Sayfa 1156/7020 İlkİlk ... 1566561056110611461154115511561157115811661206125616562156 ... SonSon
Arama sonucu : 56156 madde; 9,241 - 9,248 arası.

Konu: Sanat Mozaik

  1. 21 Haziran Dunya Muzik Gunu








  2. 21 Haziran Dunya Kaykay Gunu






  3. Iranli Tıp adami, fizikci, yazar, filozof ve bilim insani İbn-i Sina'nin olum yildonumu (21 Haziran 1037)



    "Hayatin genisligi, uzunlugundan daha onemlidir."




    ''Tip, insan vucudunun, hangi araclarla iyilestigine ve hangi deingenin insan vücudunu sagliktan uzaklastirdigini arastirir."

  4. Tarih ve politika biliminin kurucusu Italyan filozof, devlet adami, diplomat, askeri stratejist, sair ve oyun yazari Niccolò Machiavelli'nin olum yildonumu (21 Haziran 1527)



    "Aksamlari eve gelip calismaya basladigimda, kir ve toz kapli olan rencber giysilerimi cikarip, yerine soylu mahkeme kiyafetlerimi giyiyorum ve boylece bana kucak acan antik saltanat soylulariyla birlikte oluyorum. Onlarla konusmaktan sakinmiyor, eylemlerinin sebeplerini sorguluyorum. Ve onlarda tum nezaketleriyle bana cevap veriyorlar.Dort saat boyunca hic bir bezginlik, yilginlik hissetmiyorum.Tum dertlerimden ariniyorum..Ne yoksulluk canimi SIKIYOR, ne de olumden korkuyorum.Tamamen bu buyuk adamlarca sahipleniyorum." Niccolo Machiavelli, Prens / Il Principe, 1550





    "Senin neye benzedigini herkes gorur ama ne oldugunu cok az kisi duyumsar."

  5. Yuksek Ronesansin Mannerist Italyan ressami Sebastiano del Piombo'nun (Sebastiano Luciani) olum yildonumu (21 Haziran 1547)

    La Resurrezione di Lazzaro (The Raising of Lazarus, 1517 - 1519), National Gallery, Londra


  6. Barok donemin Italyan ressami Andrea Sacchi'nin olum yildonumu (21 Haziran 1661)

    Il riposo di Venere (Venus at Rest, 17.yy yarisi)


  7. Brezilyali realist roman ve kisa oyku yazarı, sair Joaquim Maria Machado de Assis'in dogum yildonumu (21 Haziran 1839)

    "Ey oldugum gune dek sevgisini kazanmak icin cirpindigim kalabalıklar, sizin kayitsizliginizin intikamini boyle aldim iste: Siz etrafimda vizildayip durun, ben sizi duymuyordum bile. Benim bu tavrim, Aiskhylos'un Prometheus'unun, kendisine iskence edenlere karsi takin*digi tavirla karsilastirilabilir. Beni sacmaliklarinizin, onemsiz seyler karsisinda duydugunuz heyecanin kayasina zincirleyebileceginizi mi sandiniz? Dostum, sizinki*ler zayif zincirler. Guliver gibi, bir kasimi oynattim mi, istedigim an kirarim ben onlari."



    "Multitude, whose love I coveted until death, that was how I got my revenge on you sometimes. I let humankind bustle around my body without hearing them, just as the Prometheus of Aeschylus did with his torturers. Oh, did you try to chain me to the rock of your frivolity, your indifference, or your agitation? Fragile chains, my friends. I would break them with the action of a Gulliver. It's quite ordinary to go off to ponder in the wilderness."


    "Pascal, insanin dusunen bir kamis oldugunu soylemis. Yanlis. Insan dusunen bir dizgi hatasidir. Hayatin her donemi, bir oncekini duzelten yeni bir basimdir ve her donem, bir sonraki tarafindan duzeltilecektir; ta ki nihai basim yapilana kadar."



    “Let Pascal say that man is a thinking reed. He is wrong; man is a thinking erratum. Each period in life is a new edition that corrects the preceding one and that in turn will be corrected by the next, until publication of the definitive edition, which the publisher donates to the worms.”


    "On yedi yasindaydim; dunyayi ve kendimi, ust dudagimin tepesindeki tuylerin biyik olduguna inandirmaya calisiyordum. Kibirli hareketler icinde oldugum icin erkek gibi davranan bir cocuk mu, yoksa cocuk gibi davranan bir erkek mi oldugumu bilmek zordu."



    "I was seventeen. My upper lip was beginning to sprout as I strove to grow a mustache.My eyes, lively and resolute, were my really masculine feature. Since I showed a certain haughtiness it was hard to tell whether I was a child with the arrogance of a man or a man with the look of a boy."

  8. Rus yazar Fedor Vasil'evič Gladkov'un dogum yildonumu (21 Haziran 1883)

    "Yaktık, yiktik,aci cektik...Oluk oluk kan akti. Aclik cektik. Ve simdi o ezilmesi icin bunca aciya katladigimiz gunler tekrar karsimizda...Hangisi kabustu,bilemiyorum:Akitilan kanlarimi mi, aci dolu mucadelemiz mi, yoksa bu sarhos kahveleri ile bu, tika basa doldurulmus magaza vitrinleri mi ? Bunca mucadele, isci kulubelerinde sefalet ve aclik eskisinden daha ezici bir agirlikta tekrar uzerimize coksun diye miydi? Icimizde yasayan,kanimizi kurutan zehirli yilanlar, hirsizlar ve somuruculer yeniden eski rahat hayatlarina kavussun diye miydi bizim mucadelemiz? Hayir ben kabullenemem bunu, kafamin içi bu kuskuyla doluyken yasayamam..Bunca mucadele, cekilen bunca aci, gozumuzu bile kirpmadan gidisimiz sonradan kendi kendimizi carmiha germek icin miydi? Neden?"



    "We have destroyed and we have suffered-. A sea of blood- famine. And suddenly- the past arises again with joyful sound.... And I don't know where the nightmare is: in those years of blood, misery, sacrifice, or in this bacchanalia of rich shop windows and drunken cafes! What was the good of mountains of corpses? Were they to make the workers' dens, their poverty and their death, more dreadful? Was it that blackguards and vampires should again enjoy all the good things of life, and get fat by robbery? I cannot recognize this, and I cannot live with it! We have fought, suffered and died- was it in order that we should be so shamefully crucified? What for?"

Sayfa 1156/7020 İlkİlk ... 1566561056110611461154115511561157115811661206125616562156 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •