Enerjisa Üretim'in halka arzı konusunda Kıvanç Zaimler'in tereddütsüz " hayır" dediği bir kenarda dursun. Bu şirket belli ki küresel yatırımlara gözünü dikmiş ve yine küresel olarak finansmana erisim konusunda elini rahat görmektedir.
Enerjisa Üretim'in halka arzı konusunda Kıvanç Zaimler'in tereddütsüz " hayır" dediği bir kenarda dursun. Bu şirket belli ki küresel yatırımlara gözünü dikmiş ve yine küresel olarak finansmana erisim konusunda elini rahat görmektedir.
Gülerken kaybettğini ağlayarak kazanamazsın.
Bence Sahol doğru şeyler yapıyor. Sonuçlarinı ekonomik anlamda bizler görür müyüz yoksa göremez miyiz bilmek zor (bence görürüz).
Bizim memleketimiz ne yazık ki şirket büyütmek için yeterince verimli topraklar sunmadı, sunmuyor ve yakın gelecektede sunacakmış gibi görünmüyor. Ekonomi yönetimleri memleketin sirketlerine (ve hatta insanlarına ) karşı adil olmak yerine zamani geldiğinde ellerinin altında yolunacak kaz gibi gördükleri sürece işimiz zor olacak (bunu da yapılacak en basit yöntem olan enflasyon ile yapiyorlar. Bu defa enflasyondan da öte riskler var ). Durum zor ama ümitsiz de değil tabii ki. Birgün bu memlekette de siyasetcilerin insanlara yalanlarını inandıramayacakları zamanlar gelecektir. Gelisim zaman ve emek ister. O zamana kadar da SAHOL gibi firmalara ve bakış açılarına memleketin ihtiyacı var diye düşünüyorum.
Sayın Laozi, çok iyimsersiniz.
Ben şirketlerin genel kurullarına elektronik ortamda katılıyorum. yerli yatırımcı iki üç kişi ya oluyor ya olmuyor. Kimsenin para bağladığı şirketle bile ilgilendiği Yok. Kimse kimseye Vekalet bile vermiyor. Göstermelik oylamalar matbuu cevaplar oyun oynanıyor.
Bizler apartman yönetimine bile katılmayan bir toplumuz. Şirketleri mi düzelteceğiz?
Mehdi bekliyoruz ki gelip herşeyi düzeltsin!
Siyasetçilerin yalanlarına inanmayacak bir toplum gökten mi inecek?
Sülün Osman ne demişti? Ben hiçbir dürüst insanı kandırmadım, beni dolandırmaya çalışanları çarptım.
Borsa da böyle. Zahmetsiz, emeksiz para kazanma derdindeyiz. Önce genel kurullara üç beş bin kişi katılıp yönetimlere iki soru sorsun iki İbra reddi versin de bak neler neler oluyor?
Yok illa Mehdi gelsin işleri düzeltirsin istiyoruz.
Borsa hayatım, yüzlerce şirketin, sahiplerinin şirketlerini nasıl soyduklarını yatırımcıyı nasıl dolandırdıklarını yaşamakla geçti ve geçiyor. Ivır zıvır işlere müdahale eden yetkililer soygun büyük ise herşeyi görmezden geliyorlar. Bize bu yönetimler çok bile.
Şansımıza işte, denk gelir de dürüst bir yönetime çatarsak çok iyi.
AĞAÇ İSTEYEN TOHUM EKER....
Genel kurullar çekişmeli konularda yönetimi sıkıştırmaya yariyor. Mutlu ayrıldığım genel kurul hatırlamıyorum. Hukuki konular hariç şirketlerin yatırımcılara yönelik yaptıkları tele konferans, yatırımcı sunumu gibi raporları çok daha etkin buluyorum. Sabanci'ya bu alanda verdiğim puan da 10 üzerinden 8 veya 9'dur.
Gülerken kaybettğini ağlayarak kazanamazsın.
Sn. Arpacı55, yazdıklarınıza katılıyorum. İlave olarak bir yönetici ile tabii ki hicbir şey düzelmez (veya o kadar da bozulmaz, eger cok duzelmis veya bozulmus ise bu o yöneticiden cok ona destek veren halkin yapisindandir). Bunu memleket insanları zaman icinde gittikçe daha cok anlayacaktır ve bu bir tarihsel süreç. Yani bugünden yarina olmaz ama bir gun gelir kritik seviye asilir ve o zaman makus talihimiz daha da değisir.
Bizler zaman icinde degisen seylere tanik olduk. Aslinda her seye ragmen dünyanin 'masal dünyasi' diye tarif edilebilecek sansli kesimindeyiz (gezmeyi severim ve bunu gozlerimle gorme sansim oldu). Temiz suyumuz, her seye karsin (henuz) bol yiyecegimiz, evlerimizde elektrigimiz ve makul altyapimiz var. Bunlarin yaninda da belki de en onemlisi halen idealleri olan insanlarimiz var.
Kisacasi bazen sitem etsek de ben ümitsiz olmaktan daha cok umitli olmak icin sebepler goruyorum.
.
Hidrojenin şimdilik adı var. Bütün elde etme yöntemleri renk skalasiyla tarif edilmiş. Nükleer yakıt kullanarak bile üretilen hidrojene bir renk atfedilmiş. Eldesi, depolaması, kullanımı, üretim de kullanılan membranları oluşturan madenlerin görünür ömrü her bir başlıkta teknik sorunlar var. Bir iki tanesini yazayım, hidrojenin sıkıştırıldığı depoların çok kalın malzemeden yapılması gerekiyormus. Ayrica hidrojen cok kucuk bir molekul oldugu icin depo duvarlarini iceriden kemiriyor ve kullanilmaz hale getiriyormus. Almanya'da hidrojenle çalışan kamu otobüslerini ışletim zorlukları nedeniyle hizmetten çekmişler. Ayrica hidrojen uretiminin ciktisi su oldugu icin soğuk bölgelerde ( donma riskine bir şey yapilamiyor) kullanilamazmis. Dun Zaimler de hidrojeni anlatırken " çok fazla belirsizlikler var, kimsenin tek başına çözüm üretebileceği bir konu degil" diyordu.
Gülerken kaybettğini ağlayarak kazanamazsın.
Sabancı Holding'in Rusya'ya yönelik veya Rusya'da yerleşik hiçbir işi yok.
Bu bir uzun vadeli avantaj mı? yoksa dezavantaj mı?
Dış ticaret verilerinde en çok ihracat yapılan ülkeler sıralamasında Rusya'nın 2023 de ikinci sıraya yükselebileceği
söylendi. Borsada Enka gibi şirketlerin yatırım önerileri arasına girdiğini görüyorum.
Diğer taraftan uzun vadede Rusya'ya konulan ambargoya daha fazla iştirak konusunda baskılar artacaktır.
Bizim borsamız böyle şeylerle hiç ilgilenmez veya olduktan sonra ilgilenir.
Rusya'da durum böyleyken güneyimizde Irak'ta, belki para bulunursa Suriye'de, Afrika ülkelerinde, doğu Avrupa'da fırsatlar var görünüyor. Özellikle Enerjisa için radarda tutulduğunu düşündüğüm bölgelerdir bunlar..
Gülerken kaybettğini ağlayarak kazanamazsın.
Yer İmleri