Sayfa 1366/7020 İlkİlk ... 3668661266131613561364136513661367136813761416146618662366 ... SonSon
Arama sonucu : 56156 madde; 10,921 - 10,928 arası.

Konu: Sanat Mozaik

  1. Ukrayna dogumlu Avusturyali yazar ve gazeteci Joseph Roth’un dogum yildonumu (2 Eylul 1894)

    “Kendimi iyi hissediyordum, evime geri donmustum. Hepimiz pozisyonumuzu, mevkimizi, ismimizi, evimizi ve paramizi yitirmistik. Gecmisi, gunu ve gelecegi. Her sabah uyanirken, her aksam yatarken, o muhtesem solenine bizi bosu bosuna cagiran olume lanet okuyorduk. Ve hepimiz savasta olenlere gipta ediyorduk. Onlar topragin altinda huzurluydular ve gelecek ilkbaharda kemiklerinden menekseler fiskiracakti. Oysa biz, degersiz, ise yaramayan kisiler olarak geri donmustuk. Topal bacaklariyla, olumun begenmedigi,olume adanmis bir nesil. Saglik Komisyonunun karari kesindi: ‘Durumu olmeye uygun degildir.’ " Imparator Mezarligi



    “It felt good to be home again. All of us had lost name and rank and station, house and money and net worth, past, present and to come. In the morning when we woke up, and at night when we went to bed, we cursed Death, who had invited us to his great gala celebration. Every one of us envied the fallen. They were resting under the ground, and in springtime violets would sprout from their bones. Whereas we had returned home incurably infertile, with paralysed loins, a doomed race scorned by Death. The verdict of the Commission of Enquiry was without appeal. It read: 'Found unfit for death.' ”



    “1934 yili. Bir bahar aksami. Yasini basini almis bir beyefendi, Seine’in uzerindeki koprulerden birinin tas basamaklarindan asagiya, kiyiya dogru iniyordu. Burada, tum dunyanin da bildigi uzere – yeri gelmisken, bir kez daha insanlari yoklayalalim- Paris’in evsizleri yatar. Ya da soyle diyelim: Konaklar.

    Bu evsizlerden biri; hani yukarida bahsettigimiz, epey yaslica, SIK ve yabanci kentlerdeki guzellikleri gorme istegiyle yanip tutusan bir gezgin goruntusu veren beyefendiyle, tesaduf eseri karsilasti. Hos, bu evsiz de, tipki kader bagi kurdugu diger yersiz yurtsuzlar gibi, derbeder ve acinasi bir gorunuse sahipti. Ama yaslica ve SIK giyimli beyefendi icin, anladigimiz kadariyla, ozel bir muameleyi hak ediyordu. Neden bilmiyoruz.” Aziz Ayyasin Efsanesi



    “An einem Frühlingsabend des Jahres 1934 stieg ein Herr gesetzten Alters die steinernen Stufen hinunter, die von einer der Brücken über die Seine zu deren Ufern führen. Dort pflegen, wie fast aller Welt bekannt ist und was dennoch bei dieser Gelegenheit in das Gedächtnis der Menschen zurückgerufen zu werden verdient, die Obdachlosen von Paris zu schlafen, oder besser gesagt: zu lagern.

    Einer dieser Obdachlosen nun kam dem Herrn gesetzten Alters, der übrigens wohlgekleidet war und den Eindruck eines Reisenden machte, der die Sehenswürdigkeiten fremder Städte in Augenschein zu nehmen gesonnen war, von ungefähr entgegen. Dieser Obdachlose sah zwar genauso verwahrlost und erbarmungswürdig aus wie alle die anderen, mit denen er sein Leben teilte, aber er schien dem wohlgekleideten Herrn gesetzten Alters einer besonderen Aufmerksamkeit würdig; warum wissen wir nicht.”

  2. Yunan sair ve yazar Andreas Embirikos’un dogum yildonumu (2 Eylul 1901)

    “Kadinin ilk bicimi ic ice gecmiş iki dinozor boynu idi. Sonra degisti zamanlar, ve kadinin bicimi de degisti. Giderek kadin daha kucuk oldu, daha akiskan, daha bir bicimlendi. Iki (bazı ulkelerde uc) direkli bir gemiye benzedi kadin. Yuzdu kadin gemi misali, ve hayat kavgalarindan olusan talihsizliklerden soyutladi kendini. Silindir tasiyicisi guvercinin atis mevzisindeki balik pulunda bile yuzer kadin. Zamanlar degisir kuskusuz, ve bizim zamanimizda daha cok bir bombanin fitil bosluguna benzemektedir kadin.”



    “The initial form woman took was the braided throats of two dinosaurs. Later, time changed and woman changed too. She became smaller, more lithe, more in keeping with the two-masted (in some countries three-masted) ships that float on the misfortune of making a living. She herself floats on the scales of a cylinder-bearing dove of immense weight. Epochs change and the woman of our epoch resembles the gap in a filament.”

  3. Fransiz filozof Gustave Thibon’un dogum yildonumu (2 Eylul 1903)

    “Gecmiste insanlar beseri ve kozmik kilidin seklini bilmiyorlardi fakat anahtari onlardaydi. / Au Moyen Âge, on ne connaissait pas tous les replis de la serrure humaine et cosmique, mais on possédait la clef.”


  4. Fransiz post-empresyonist ressam Henri Rousseau'nun olum yildonumu (2 Eylul 1910)

    Il Sogno (The Dream, 1910)




    Paesaggio esotico (Exotic Landscape,1908)



    https://www.youtube.com/watch?v=5cT8FsaH2V4

  5. Japon bilgin, akademisyen ve yazar Kakuzō Okakura’nin olum yildonumu (2 Eylul 1913)

    “Odanin gercekligi cati ve duvarlarla kusatilmis olan mekanin boslugunda aranmali; cati ve duvarlarda degil.”



    “The reality of a room, for instance, was to be found in the vacant space enclosed by the roof and the walls, not in the roof and the walls themselves.”

  6. Amerikali yazar, muhabir ve hayvan haklari aktivisti Cleveland Amory’nin dogum yildonumu (2 Eylul 1917)



    “Kediyle bir sure birlikte olan herkesin cok iyi bildigi gibi, kediler insan zekasinin kitligi karsisinda buyuk bir sabir gosterirler.”

  7. Orson Welles, Joseph Cotten ve Alida Valli’nin rol aldigi Film-Noir- gizem-gerilim Ucuncu Adam (The Third Man - Il terzo uomo) 2 Eylul 1949’da Londra’da vizyona girdi.


  8. Amerikali sinema ve televizyon aktoru Mark Harmon'in dogum gunu (2 Eylul 1951)




Sayfa 1366/7020 İlkİlk ... 3668661266131613561364136513661367136813761416146618662366 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •