-
Ingiliz yazar Izaak Walton'in dogum yildonumu (9 Agustos 1593)

"Tanri’nin iki konutu vardir; biri cennette, digeri de nazik ve minnettar bir kalpte."

"Herkesin isi olan sey, kimsenin isi degildir."

"Bir yolculuktaki iyi bir arkadaslik, yolun daha kisa gorunmesini saglar."

"Nasil ki hic kimse artist olarak dogmamissa, hic kimse de balik avcisi olarak dogmamistir."

"Hic kimse hic bir zaman sahip olamadigini kaybedemez."
-
Ingiliz sair, elestirmen, cevirmen ve oyun yazari John Dryden'in dogum yildonumu (9 Agustos 1631)
Hafif miriltilar, tatli yakinmalar,
Sevda atesini tutusturan ic cekmeler,
Yumusak itmeler, iyi yurekli kucumsemeler

Gentle Murmurs, sweet Complaining,
Sighs that blow the Fire of Love;
Soft Repulses, kind Disdaining
Ben bu cilalanmamis puruzlu dizeleri sectim,
Konusmaya en uygun, duzyaziya en yakin oldugu icin.

And this unpolished, rugged verse I chose,
As fittest for discourse and nearest prose.

"Ve ask aklin en soylu zaafidir."

"Ask secimimiz degil kaderimizdir."
-
Fransiz-Kizilderili Savasindan sonra kazanan Fransiz General Louis-Joseph de Montcalm, 9 Agustos 1757'de Ingiliz lideri Yarbay George Munro'nun kaleyi teslim etmesine ve Ingiliz birliklerinin ve yerlesimcilerin baska bir Ingiliz kalesine gitmesine izin vermeyi kabul etti. (Fort William Henry, New York - Son Mohikan - The Last of the Mohicans filmi)
-
Jane Austen'in Ikna (Persuasion) romaninda Anne Elliot, 9 Agustos 1787'de dunyaya geldi.

"Somersetshire’daki Kellynch Malikanesi’nin sahibi Sir Walter Elliot, hosca vakit gecirmek istediginde, eline Baronetage 1 ’dan baska kitap almazdi, bu kitapla bos zamanlarinda oyalanir, sikintili zamanlarinda avunurdu, ilk verilenlerden geriye kalan sinirli sayidaki unvan belgesi uzerinde dusunup tasinirken icinde hayranlik ve saygi hisleri uyanir, gecen yuzyilda yapilmis olan sayisiz atamayi incelerken de ailevi meselelerin yol actigi her turlu istenmeyen duygu dogal bir bicimde yerini acıma ve kucumsemeye birakirdi, diğer sayfalar ise yaramasa bile kendi gecmisini her zaman hic tukenmeyen bir ilgiyle okuyabilirdi. En sevdigi kitabin ilk once hep su sayfasini acardi:
KELLYNCH MALİKANESI’NIN SAHIBI ELLIOT
'Walter Elliot, 1 Mart 1760’ta dogdu, Gloucester Bolgesi’ndeki South Park’in sahibi James Stevenson’ın kiziyla 15 Haziran 1784’te evlendi, (1800 yilinda olen) bu kadindan olan cocuklari: 1 Haziran 1785 dogumlu Elisabeth, 9 Agustos 1787 dogumlu Anne, 5 Kasim 1789’da olu dogan bir erkek cocuk ve 20 Kasim 1791 dogumlu Mary’dir.' Yayincinin elinden cikan ozgun paragraf aynen boyleydi ama Sir Walter, kendisi ve ailesi icin Mary’nin dogum tarihinin yanina, '16 Aralik 1810’da, Somerset Bolgesi’ndeki Uppercross Beyi Charles Musgrove’un oglu ve varisi olan Charles ile evlendi,' ifadesini ekleyerek ve karisini kaybettigi tarihi ayiyla, gunuyle tam olarak not duserek bu paragrafi genisletmisti."
-
Alman ressam Louis Ammy Blanc'in dogum yildonumu (9. Agustos 1810)
Porträt der Maria Suwarina Rebekka Thyen, 1856
-
Amerikali deneme ve roman yazari, sair ve filozof Henry David Thoreau, Ormanda Yasam (Walden) romanini 9 Agustos 1854 tarihinde yayimladi.
"Zaman olta attigim bir akintidan baska bir sey degildir. Bu akintidan icerim; fakat icerken kumlu dibini gorur, ne kadar sig olduğunun farkina varirim. Zayif dalgalari akar gider, fakat ebediyet kalir. Daha derinden icmek, dibinde yildizlar yatan gokyuzune olta atmak isterim. Bire kadar bile sayamam. Alfabenin ilk harfini bile bilemem. Dogdugum gunku kadar bilge olamadigim icin hep pismanlik duymusumdur. Zeka bir baltadir; şeylerin gizeminin farkina varir ve bu gizeme bir yol acar. Ellerimin gerektiginden daha mesgul olmasini istemiyorum. Basim, ellerim ve ayaklarimdir. En iyi kabiliyetlerimin basimda yogunlastigini hissediyorum. Icgudulerim basimin bir kazma organi oldugunu soyluyor, nasil bazi hayvanlar burunlarini ve on pencelerini kullaniyorsa bende basimi kullanip bu tepelerin icinde maden kazip yolumu acacagim."

"Time is but the stream I go a-fishing in. I drink at it; but while I drink I see the sandy bottom and detect how shallow it is. Its thin current slides away, but eternity remains. I would drink deeper; fish in the sky, whose bottom is pebbly with stars. I cannot count one. I know not the first letter of the alphabet. I have always been regretting that I was not as wise as the day I was born. The intellect is a cleaver; it discerns and rifts its way into the secret of things. I do not wish to be any more busy with my hands than is necessary. My head is hands and feet. I feel all my best faculties concentrated in it. My instinct tells me that my head is an organ for burrowing, as some creatures use their snout and fore paws, and with it I would mine and burrow my way through these hills. I think that the richest vein is somewhere hereabouts; so by the divining-rod and thin rising vapors I judge; and here I will begin to mine."
“Su an yasamak zorundasiniz, kendinizi her dalgada baslatin, sonsuzlugunuzu her an bulabilirsiniz. / You must live in the present, launch yourself on every wave, find your eternity in each moment.”
-
Hector Berlioz'un Fransizca librettosunu yazdigi 2 perdelik komik operasi Béatrice et Bénédict, ilk kez 9 Agustos 1862'de Baden-Baden Tiyatrosunda sahnelendi.

-
Fransiz sair Charles Cros'un olum yildonumu (9 Agustos 1888)
Olumsuz dizeler suzmek vergidir bana
Dogruyu soyleyen sesime herkesler hayran.
Bu essiz gucumle ogunmek zaman zaman
Satin alinir sey degil parayla pulla.
Her seye dokundum: atese, kadinlara, elmalara;
Her seyi duydum: kisi, ilkbahari ve yazi;
Her seyi buldum: hicbir kapi duramadi karsimda.
Ama su talih, belki de kor Talih onun adi.
Oyalaniyorum bakip camekanlara
Iste eldivenler, iste cekler, iste mantarlar
Mutluluk hep alti sifirli sayılarin ardinda.
Yahu, degerlisin krallar, piskoposlar kadar
Albaylar, saymanlar ne ki senin yaninda
Ama ne havan, ne gunesin, ne karpuzlarin var.

Je sais faire des vers perpétuels. Les hommes
Sont ravis à ma voix qui dit la vérité.
La suprême raison dont j'ai, fier, hérité
Ne se payerait pas avec toutes les sommes.
J'ai tout touché : le feu, les femmes, et les pommes ;
J'ai tout senti : l'hiver, le printemps et l'été
J'ai tout trouvé, nul mur ne m'ayant arrêté.
Mais Chance, dis-moi donc de quel nom tu te nommes ?
Je me distrais à voir à travers les carreaux
Des boutiques, les gants, les truffes et les chèques
Où le bonheur est un suivi de six zéros.
Je m'étonne, valant bien les rois, les évêques,
Les colonels et les receveurs généraux
De n'avoir pas de l'eau, du soleil, des pastèques.

Beyaz kocaman bir duvar - ciplak mi ciplak
Uzerinde bir merdiven - yuksek mi yuksek
Duvar dibinde bir ciroz - kuru mu kuru
Bir herif geldi elleri - kirli mi kirli
Tutmus bir cekic bir civi - sivri mi sivri
Bir buyuk yumak da sicim - zorlu mu zorlu
Cikti merdivene derken - yuksek mi yuksek
Mihladi sivri civiyi - tak tak da tak tak
Duvarin ta tepesine - ciplak mi ciplak
Atti cekici elinden - dus Allahim dus
Takti sicimi civiye - uzun mu uzun
Asti ucuna cirozu - kuru mu kuru
Indi merdivenden tekrar - tikir da tikir
Sirtinda cekic merdiven - agir mi agir
Cekti gitti baska yere - uzak mu uzak
O gun bugundur cirozcuk - kuru mu kuru
Mezkur sicimi ucunda - uzun mu uzun
Nazikce sallanir durur - durur mu durur
Ben bu hikayeyi duzdum - basit mi basit
Kudursun bazi adamlar - ciddi mi ciddi
Ve gulsun diye cocuklar - kucuk mu kucuk
Gönderi Kuralları
- Yeni konu açamazsınız
- Konulara cevap yazamazsınız
- Yazılara ek gönderemezsiniz
- Yazılarınızı değiştiremezsiniz
-
Forum Rules
Yer İmleri