-
Ingiliz roman yazari Arthur Conan Doyle'un Kizil Dosya (A Study in Scarlet) romani 1 Mart 1890'da Amerika'da J. B. Lippincott & Co. tarafindan yayimlandi.
-
Polonya asilli Amerikali ressam Theresa Bernstein'in dogum yildonumu (1 Mart 1890)
The Milliners, 1917

Cribbage Players, 1927
-
Japon yazar Ryunosuke Akutagava'nin dogum yildonumu (1 Mart 1892)
"Ben adam oldururken yalniz belimdeki kilici kullanirim. Ya siz? Siz gucunuzu kullanirsiniz nufuzunu kullanirsiniz , paranizi kullanirsiniz , iyilik yapacakmis gibi tatli tatli konusan riyakar dilinizi kullanirsiniz . Kurbanlarinizin kani akmaz, turp gibi yasamaya devam ederler. Ama buna ragmen onlari katletmissinizdir. Islenen sucun vahametini bir dusunun! Hangimiz daha buyuk gunahkariz? Siz mi, yoksa ben mi?" Rasomon ve Diger Oykuler

“When I kill a man, I do it with my sword, but people like you don't use swords. You gentlemen kill with your power, with your money, and sometimes just with your words: you tell people you're doing them a favor. True, no blood flows, the man is still alive, but you've killed him all the same. I don't know whose sin is greater - yours or mine.”
-
Ingiliz modernist sair Basil Cheesman Bunting'in dogum yildonumu (1 Mart 1900)

Aclik kanatlarimi orseler, korku,
kosnu, bildik seyler.
Acimasiz saldirir olum. Ogullarim benim
tasla, gagasiyla sahinlerin,
zayif kanada guven, kediler,
sansarlar yuzunden, olur.
Gok gurultusu gogu sondurur.
Sarsilan bir calida dokulur
agzimdan bildik seyler,
korku, aclik, kosnu.'
Ey neseli ardickusu!
-
1 Akademi (Ayri Masalar / Separate Tables, 1958), 2 Golden Globe Odulu sahibi Ingiliz aktor David Niven'in dogum yildonumu (1 Mart 1910)
-
1953 yilinda Ulusal Kitap Odulu'nu kazanan Amerikali yazar Ralph Waldo Ellison'in dogum yildonumu (1 Mart 1914)
"Gorulmeyen bir adamim ben. Maddesi, eti-kemigi, lifleri, sivilari olan bir insanim; hatta bir aklim oldugu da soylenebilir. Gorulmezim, anliyor musunuz, sirf insanlar beni gormek istemedikleri icin gorulmezim. Tipki sirklerde gordugunuz bedensiz baslar gibi, sert, carpitici camdan yapilmis aynalar cevirmis sanki etrafimi. Bana yaklastiklarinda yalnizca cevremdekileri, yani kendilerini, ya da hayallerinde uydurduklari seyi gorurler; her seyi, en kucuk seyi gorurler de beni gormezler." Gorulmeyen Adam

“I am an invisible man. I am a man of substance, of flesh and bone, fiber and liquids -- and I might even be said to possess a mind. I am invisible, understand, simply because people refuse to see me. Like the bodiless heads you see sometimes in circus sideshows, it is as though I have been surrounded by mirrors of hard, distorting glass. When they approach me they see only my surroundings, themselves, or figments of their imagination -- indeed, everything and anything except me.”
-
Amerikali sair Robert Traill Spence Lowell'in dogum yildonumu (1 Mart 1917)

Eski Guney Boston Akvaryumu bir kar colunde
yukseliyor simdi. kirik pencerelerine tahta cakilmis.
Tunctan pullarinin yarisi dokulmus balik bicimli
ruzgargulunun.
Saydam su depolari kupkuru.
Bir zamanlar salyangoz gibi burnumu surterdim o camlara;
elim karincalanirdi
urkek, uysal baliklarin
burunlarindan cikan kabarciklari patlatmak icin.
Elim geri cekiliyor simdi. SIK SIK icimi cekiyorum
baliklarla surungenlerin derin karanlik bitkisel
dunyalarini dusunup. Gecen Mart bir sabah,
Boston Parkinin dikenli tel gerili, galvaniz
parmakligina yaslandim. Kafeslerinin gerisinde,
sari aygir gibi istimli kazar-atarlar homurdaniyorlardi
kaldirip atarken tonlarca otla kuspeyi
yeralti garajlarini oymak icin.
-
Amerikali sair ve edebiyat cevirmeni Richard Purdy Wilbur'in dogum yildonumu (1 Mart 1921)

Evin en ucundaki odasinda
Isik kirilip, camlara ihlamur dallari carparken
Kizim bir hikaye yaziyor.
Merdivende durup dinliyorum
Kapali kapisinin ardinda bir daktilo karmasasi
Kupesteden salinan zincirin sesi gibi.
Evet genc, ama kizimin hayati
Dev yuklerle dolu, bazisi cok agir:
Ona kolay gelsin diyorum icimden
Ama birden duruyor
Icimden gecen kolayliga itiraz eder gibi
Sessizlik buyuyor, sanki
Butun ev durgun, dusunuyor.
Sonra aniden bir suru tus darbesiyle
Yeniden basliyor, derken yine sessizlik.
Saskin sigircik kusunu hatirliyorum
Iki yil once tam bu odaya girivermisti
Nasil gizlice suzulduk ve bir pencereyi actik
Ve sonra geri ciktik korkmasin diye;
Sonra caresiz bir saat boyunca kapi araligindan
Seyrettik o ince, vahsi, kara
Ve yanardoner yaratigi
Isiga ucup, cama vurup, bos eldiven gibi duserken
Sert zemine ya da masaya,
Sonra tortop, kanlar icinde bekleyip
Yine denerken; sonra nasil sevindik
Aniden kendinden cok emin
Havalanıiverdi bir sandalyenin arkasindan
Dumduz ucup dogru pencereyi buldu
Dunyanin pervazinda kayboldu
Unutmustum, canim, aslinda bu is hep
Olum kalim meselesi. Sana yine ayni şeyi
Diliyorum ama daha buyuk bir gucle…
Gönderi Kuralları
- Yeni konu açamazsınız
- Konulara cevap yazamazsınız
- Yazılara ek gönderemezsiniz
- Yazılarınızı değiştiremezsiniz
-
Forum Rules
Yer İmleri