-
8 Eylul Dunya Okuma-yazma Gunu

-
Fransiz sair ve dilbilimci Frederic Mistral'in dogum yil donumu (8 Eylul 1830)
Provence'li bir kiz aniyorum.
Gencligimin asklarinda.
Crau ovasinda, denize dogru bugdaylarda,
Buyuk Homeros'un alcak gonullu ogrencisi olarak,
Onu izlemek istiyorum. Sadece
Koylu bir kiz oldugundan
Crau'nun disinda cok az bahsetmisler ondan.
Alni, yalniz gencligi ile goz kamastirici
Ne altin taci, ne Sam kaftani vardi,
Fakat istiyorum ki onun sani yukselsin
Tipki bir kraliceninki gibi
Ve hor gorulen guzel dilimiz onu oksasin
Ey cobanlar ve ciftciler, cunku siirimi yalniz size soyluyorum.

A maiden of Provence I sing;
I tell the love-taie of her spring,
Across La Crau's wide wheat-fields follow her to the sea.
Mine be the daring aspiration
To sing of her in Homer's fashion,
My lady of the lowly station,
Unknown beyond the prairies of lone La Crau was she.
What though her brow was never crowned
Save with the youth that rayed it round ?
What though she bore no golden crown and wore no damask cloak ?
Yet I would hâve her raised in glory
As a queen is, and set before me
In our poor speech to tell her story,
Because I sing for you alone, shepherds and farmer-folk
-
Ingiliz komedyen ve aktor Peter Sellers'in dogum yil donumu (8 Eylul 1925)


-
Amerikali sarkici ve soz yazari Pink'in (Alecia Beth Moore) dogum gunu (8 Eylul 1976)


-
"Benimle konusan insanlarin mutsuzluklarini dinleyince, gunumuz dunyasini sever miydin, diye dusunmeden edemiyorum -bu hep kosturma halinde olma, pek cok seyin bir arada yasanmasi, her solugu kirleten bayagilik dunyasi. Gurultunun seni cok rahatsiz edeceginden kuskum yok. Butun siddet sekilleri arasinda en ince ama en cok yorani gurultudur." Susanna Tamaro, Sonsuza Kadar

"Ascoltando le infelicità delle persone che vengono a parlarmi, spesso mi domando se ti sarebbe piaciuto il mondo di adesso - questo mondo sempre di corsa, affastellato di cose, prigioniero di una volgarità che inquina ogni respiro. Non ho dubbi che la prima cosa che ti avrebbe irritato sarebbe stata senz'altro il rumore. Tra tutte le forme di violenza è quella più sottile, più devastante."
-
"Ozumuz ne iyidir, ne kotu, daha boyle yiginla olmadigimiz sey vardir. Iyilik denen sey insan ruhunun karanlik dibini zaman zaman, gelip gecici bir sure aydınlatan bir i******. Bir alevdir, parlar, bizi yakar, sonra soner. Ama o bizi aydinlattigi sure icinde kendimize bir yon secer, sonra karanlik basinca da yine o yonu izleriz. Insan bu yuzden iyiligini her zaman kanitlayabilir, onemli olan budur iste. Isik yeniden parladiginda sasirmayacaktim, gozlerim kamasmayacakti. Simdi ufleyip sondurmustum. Geregi yoktu. Nasil olsa yonumu bulmustum, o yoldan ayrilacak degildim artik." Italo Svevo, Zeno'nun Bilinci

"Non si era né buoni né cattivi come non si era tante altre cose ancora. La bontà era la luce che a sprazzi e ad istanti illuminava l'oscuro animo umano. Occorreva la fiaccola bruciante per dare la luce e l'essere pensante a quella luce poteva scegliere la direzione per moversi poi nell'oscurità. Si poteva perciò manifestarsi buoni, tanto buoni, sempre buoni, e questo era l'importante. Quando la luce sarebbe ritornata non avrebbe sorpreso e non avrebbe abbacinato. Ci avrei soffiato su per spegnerla prima, visto ch'io non ne avevo bisogno. Perché io avrei saputo conservare il proposito, cioè la direzione."
-
-
Netflix, Margaret Atwood'un romanindan uyarlanan mini dizi Alias Grace'in fragmanini yayinladi.
Gönderi Kuralları
- Yeni konu açamazsınız
- Konulara cevap yazamazsınız
- Yazılara ek gönderemezsiniz
- Yazılarınızı değiştiremezsiniz
-
Forum Rules
Yer İmleri