardı.

Yukardaki köy sisteminde anlattığım gibi. Ahmetin cebine haketmediği para giriyorsa, mehmet fakirleşir. Hali ile ABD halkının finansta olmayan kesimi fakirleşti.

Direk ceplerinden almadılar, ama köy sistemini anladıysanız, konuyu anladınız.

Aynısı TÜRKİYEDE var.
Devlet ihaleler yolu ile haketmeyenleri zenginleştiriyor. Devlet şirketler arası hukuku gözetmeyerek haketmeyenleri zenginleştiriyor. Mesela koç holdingin kuruluşundan bu yana aldığı teşviğin haddi hesabı yok. Üstelik devlet eliyle rakipleride zamanında çok sindirilmiş. Biri haksız zenginleşiyorsa neydi... Mutlaka o para mehmetlerin cebinden çıkıyordur. Yüzlerce şirket, 80 yıldır kayrılıyor.

Yerli üretene değilde ithalatçıya teşvik vermekte aynıdır.
Bazı şirketleri kayırmakta aynı...
Yargının taraflı karar almasıda aynı. Bütün bunlar ahmetin cebinden alır, mehmetin cebine koyar yada tersi...

En basiti, popçular, futbolcular, dizi oyuncuları, TV şöhretleri... Bunlar 1 üretir ama ceplerine 10 girer... Aradaki 9 hepimizin cebinden çıkar. Köydeki kural neydi.

Biri üretmeden zenginleşiyorsa, MUTLAKA VE MUTLAKA BİRİLERİ FAKİRLEŞİYORDUR.

Okullarda okutulması gereken bir yazı yazdım...

Hayırlı olsun...

Tek sorun şuki, günümüzde bu hesapları yapmak o kadar karmaşık ve zordurki, kim kimi soyuyor, mutlak bir doğruya ulaşamazsın. Ama en azından devlet ve yargı AHLAKLI olsa, haksızlık, haram, olabilecek en aza iner.