bu degerli emlak vergisi kapsamında "magdur zengin" tabiri kullandın ve ben de bu kişilerin zengin olup olmadığını nasıl anladın diye sordum..zira bu kişilerin çoğu zengin değil.. üstelik zaten emlak vergisi veriyorlar.. ve bu son vergi sadece onlar için çıkarılmış ikinci bir vergi..
diğer yandan.. sözcü ve benzeri gazeteler ve hatta chp her haksızlığın karşısında durmaya çalışıyor.. dikkatle takip edersen her konuda aktifler, insanın üzerindeki zulümü dile getirmede.. mevcut despotik sistemde onlar da olmasa afganistan bangladeş olmamız an meselesi..
It is not because things are difficult that we do not dare, it is because we do not dare that they are difficult. (Seneca)
mesela dedenden kalma villada oturuyorsun.. satmıyorsun.. şimdi bu cingöz hukumete göre onun bir değeri var ve sen onun için normal emlak vergisi haricinde ek bir vergi daha ödemelisin.. böyle aptalca bir arguman gunlerdir savunuluyor.. diğer yandan.. bu evin sahibi ilerde bir gün gerçekten o dedikleri (tebligat yapılan yuksek ve uydurma rakam) rakamlara satarsa zaten vergi ödeyecek.. yani alım satım vergisini ve yıllık emlak vergisini zaten halen ödüyor.. yani vergiden kacınan yok.. ama aptalca bir vergi icat edip durduk yere para basmaya çalışan bir zihniyet var.. orası kesin..
It is not because things are difficult that we do not dare, it is because we do not dare that they are difficult. (Seneca)
her zulüm zulümdür.. zengin (veya öyle sanılan) ve fakir (veya öyle sanılan) farketmiyor.. her konu uzerinde yeri sırası geldiğinde ve hatta sürekli zaten duruyor kamuyoyu ve sagduyulu insanlar.. ama ülkedeki despotik sistem kendi kurduğu zulüm düzenini devam ettirmek için hakkaniyetsiz vergiler ile sürekli insanların elindeki 3-5 kuruşu alma derdinde..
It is not because things are difficult that we do not dare, it is because we do not dare that they are difficult. (Seneca)
"zengin (veya öyle sanılan) ve fakir (veya öyle sanılan) farketmiyor.." şeklinde bir ifade kullandım.. zira kimin zengin kimin fakir olduğunu bazen anlamak imkansız.. belki bu forumda asgari ücrete çalışan ama diyelim ki konyada yozgatta binlerce dönüm arazisi olan birisi var..
eğer adil olsalardı herhangi bir kişi üzerindeki tüm varlıkların (ev, araba, para, tarla vb) değerlemesi yapılır ve insanlardan vergi alınırdı.. bu noktaya gelmeleri zaten 17 yıllık iktidarın nasıl çuvalladığını gösterir orası ayrı.. ama neticede amaç bir kesimi cezalandırmak.. böl ve yönet taktiği.. emin ol fakirler için en çok çalışan onların hayatlarının daha iyi olması için en çok çalışanda bazılarının zengin dediği (ve için için nefret ettiği) kesim.. oysa ana suçlu hukumet..mevzu hukumetin israflarıdır..bu nedenle sürekli vergi icat ediyorlar..
It is not because things are difficult that we do not dare, it is because we do not dare that they are difficult. (Seneca)
Konu kişisel değil iken özel çabalarla kişisel boyuta sokuluyor.
Bende bu anlayışı anlamakta zorlanıyorum.
İşyeri niteliğindeki gayrımenkullerden(konut) , şirketlerin sahip olduğu gayrımenkullerden(konut), arsalardan, işhanlarından alınıyormu bu DKV ?
Türkiye, kazığın her türlüsünü ayrı ayrı deneyimleyebilmek için mükemmel bir yer. Burada yetişen biri dünyanın başka bir yanında sıkıntı yaşamaz.
Re-twittlediklerim katıldığım anlamına gelmez!
Yer İmleri