FORUM YÖNETİMİ'NE RİCA
Başlığımız bugün itibariyle 999. sayfaya gelmiştir.Forumda 1000 sayfa dolunca, yeni bir başlık açılması mevcut olanın ise arşive gönderilmesi şeklinde genel bir uygulama vardır.Ancak arşive kaldırılan başlıklardan alıntı yapılamamaktadır.Halbuki bu başlıkta doğrudan konuya odaklanan öz fakat az sayıda yazı yazılmakta ve yazdığımız yazıların altını doldurmak,bir temele dayandırmak için geçmişte bu başlık içinde paylaştığımız veriler,analizler,yorumlar,haber linkleri ve rakamları yeni yazılarımızda çokça alıntı yapıyoruz ve kullanıyoruz.
Bu nedenle forumun en çok okunan takip edilen başlıklarından biri olarak,bu başlığın arşive kaldırılmamasını,devam etmesini talep ediyoruz.Mevcut başlıkta 1000. sayfaya gelinceye kadar yaklaşık 4 yıl geçmiş,1000 sayfa daha devam etmesi kabaca 4 yıl daha bu başlığın devam etmesini sağlar.
Sn Deniz43 , MB nın sayfasından aldığım bir veri özel sektörün yurt dışından aldığı kredilerin ( Borc ) Nasıl azaldığını gösteriyor . Buna karşılık ülke borcumuz sürekli artıyor . Yazılarınızda belirttiğiniz Borç transferi bu olabilir mi ? Yani Firmaların Sendikasyon kredileri devletin firmalara temin ettiği dolar ile ödenirken , Yüksek faizle ( Cds Yüksek ) temin edilen dolarlar ile devlet kamu yani biz borçlandırılıyor gibi duruyor. Kısaca Özel sektör borcu yüksek faizle alınan kredilerle devletin borcu haline getiriliyor diyebilir miyiz ?
NoT : 2017 den bu güne 80 B Usd Özel sektör kredisi ödenmiş gibi .
Finansal olmayan krediyi de pek anlamadım !
![]()
AL / SAT / YAT / TUT yada Turşu kur tavsiyesi değildir, sadece FaL ve dedikodu.
Sayın Deniz Hocam son günlerde benim hiç katılmadığım bir söylenti yayılmaya çalışılıyor deniyor ki bankalardaki döviz mevduatı liraya çevrilecek. Bunun benim bildiğim kadarıyla Türkiye de örneği yok hiç olmadı kaldı ki yapılması merkez bankasının işine gelmez. Bankalardaki mevduatın zaten %25 i zorunlu karşılık olarak merkezde bir de bankaların swap ile merkeze verdikleri dövizle var. diyelimki dövizler TL ye çevrildi o zaman zorunlu karşılıklar da ve swap dövizler de TL ye dönecek. Bu durumda Merkez Bankasının rezervi brüt olarak da kalmaz. Sorum şu zorunlu karşılık olarak tutulan miktar ne kadar swap yoluyla merkez bankasına verilen tutar ne kadar. olmayacak duaya göre TL ye çevrilmesi durumunda merkez bankasının rezervleri bundan nasıl etkilenir. Teşekkürler.
Batık ayıyım poz açacak halim yok
Deniz bey emeklerinize saglik bu sayfa bu noktalara geldiyse sayenizde ... oncelikle hem sayfayi acan sayin Cautionary ye hem yıllarca en dogru yorumlarla piyasayi bizim icin aydinlattigıniz icin Siz e cok tesekkur ederim... sayenizde cok sey ogrendik kendi adıma hayata bakış açım degisti carklarin nasil döndüğünü az bucuk anlayabildiysem forumdaki üstadlarin cok emeği var gercekten
Umarim forum yönetimi haklı isteginizi kırmayacaktir
Tekrar başlığa katki sunan herkese cok tesekkur ederim iyi haftasonlari dilerim saygılar
yazdıklarım tamamen kişisel yorumlarım olup hiçbir şekilde yatırım tavsiyesi değildir ... sizi mutlu edecek ninja yolunu kendiniz çizmeniz dileğiyle...
Burada finansal olan şirketler bankalar,sigorta şirketleri,leasing şirketleri.Finansal olmayan şirketler ise reel sektör,yani holdingler,sanayi şirketleri,ticari şirketler.Bu tabloda kamı borcu yok,sadece toplam özel sektör var.Grafikten de görüleceği üzere hızla azalan dış borç finansal kuruluşlara çok büyük ölçüde de bankalara ait.Daha önce de bu başlıkta yazmıştım.Bankalar niye sendikasyon kredilerini arttırsınlar,Türkiye'nin kredi notu yatırım yapılabilir seviyenin 5 kademe altı olduğu ve CDS'i zaman zaman 500'e yaklaştığı için çok yüksek borçlanma maliyeti var,1 yıldan uzun vadede dış borç alınamıyor.Alınan kredinin %25'inin merkez bankası zorunlu karşılık olarak el koyduğu için maliyet daha da yükseliyor.Yurt içinde de dövizle kredi talebi düşük .Bu nedenle bankalar fırsat buldukça dış borçlanma tutarını düşürüyorlar.Reel sektör ise ,bir dönem yurt dışından daha uzun vadeli ve daha elverişli koşullarda yatırımları için borç almıştı(yurt dışından yatırımlar için büyük parasal tutarda alım yapıldığı zaman tedarikçi firma satın almanın yapılabilmesi için şirketlerin yurt dışı borçlanmasında finansal kolaylıklar için aracılık yapıyor).Reel sektörün yıllar içinde borcunu pek azaltamadığı döndürdüğü gözüküyor(Belirli teminatlar karşılığında).
Ağustos ayı itibariyle, reel sektör şirketlerinin yurt dışından aldıkları borçlara ilave olarak, yurt içindeki bankalar ve diğer finansal şirketlerden aldıkları 144.819 milyar dolarlık döviz borçları var.reel sektörün yurt dışından aldıkları kredi borçları ise 105.304 milyar dolar ayrıca 29.605 milyar dolar ithalat borçları var.Buna karşı reel sektör şirketlerinin yurt içi bankalarda 83.757 milyar dolar,yurt dışı bankalarda 18.126 milyar dolar mevduatları var,reel sektör şirketlerinin elde tuttukları menkul kıymetler ve ihracat alacaklarından sonra net döviz pozisyonu (-)123.589 milyar dolar açık.
Bankaların ise açık döviz pozisyonu yok.AMA:
Döviz pozisyonu demek,döviz cinsinden varlıklarla döviz cinsinden yükümlülükler arasındaki farktır.Bir tarafta bankada yükümlülük olarak , döviz mevduat hesapları olarak, 256.212 milyar dolar var,diğer tarafta şirketlere verilen 159.076 milyar dolar döviz kredisi var.Eğer şirketlere verilen bu döviz kredilerinin hepsi bankalara geri dönmez ise,bu kredilerin bir kısmı batarsa bankaların döviz açık pozisyonu oluşur.Döviz kurlarının hızlı yükseldiği bir konjonktürde,örneğin enerji sektörü,örneğin inşaat alışveriş merkez sektörü gibi borcu döviz ama geliri TL olan sektörlerde önemli tutarda döviz kredisi risk altında ve medyaya düşen haberlerde bu borçların sürekli yapılandırıldığı ve ödenemediği haberleri geliyor.Bu başlıkta ödenemeyen döviz kredileri ile ilgili şirket haberlerinin linklerini birkaç kere paylaşmıştım.
Totalde ise yurt dışı borçlanmalarda bankalar öncülüğünde özel sektör borç tutarında azalma görürken, kamu borcunda yükseliş eğilimi görüyoruz.
2016 sonu itibariyle dış borcumuz 406.312 milyar dolar;bunun 123.931 milyar doları kamu,282.279 milyar dolar özel sektör idi(geri kalanı merkez bankasına ait)
Eylül ayında en son yayınlanan 2021 ikinci çeyrek dış borç verisinde ise;
dış borcumuz 446.439 milyar dolara yükselirken ,özel sektörün dış borcu 239.550 milyar dolara düşmüş kamunun borcu ise 179.818 milyar dolara yükselmiş.(borcun geri kalanı merkez bankasına ait)
-Özel sektör borcunu öderken devletten doğrudan döviz almıyor,kendi kaynaklarından ödüyor,kendine ait döviz yoksa ya da yeterli değilse TL vererek piyasadan döviz temin ediyor.Piyasaya bir döviz talebi gelince de bu döviz kurlarını yükseltici yönde etki yaratıyor.Geçmişte merkez bankası döviz kurlarının yükselmesini frenlemek için kamu bankaları üzerinden 128 milyar dolar sattı,piyasadaki döviz arzı azalıp döviz talebi arttıkça da hazine yurt dışından borçlanmayı arttırdı.
Bu arada,yüksek miktarda yeni taze borçlanma olmasa bile, yüksek borçlanma maliyeti nedeniyle mevcut borç stokunun üzerine her yıl ilave faiz borcu bindiğinden borç stokunda artış yarattığını ilave etmek gerekir.
Yer İmleri