Sabah görüşme vardı
"Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, ABD'li mevkidaşı Mike Pompeo ile yaptığı görüşmenin ardından "Var olan sorunları nasıl çözeceğimizi değerlendirdik. Yapıcı bir görüşme olduğunu söyleyebilirim. Krizlerin, sorunların bir görüşmede çözülmesi beklenemez" dedi."
https://tr.sputniknews.com/turkiye/2...URL_shortening
Görüşme açıklaması söylediğimi destekler nitelikte. ABD beklentileri yüksek, hedefe kilitlenmiş....
Yahu akıl var mantık var, yemiş içmiş, uçup kaçmış, her bakımdan dolara gark olmuş durumdasın..yaptırımlarla öyle bir noktaya varılır ki, aklın fikrin şaşar..hakikaten ne yer içer bunlar..Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, ABD'li mevkidaşı Pompeo ile yaptığı görüşmenin ardından yaptığı açıklamada "Yaptırımlarla bir noktaya varılamayacağının anlaşıldığını düşünüyoruz" dedi.
Geçen gün bir yetkili bu doğalgaz bağımlılığından kurtulmamız gerek diyordu..yokya, ha subhanallah, yeri göğü doğal gaz yaptınız..bu kadar mı kafamız çalışmıyor bizim, bir neden sonuç ilişkisi kurmaktanda mı aciziz..![]()
Çavuşoğlu-Pompeo'nun görüşmeleri hakkındaki ifadeleri şöyle:
Çavuşoğlu: "Görüşmede, var olan sorunları nasıl çözeceğimizi, nasıl adım atacağımızı değerlendirdik. Son derece yapıcı bir görüşme olduğunu söyleyebilirim. Bir görüşmede bu krizlerin hepsinin çözülmesi beklenemez."
Pompeo : ""Türkiye'ye yönelik yaptırımlar ABD'li rahibin iadesi konusunda çok ciddi olduğumuzun göstergesi" ...
Bu iki adamın ifadelerinden baktığımızda, birisinin her zaman olduğu gibi doğru söylemediğini, diğerinde ise en ufak bir yumuşama emaresi olmadığını görmek mümkün.
Öylesine bir toplantı işte.
Dostlar alışverişte görsün misali.
Doğru dostum, doğal gazı köylere götürdüler. Eletirik doğal gaz olmazsa olmayacak...
Yerli milli rüzgarımız, güneşimiz ve dahi dalgamız varken...
Yollar beton havalimanlarından önce enerjiye yatırım yapmak varken (nükleer dahil) elin gazına yatırım yaptık![]()
Doğalgazda önce altyapıyı milyarlarca dolarla kurdurduktan sonra ucuza dayayacaksın.
Sonra bünye tümüyle alışıp da teslim olunca artık fiyatla dilediğin gibi oyna...
İster siyasi ister ekonomik...
Bağımlısın.
Ha. Bu kadar şehirleşmeden sonra mutfakta doğalgazın ciddi bir alternatifi var mı zaten derseniz, yok galiba...
Hatırladığım 1990'ların sonlarına doğru barajlar dahil, elektrik üretimi yetmemeye başlamıştı..ülke neredeyse elektrik kesintileri ile yüzleşecekti..ancak her zamanki gibi yeni bir hap, yeni bir pratik çözüm imdadımıza yetişti..doğalgazdan elektrik üretmeyi keşfettik..bugün elektrik üretimimizin %45'i doğal gazdan..söylediğin gibi köylere kadar giden ısınma amaçlı doğalgaz var birde..
Şimdi artık ağlaşma zamanı..yetkililerce ''doğalgaz bağılılığımızdan kurtulmamız lazım'' lafları ortalıkta dolanmaya başladı..hadi geçmiş olsun, onlar cari açık için felan diyorlar bu lafları ama..hadi ben bir adım daha öne çıkayım, doğalgaz almak için önce dolar lazım..
Ha bu arada ekliyeyim yaptırımlarla bir noktaya varılmaz..![]()
KREDİ TEMERRÜT TAKASLARI (KTT)
Kredi not değerlendirme şirketleri Türkiye’nin notunu düşürüp, ülkenin kredi maliyetini yükselttiklerinde topa tutulduklarını biliyoruz. Ancak piyasalar, her gün, her dakika Türkiye’nin “kredi notunu” yeniden değerlendirip, faizleri andan ana yükseltebilmelerine rağmen, yatırımcılar eleştirilmiyor. Yatırımcılar Türkiyenin kredi riskindeki artışlardan (tahvil fiyatlarının düşmesi) korunmak iҫin bu riski sigorta eden Kredi Temerrüt Takası (KTT, Ingilizcesi, Credit Default Swaps, CDS) olarak bilinen bir finansal ürünü satın alabilirler. Bu finansal runu satin aldiklarinda, her sigorta poliҫesinde olduğu gibi bu sigorta iҫin piyasalarca belirlenen senelik bir prim ödemeleri gerekir.
Tahviller, “sabit gelirli menkul değerler” olarak bilinir. Bir tahvillin nominal değeri, vadesi, ӧdedigi (kupon) faizi sabit olduğu iҫin piyasa koşulları değiştiğinde, bu durumu tek sabit olmayan verisi olan piyasa fiyatında yansır. Bir tahvilin piyasa fiyatı nominal değerine ihraҫ olduğu gün eşit olur. Bu gün 5 yıllık Devlet tahvilinin getirisi %21.07 idi. Bu gün, Hazinenin nominal değeri 1000 TL, kupon faizi %21.07 olan 5 yıl vadeli bir tahvil ihraҫ ettiğini varsayalım. Kredi temerrüt (borҫlunun senelik faizi ya da ana parayı günü geldiğinde odeyememesi durumu) takası, bir opsiyon, yatırımcıyı borҫ alanın temerrüte girdiğinde, koruyan bir sigortadır. Bu prim 16 Martta 174 puanken (%1.74), 3 ay gibi kısa zamanda (18 Haziran) 5 yılın rekoru olan 329’a, 9 Temmuz’da 279’a düşmüşken, yeni kabine aҫıklandıktan sonra 12 Temmuz’da yeni bir rekoru temsil eden 328.5’e ҫıktı. Dün, yeni bir rekor olan 333.7 puan, bu gün ise rekor tazeliyen 341.1 puandı.
Ben bu finansal ürünün nasıl ҫalıştığını bu günün primi, ve yukardaki 5 yıllık tahviline $10 milyonluk yatırım yapmak isteyen bir yabancı ӧrneğiyle gӧstereceğim. Bu yatırımcı $10 milyonu bu ğunkü kurdan (5.07) TL’ye ҫevirdiğinde eline $50.7 milyon geҫer. Bunun karşılığında, yatırımcı 5 yıl boyunca senede takriben, 0.2107*50.7 milyon = 10 milyon 682 bin 490 TL faiz ve 5 yılın sonunda TL 50.7 milyon ana parayı alır. Sӧz konusu yatırımcının, eline geҫen yıllık TL 10.683 milyondan, her yıl KTT satana 10 milyon*0.0341.1 = 341,100 DOLAR ӧdemesi gerekiyor.
Diyelim, yatırımcı tahvili aldıktan 2 yıl sonra temerrüt yaşandı (yani hazine 3’üncü yılın faizini zamanında ӧdeyemedi). Bu durumda KTT satın alan yatırımcı, KTT’yi satandan $10 milyon alıp, tahvili, KTT’i satana devretme hakkı olur. Tabii bu durumda 3-5’inci yıllarında devletin faiz ӧdemelerini ve 5’inci yılın sonunda TL 50.7 milyonluk ana para ile ilgili risk KTT’yi satana geҫer.
Tabii, bu nakit akışlarının dolara tekabulu, kura göre seneden-seneye değişir. KTT yatırımcıyı temerrüt riskine karşı korur (yukardaki miktarlarları devletin TL olarak ödeyememe riskini elimine eder), kur riskini elimine etmez. Yatırımcı kur riskine karşı da korunmak isterse, ek başka bir sigorta satın alabilir örneğin, TL karşılığı dolar satın alma opsiyonu), ve bu opsiyonla ilgili ek bir maliyet yüklenir.
Özet olarak, bir ülkenin yükümlülüklerini ödeyememe riski artarsa KTT primi, ve yatırımcının istediği getiri de artar. Tahvil alanın istediği getiri hazine aҫısından “kredi maliyeti” olur. Not şirketleri notumuzu kırmasının sonucu ne? Cevap: devletin kredi maliyeti artar. Bu KTT priminin artması sonucundan farklı mı? Cevap: Hayır; her 2 durumda da devletin kredi maliyeti artar. Not şirketleri indirim yaptığında kıyamet koptuğu halde, 4 aylık kısa bir sürede 174’den 341 puana ҫıkan KTT primine (%96’lik artış), kredi maliyetini başlı-başına takriben %1.67 artırmasına, üstelik not değişiklikleri her dakika değil de, belirli aralıklarla olmasına neden tepki yok? Dün ve bu gün TTK primimiz rekor kırdığı halde not indirimi olmadı.
2 soru: 1. Neden not indirimlerine tepki gösterilirken, not indirimleri gibi kredi maliyetini artırmasına rağmen KTT primlerindeki artış, faizlerdeki artışa paralel oldugu halde, yani, tahvil yatırımcıları tepki gösterdiği halde, siyasiler ve ekonomik politika yönetecileri bir tepki göstermiyor? Acaba KTT’ler yaygın olarak bilinmediği iҫin mi?
2. Kredi notumuzu dusurduklerinde kredi not sirketlerini topa tutuluyor. KTT primlerinde cok kisa zamandaki yuksek boyutlu artışa ragmen kredi notumuzu bir basamak daha dusurmedikleri icin acaba kredi notu şirketlerine bir teşekkür borcumuz var mi?
(Vefa Tarhan- Darüşşafaka Mezunu)
Yer İmleri