Artan

99,00 10 18:10
16.477,50 10 18:10
134,20 10 18:10
71,50 10 18:10
291,50 10 18:10
Artan Hisseler

Azalan

87,30 -10 18:10
512,00 -9.94 18:10
11,87 -9.94 18:10
56,95 -6.64 18:10
32,60 -6.48 18:10
Azalan Hisseler

İşlem

25.705.427.996,65 18:10
25.126.837.234,00 18:10
19.159.886.780,88 18:10
15.041.630.827,90 18:10
14.530.506.819,80 18:10
Tüm Hisseler
Sayfa 1132/7020 İlkİlk ... 1326321032108211221130113111321133113411421182123216322132 ... SonSon
Arama sonucu : 56156 madde; 9,049 - 9,056 arası.

Konu: Sanat Mozaik

  1. Tonino Delli Colli'nin sinematografisi



    Bir Zamanlar Amerika (Once Upon a Time in America - C'era una volta in America, 1984) Yonetmen: Sergio Leone

  2. “Saglikli rolu oynuyorsun. Herkes de sana inaniyor. Bir tek ben senin ne kadar curumus oldugunu biliyorum. / You act healthy, act it so well that everyone believes you, everyone except me, because I know how rotten you are.”



    Persona, 1966. Yonetmen: Ingmar Bergman

  3. Fransiz Akademik ressam Jules-Élie Delaunay'nin dogum gunu (13 Haziran 1828)

    Ritratto di Jacques Bizet (Portrait of Jacques Bizet as a child, 1878)


  4. Irlandali sair ve oyun yazari William Butler Yeats'in dogum yildonumu (13 Haziran 1865)



    Yaslandiginda, kirlastiginda saclarin
    ve uyuklar oldugunda hep
    ve atesle sinandiginda
    bu kitabi yeniden al ve yavasca oku
    o yumusak bakisi dusle
    gozlerinden suzulen bir keresinde
    ve derin mi derin golgelerini onun
    kimbilir kac kisi o ince o zarif anlarini sevdi senin
    ve guzelligini belki gercek belki yalan
    ama yalniz bir adam icindeki o gocebe ruhu sevdi
    ve hercai yuzundeki kederi
    comelisini parlayan parmakliklarin ardinda
    miriltili, uzuntulu azicik, nasil yenildi ask
    yurudu gitti otesine ardina daglarin
    ve yuzu sakli hep
    bir yildiz kumesinin ortasinda




    Fisildadim "Cok gencim"diye
    Sonra da, "Yasliyim" diye, "oldukça";
    Ask olasiligim var mı bilmek icin
    Bir Peni firlattim havaya.
    "Git ve sev, git ve sev, genc adam,
    Eger gencse ve guzelse kadın."
    Ah Peni, ah kahverengi Peni,
    Dugumlendim dugumune sacinin.

    Cetrefil bir seydir ah ask,
    Yoktur icindekileri bilecek kadar
    Yeterli bilgelikte kimse,
    Ta ki uzaga gidinceye yildizlar
    Karanlik yuzu ayi yiyinceye dek
    Aski tefekkur edeceklerinden.
    Ah Peni, kahverengi Peni,
    Baslayamaz kisi aska pek erken.

  5. Italyan asilli Amerikali Futurist ressam Joseph Stella'nin dogum yil donumu (13 Haziran 1877)

    (La voce della citta' di N.York interpretata (Voice of the City of New York Interpreted, 1920 -22)





    Luna Park, 1913


  6. Portekizli sair, yazar, edebi elestirmen, cevirmen, yayinci ve filozof veYirminci yuzyilin en iyi sairlerinden Fernando Pessoa'nin dogum yildonumu (13 Haziran 1888)



    "Denizden gelen yolcular icin Lizbon, cok uzaklardan bile, bir hayaldeki masalimsi goruntu gibi yukselir; gunesin altin isiklari ile mutlu ettigi parlak mavi gokyuzune karsi kolaylikla farkedilir. Ve kubbeler, anitlar, eski kaleler bu sihirli mevkinin, bu kutsanmis bolgenin sessiz tesrifatcilari gibi ev yiginlarinin uzerinde uzanir.’’ Fernando Pessoa, Lizbon’a Kisisel Bir Yolculuk





    "Basimiza gelen seylerin degeri, surece uzunluklarıyla degil yogunluklariyla ilgilidir. Bu yuzden unutulmaz anlar, aciklanamayan seyler ve bizim icin essiz insanlar vardir."




    Numaracı biridir sair.
    Oyle ustaca numara yapar ki,
    Gercekten aci cekerken bile
    Rol yapiyormuş gibi gorunur.


    Oca"ginda kul olacaksam, adima toz deseler ne cikar? Odanin penceresiysem eger, bosluk olsam ne yazar? Su saatinde saat isem gecsem ne olur, degil mi ki sana ait oldugum surece duracagim, olsem ne olur, sana ait oldukca olmeyecegim madem; seni kaybetsem ne olur, seni kaybettikce bulacaksam eger?" Fernando Pessoa, Huzursuzlugun Kitabi



    “Ere nel tuo focolare, che importa se io sono polvere? Finestra della tua stanza, che importa se io sono spazio? Ora < > nella tua clessidra, che importa che io me ne vada, se per essere tuo rimarrò; che importa che io muoia, se per essere tuo non morirò; che importa che ti perda, se perderti significa trovarti?"

  7. Fransiz forografci Jacques Henri Lartigue'nin dogum yildonumu (13 Haziran 1894)





    Paris to Aix-les-Bains, 1931

  8. Cervantes Odullu Paraguayli roman ve kisa oyku yazari Augusto Roa Bastos'un dogum yildonumu (13 Haziran 1917)

    "Bir parca isik, hava bile yok. Ama bellekleri var. Tipki senin bellegin gibi. Homo-Sapiens’den uc yuz milyon yil daha yasli bir hamamboceginin bellegi. Baliklarin bellegi, kurbagalarin, hep ayni yerde gagasini temizleyen bir papaginin bellegi. Ki bu onlarin zeki, akilli oldugunu gostermez. Tam tersi. Bu acidan bakinca ustune kaynar su dokulmus bir kedinin soguk sudan bile kacar hale gelmesinden, onun iyi bir bellege sahip oldugunu soyleyebilir misin? Hayir, o sadece korkan bir kedidir. Kaynar su ile haslanmak artik onun bellegine girmistir. Bellek korkuyu hatirlamaz. Artik kendisi korku olmustur." Ben, En Ustun



    “¿Olvidas la memoria, tú, memorioso patán? Puede que no tener luz ni aire. Tienen memoria. Memoria igual a la tuya. Memoria de cucaracha de archivo, trescientos millones de años más vieja que el homo sapiens. Memoria del pez, de la rana, del loro limpiándose siempre el pico del mismo lado. Lo cual no quiere decir que sean inteligentes. Todo lo contrario. ¿Puedes certificar de memorioso al gato escaldado que huye hasta del agua fría? No, sino que es un gato miedoso. La escaldadura le ha entrado en la memoria. La memoria no recuerda el miedo. Se ha trastornado en miedo ella misma.”



    "They may not have light and air. But they have a memory. A memory just like yours. The memory of an archive-cockroach, three hundred million years older than homo sapiens. The memory of the fish, of the frog, of the parrot that always cleans its beak on the same side. Which doesn't mean they're intelligent. Quite the contrary. Can you state categorically that the scalded cat flees even cold water is possessed of a good memory? No, merely that it's a cat that's afraid. The scalding has penetrated its memory. Memory doesn't recall the fear. It has become fear itself."

Sayfa 1132/7020 İlkİlk ... 1326321032108211221130113111321133113411421182123216322132 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •