Fotojenik Hisseler

[Don Kişot]

BIST Şirket Karları 2016/12

Vaktiniz varsa satış ve karların dönemsel değişimlerini inceleyebilirsiniz.

http://www.sekeryatirim.com.tr/Rapor...rlar%C4%B1.pdf

[Don Kişot]

Gerçekleşmeyen Hedefler Üzerine Cimcime Yorum Yaptı

[Don Kişot]

Moody's Türkiye'nin not görünümünü 'Negatif'e çevirdi

http://www.bloomberght.com/haberler/...numunu-dusurdu

[Don Kişot]

İyi Resim Veren Hisseler (19/3)

Hedefi Sabitledik : 41

[Don Kişot]

Haftalık Sonuçlar

Yel Değirmenleri / 25
Don Kişot / 38

4 Haftadır 44-50 arasında gidip gelen not 38 e geriledi.
Yel değirmenlerine yenilmemiz yakındır.

İyi Resim Veren Hisseler (19/3)

Hedefi Sabitledik : 41

[Don Kişot]

Çanakkale Geçilmez

Çanakkale Deniz Zaferinin 102 nci yıldönümü dün törenlerle kutlandı.
İlgili, ilgisiz herkes kendi meşrebine göre demeçler verdi.
En erdemli tavrı ise dışarıdan gelen, misafirimiz olan biri sergiledi.
Dedeleri savaşın mağlubu olan İngiliz elçisi "Çanakkale Geçilmez" dedi.

[Don Kişot]

Savaşın Kaderini Değiştiren Nusrat'ın İbretlik Öyküsü

1911'de Almanya/Kiel'de inşa edilen gemi 1913'te Osmanlı Donanmasına katılır.

Düşman gemileri tarafından fark edilmesin diye görevden 1 gün önce siyaha boyanır. Nusrat 7 Mart'ı 8 Mart'a bağlayan gece Karanlık Liman'a 26 mayını döşer ve adına yakışır şekilde Türk Milletinin Yardım'ına koşar. Boğaz geçişini engellemek için dikine dönenen diğer mayın hatlarının aksine düşman gemilerinin manevra yaptığı Erenköy Limanı'ndaki hat karaya paralel döşenir ve bu sürpriz taktik düşman donanmasının sonunu hazırlar. Görevden 2 gün önce kalp krizi geçiren gemi komutanı Yüzbaşı Tophaneli İsmail Hakkı Bey limana varamadan, görevini layıkıyla yaptığını göremeden ecel şerbetini içer. Savaşın sonunda İngiliz Denizcilik Bakanı Churchill, "Bu gün dünya denizlerinde görev yapmakta olan beş bini aşkın savaş gemisinden hiçbiri Nusrat ve onun döktüğü mayınlar kadar, harbin gidişine ve düşmanın geleceğine tesir edecek bir başarı gösterememiştir" demek zorunda kalır.

Ekim 1918'de İtilaf Devletleri gemiye el koyar, Cumhuriyet'in kuruluşundan sonra görevine geri döner, 1955'e kadar donanmaya hizmet eder. 1962 yılında satılır, Türk karasularında Kaptan Nusret adıyla kuru yük gemisi olarak görev yapar, o limandan bu limana koşar, yük çeker, çile çeker ve yılların yorgunluğuyla 1989 yılında Kıbrıs'a yük taşırken Mersin limanında batar. 1989'a kadar tam 10 yıl denizin dibinde yatar, kurtarılmayı bekler. Ben milletin yardımına koştum, millet de benim yardımıma koşar herhalde derken bir grup gönüllü el atar ve Nusret su yüzüne çıkar.

Kaderine terk edilmiş, jilet olmayı beklerken "Nusrat orda çürürken biz rahat uyuyamazdık" diyen Tarsus Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz'ın girişimiyle satın alınır. Aslına uygun şekilde restorasyonu yapılır, 2003 yılında Tarsus Belediye Kültür Parkı'nda müze gemi olarak halkın ziyaretine açılır. Aklımız hep sonradan başımıza geliyor ya Nusrat'ın İstanbul Tersanesi Komutanlığında inşa edilen bire bir ölçülerindeki "tıpkı yapımı" ise 2011 yılında Çanakkale Deniz Müzesi Komutanlığında sergilenmeye başlanır.

[Don Kişot]

Ben Size Taarruzu Değil, Ölmeyi Emrediyorum

18 Mart'ta donanmaları denizde başarısız olunca düşman kuvvetleri karadan taarruz edip Gelibolu Yarımadasını ele geçirmeyi planlar ve Boğaz girişindeki adalara yığınak yapmaya başlar. Bu durum haber alındığında Osmanlı 5 nci Orduyu kurar ve başına Alman Mareşal Liman von Sanders'i getirir. 6 Ağustos gecesi Anzak Kolordusu Arıburnu Cephesinden saldırıya geçince Sanders, Saros Grup Komutanı Albay Fevzi Bey'e emrindeki kuvvetlerle Anafartalar bölgesine geçmesini emreder. Albay Fevzi Bey 2 günlük yürüyüşte askerin yorgun düştüğünü, dinlenmeden gece vakti yapılacak taarruzun başarısızlık ve askerin kıyımıyla neticeleneceğini dile getirir. Emrine uyulmadığını gören Mareşal Albay Fevzi Bey'i görevden alır, bölgeye ulaşır ulaşmaz taarruz etmesi emrini vererek yerine 19. Tümen Komutanı Kurmay Albay Mustafa Kemal Bey'i atar. Mustafa Kemal keşif için mahiyetiyle Conkbayırı'na çıktığında bir müfreze askerin kaçarak geri çekildiğini görür. "Düşmandan kaçılmaz, cephaneniz yoksa süngünüz var" diye bağırır ve cephanesi biten askeri yere yatırıp süngü taktırır. Daha sonra anılarında "Bizim asker süngü takıp yere yatınca düşman askeri de yere yattı; kazandığımız an bu andır" diyecektir.

Anafartalar'daki muharebeler aralıklarla Ağustos ayı sonuna kadar sürer, şiddetli çarpışmalarda her iki taraftan 4 bin kişi hayatını kaybeder. Tepenin savunması hayati önem arz ettiğinden; kaybedildiğinde düşman Saros Körfezi'nden Çanakkale Boğazı'na ineceğinden Albay Mustafa Kemal Bey mahiyetine her ne pahasına olursa olsun düşmanın geri süpürülmesini emreder. Durumun vahametini kavrayamayanlara döner ve "Ben size taarruzu değil, ölmeyi emrediyorum" diye haykırır. Vurulan asker yere düşer, ardındaki onun yerine geçer. Bunu gören Müttefik Kuvvetler Komutanı General Hamilton çaresizlik içinde "Gebe dağlar Türk doğurmaya devam ediyor" diye sızlanır.

Dünya ordularında bu emri verecek kumandan da, aldığı emri gözünü kırpmadan uygulayacak asker de pek bulunmaz. Rahmetli Turgut Özakman 2005'te Şu Çılgın Türkler kitabını yazmadan çok önce bu millet, bu hakikati Çanakkale'de cümle aleme öğretti.