Cemal Enginyurt
@cenginyurt52
·
9s
Cevheri güven, süzme onun bunun çocığu iftiracı bir ********dir.)))))))))))))))))))))))))))
Cemal Enginyurt
@cenginyurt52
·
9s
Cevheri güven, süzme onun bunun çocığu iftiracı bir ********dir.)))))))))))))))))))))))))))
https://x.com/azizyazar47/status/2003053635081744817
Linkte video var, mutlaka izleyiniz.Abdulaziz Altekin
@azizyazar47
Türkiye'de böyle psikologlara ihtiyaç var.
Tek kelime takılmadı. Harika bir zekaya sahip.
Program ismini bulamadım.
Bilenler lütfen yazsın 🙏🏻
Sadettin Saran'ın saç örneğinde kokain çıkmış.
https://x.com/Guncelhaber360/status/2003406826382196839
Linkte video var.Güncel Haber
@Guncelhaber360
Ayıyla dövüşüp kazanabileceğini iddia edenler için: Hayır, kazanamazsınız.
Son düzenleme : ayvagobeknuri; Bugün saat: 10:51.
https://x.com/MikdatErtemTR/status/2003572791048859851
Linkte video var.Mikdat Ertem
@MikdatErtemTR
SAYIN YETKİLİLER BU EMEKLİ ASKERİN İFADELERİ DOĞRUMUDUR ALLAH AŞKINA ?
İÇ İŞLERİ BAKANLIĞINDAN KONUYA İLİŞKİN DERHAL BİR AÇIKLAMA YAPILMALIDIR !
https://x.com/AtillaTasNet/status/2003428377693450690
Linkte video var.Atilla Taş
@AtillaTasNet
Emrullah Erdinç tutuklanmış. Toplaşın başıma, size acar gasteci Emrullahla ilgili 2000’li yıllarda geçen bir ibret hikayesi paylaşayım!
İstifa etmesi gerekir.İsmail Saymaz
@ismailsaymaz
·
17d
Sadettin Saran’dan açıklama geldi.
Saran, kokain kullanmadığını savunuyor ve yeniden test yapılmasını istiyor.
Emre Erciş, niçin Rümeysa'yı şöyle, aşağıdaki gibi tarif ediyor? İsmi Rümeysa olduğu için mi?Emre Ercis
@e_ercis
·
23 Ara
ÜÇ BABA, ÜÇ KIZ VE ELA RÜMEYSA CEBECİ
Bazı sorular vardır, yüksek sesle sorulmaz. İnsanın içine düşer, orada büyür, geceyle birlikte ağırlaşır. Hele bir de insanın kızı varsa… O sorular cevap istemez; vicdan ister.
Sadettin Saran.
Serdar Bilgili.
Okan Bayülgen.
Üç isim. Üç hayat. Üçü de bu ülkenin "başarılı erkek" hikayeleri arasında anılır. Parayla, güçle, tanınırlıkla çevrili bir dünyanın içinden konuşurlar hayata. Ve üçünün de ortak bir sessiz gerçeği vardır, kızları.
İnsanın kız sahibi olması, dünyaya bakışını değiştirir. Bir gün, hiç kimseye söylemeden, pencere kenarında durup şunu düşünür, "Birileri ona nasıl bakacak?" İşte o an, hayatın bütün lafları susar.
Şimdi hayali bir sahne kuralım. Bir baba, akşam evine gelir. Evin ışığı loştur. Masanın üzerinde bir telefon durur. Kızının telefonu. Ekranda bir mesaj yanıp sönüyordur.
"Güzel g…lüm."
O anda zaman durur. O mesajı atan adamın yaşı kaçtır?
Hayatı ne kadar eskimiştir? O kelimeleri yazarken, karşısındaki genç ruhun ağırlığını hiç düşünmüş müdür?
Bir baba bu soruları sormaz mı?
Peki ya kızının kendisinden 25 yaş büyük bir adamla birlikte olduğunu öğrendiğinde? "Tercih" mi der? "Hayat" mı der? Yoksa içinden, kimseye itiraf edemediği bir öfke mi yükselir?
Sadettin Saran'ın kızı için…
Serdar Bilgili'nin kızı için…
Okan Bayülgen'in kızı için…
Bu soruların cevabı bellidir. Çünkü baba olmak, teorik bir duygu değildir. İçgüdüseldir. İlkel ve güçlüdür. Kendi kızın söz konusu olduğunda hiçbir felsefe, hiçbir "iki yetişkin" argümanı yeterli olmaz.
Ama konu başkasının kızı olunca, kelimeler yumuşar. "Özel hayat" denir. "Magazin" denir. "Büyütmeyelim" denir. İşte edebiyat tam da burada başlar. Çünkü bu bir çelişkinin hikayesidir.
Ela Rümeysa Cebeci bu hikayede bir semboldür.
Bir kız. Genç. Kendine yol arayan. Belki eksik kalan bir güvenin, belki erken büyümüş bir yalnızlığın içinde yönünü şaşıran ve belki de bir açam uğruna babası yaşında adamlarla birlikte olmak zorunda kalan...
Onu didiklemek kolaydır. Onu konuşmak kolaydır. Ama onunla yan yana duran, yaşıyla, deneyimiyle, gücüyle o dengeyi baştan bozan erkekleri sorgulamak zordur. Çünkü o zaman insan aynaya bakmak zorunda kalır.
Romanlarda hep böyle olur. Genç bir karakter vardır, hayatın büyük adamları onun etrafında dolaşır. Kimse büyük adamlara "neden?" diye sormaz. Herkes genç karaktere bakar. Onun adımları sayılır, hataları büyütülür, suskunluğu bile suç sayılır.
Oysa bir baba, "bir kızın bazı seçimleri, onun ne kadar özgür olduğundan çok, ne kadar yalnız kaldığını" anlattığını bilir.
Ela Rümeysa Cebeci, "Benim kızım olsaydı ne hissederdim?"
Bu sorunun cevabı içimizi acıtıyorsa, mesele Ela Rümeysa Cebeci değildir. Mesele, gücün ahlakı nasıl eğip büktüğüdür. Mesele, bazı erkeklerin kendi kızları için istemeyeceği şeyleri, başkasının kızı için normal görmesidir.
Ve belki de en acısı, "toplum, bir kızın adını kolayca yazar. Ama o kızın yerine kendini koymayı hep erteler."
Kızları olan erkeklere…
Kendisinden 25 yaş küçük kızı yaşında birisine, "Güzel G...lüm" diyen ve uyuşturucu muhabbeti yapanlara yönelik sessizliğe…
Ve toplumun, güçlü olanın yanına geçip "baba" kelimesini unutmasına…
Konuşulmayan ve en çok can yakan yer, işte tam da burasıdır.))))))))))))
Burada tuzağa düşürülen Sadettin Saran. Yetiştirilmiş öyle kızlar vardır ki, ne kadar ünlü, başarılı olursa olsun, babası yaşındaki adamları parmağında oynatırlar. İsmin Rümeysa olması, belki de Saran'ın güvenmesine sebep oldu, nazar itibari almadı.Bir kız. Genç. Kendine yol arayan. Belki eksik kalan bir güvenin, belki erken büyümüş bir yalnızlığın içinde yönünü şaşıran ve belki de bir açam uğruna babası yaşında adamlarla birlikte olmak zorunda kalan...
Sadece dronlar, gemilerin vurulması, uçakların düşmesi değil, bu konu yani ''bal tuzağı'' da Rusların ve Putin'in uzmanlık alanıdır.
Ne olduysa öyle ya da böyle Saran'ın istifa etmesi gerekirdi.
Son düzenleme : ayvagobeknuri; Bugün saat: 11:41.
https://x.com/jurnalhabertr/status/2003381285839077514
Neanderthal olabilir. Linkte video var.Jurnal
@jurnalhabertr
Sokak röportajında konuşan şahıs:
“Dul avratlara maaş veriyor, avrat bulunmuyor. Doğanın dengesini bozdu.
Eskiden biri ölürdü, biri onun avradını alırdı. Şimdi dulların maaşı var, evlenmiyorlar.
Fukaraya kömür veriyor, üzüm kesmeye işçi bulamıyorum.”
Yer İmleri