Artan

38,72 10 18:10
1,32 10 18:10
156,20 10 18:10
145,20 10 18:10
13.620,00 9.99 18:10
Artan Hisseler

Azalan

30,96 -10 18:10
14,64 -9.96 18:10
585.100,00 -9.85 18:10
28,46 -8.19 18:10
2,79 -7.31 18:10
Azalan Hisseler

İşlem

12.407.378.932,25 18:10
8.790.086.131,88 18:10
6.391.210.512,19 18:10
6.249.460.477,35 18:10
5.938.404.533,40 18:10
Tüm Hisseler
Sayfa 552/911 İlkİlk ... 52452502542550551552553554562602652 ... SonSon
Arama sonucu : 8092 madde; 4,409 - 4,416 arası.

Konu: Banka Mevduat Faizleri (ARTI PUAN/tezgah altı faiz oranları)

Hybrid View

Previous Post Previous Post   Next Post Next Post
  1. #1
     Alıntı Originally Posted by rxpu Yazıyı Oku
    Forumdaki çoğu kişinin özellikle sabit maaşlı çalışanların işveren hissesinden haberi yok. Sadece bordrodaki brüt maaşı görüyorlar. Brüt maaşın üzerine işveren %15-18 arası (işyerinin tehlike sınıfına göre) işveren hissesi ödüyor.

    Örneğin 5.000TL net maaş alan bir beyaz yakalı için işveren her ay kabaca (yemek+kıdem tazminatı) 10.680TL gibi bir meblağ yatırmak zorunda.

    O nedenle Türkiye'de çok sıkıntılı bir yakınsama oluşmaya başladı. Asgari ücret yükseldikçe , vasıflı elemanların maaşları da gelir vergisi kademesi ve sigorta priminin yüksekliği nedeniyle asgari ücrete yaklaşmaya başlıyor. Zira ciddi vergi yükünden dolayı işveren asgari ücrete yapılan zammı vasıflı iş gücüne yapamıyor.

    Bu da aslında vasıflı iş gücü maaşlarının reel olarak düşmesi ve asgari ücretli çalışanlarında vasıf kazanamamaları durumunda daha yüksek oranda işsiz kalmaları demek.

    Halbuki yüksek katma değerli bir toplum yaratabilmek için vasıflı iş gücünün maaşlarının artması vasıfsız iş gücüne uygulanan asgari ücretin ise gerilemesi gerekli.
    Atilla Yeşilada'nın bu konudaki önerisini makul buluyorum. Asgari ücret düşük olmalı ve bu sayede firmalar görece rekabet avantaj elde etmeli fakat devlet bütçesinden asgari ücret alanlara yardım yapılmalı.

  2. #2
     Alıntı Originally Posted by Miriel Yazıyı Oku
    Atilla Yeşilada'nın bu konudaki önerisini makul buluyorum. Asgari ücret düşük olmalı ve bu sayede firmalar görece rekabet avantaj elde etmeli fakat devlet bütçesinden asgari ücret alanlara yardım yapılmalı.
    Bu Türkiye için teknik anlamda mümkün değil. Zira devlet topladığı verginin çok büyük bir kısmını asgari ücret ve diğer dolaylı vergilerden topluyor. Direk vergileri yükseltmesi de mümkün değil zira ortada firmalardan tahsil edilebilecek bir para da yok. Firmalar da zaten borçla dönüyorlar.

    Ülkede yaratılan katma değer hali hazırdaki ücret düzeyleri için dahi yetersiz. O nedenle devletin eh ben şimdi dolaylı vergileri azaltayım direk vergi almaya başlayayım gibi bir lüksü de yok. Çünkü ortada ne dolaylı vergi için ne de direk vergi için bir kaynak var.
    Devlete ödenen tüm vergiler uzun bir zamandır kredi mekanizması ile fonlanıyor. Zira firmaların üretim çıktıları ve yarattıkları katma değer, kar etmeye ve devlete vergi ödemeye yetmiyor. Devlet te bunu daha da zorlayarak kar elde edilmediğini bile bile uzun bir zamandır dolaylı vergi kanalı ile peşin tahsilatlar yapıp firmaları kredi mekanizması ile borçlandırmayı seçiyor. Enflasyonu da bu işin kılıfı olarak kullanıyor. Muhasebesel olarak gözüken karların tamamına yakını aslında orta ve uzun vadede birer zarar. Hem de devlete vergisi ödenmiş kar olarak gözüken zararlar.

    Yapacak bir şey yok.
    En güçlü veya en zeki olan değil, DEĞİŞİME en açık olan türler hayatta kalır...Charles Darwin
    https://twitter.com/r_x_p_u

  3.  Alıntı Originally Posted by rxpu Yazıyı Oku
    Bu Türkiye için teknik anlamda mümkün değil. Zira devlet topladığı verginin çok büyük bir kısmını asgari ücret ve diğer dolaylı vergilerden topluyor. Direk vergileri yükseltmesi de mümkün değil zira ortada firmalardan tahsil edilebilecek bir para da yok. Firmalar da zaten borçla dönüyorlar.

    Ülkede yaratılan katma değer hali hazırdaki ücret düzeyleri için dahi yetersiz. O nedenle devletin eh ben şimdi dolaylı vergileri azaltayım direk vergi almaya başlayayım gibi bir lüksü de yok. Çünkü ortada ne dolaylı vergi için ne de direk vergi için bir kaynak var.
    Devlete ödenen tüm vergiler uzun bir zamandır kredi mekanizması ile fonlanıyor. Zira firmaların üretim çıktıları ve yarattıkları katma değer, kar etmeye ve devlete vergi ödemeye yetmiyor. Devlet te bunu daha da zorlayarak kar elde edilmediğini bile bile uzun bir zamandır dolaylı vergi kanalı ile peşin tahsilatlar yapıp firmaları kredi mekanizması ile borçlandırmayı seçiyor. Enflasyonu da bu işin kılıfı olarak kullanıyor. Muhasebesel olarak gözüken karların tamamına yakını aslında orta ve uzun vadede birer zarar. Hem de devlete vergisi ödenmiş kar olarak gözüken zararlar.

    Yapacak bir şey yok.
    yapacak bişey var olmaz olurmu. devleti küçülteceksin. israfı hırsızlığı saymıyorum bile. %80 azaltılır devletin gideri istenirse. ha bi sürü asalak, tarikatçı, yandaş müteahit ve devlet memuru işsiz kalır...

    sonunda zaten zorla olacak tabiri caizse seve seve... neden imf ile anlaşmak istemiyorlar? gerçi bence imf'de yanaşmıyor artık.

    iki yol var; ya temerrüde düşerek borçtan çıkılacak devlet küçülecek yada devalüasyon ile maaşlar/borçlar ödenecek ama o maaşlar kuşa dönecek. imf'nin kapısında yatılsada mevcut rejime 2001'deki gibi destek çıkacağını sanmıyorum...

  4.  Alıntı Originally Posted by rxpu Yazıyı Oku
    Forumdaki çoğu kişinin özellikle sabit maaşlı çalışanların işveren hissesinden haberi yok. Sadece bordrodaki brüt maaşı görüyorlar. Brüt maaşın üzerine işveren %15-18 arası (işyerinin tehlike sınıfına göre) işveren hissesi ödüyor.

    Örneğin 5.000TL net maaş alan bir beyaz yakalı için işveren her ay kabaca (yemek+kıdem tazminatı) 10.680TL gibi bir meblağ yatırmak zorunda. (eğer işveren her ay düzenli primini öder ve aksatmaz ise, 1 ay aksatırsa %5 iskontodan yararlanamıyor ve ödeyeceği meblağ gecikme faizi hariç 11.000TL'nin üzerine çıkıyor.)

    O nedenle Türkiye'de çok sıkıntılı bir yakınsama oluşmaya başladı. Asgari ücret yükseldikçe , vasıflı elemanların maaşları da gelir vergisi kademesi ve sigorta priminin yüksekliği nedeniyle asgari ücrete yaklaşmaya başlıyor. Zira ciddi vergi yükünden dolayı işveren asgari ücrete yapılan zammı vasıflı iş gücüne yapamıyor.

    Bu da aslında vasıflı iş gücü maaşlarının reel olarak düşmesi ve asgari ücretli çalışanlarında vasıf kazanamamaları durumunda daha yüksek oranda işsiz kalmaları demek.

    Halbuki yüksek katma değerli bir toplum yaratabilmek için vasıflı iş gücünün maaşlarının artması vasıfsız iş gücüne uygulanan asgari ücretin ise gerilemesi gerekli.
    Vasıflı eleman istihdamı yoğun bir ülke miyiz..?
    Vasıflı olmanın önem teşkil ettiği bir ülkemiyiz..
    Bir teknoloji ülkesimiyiz..
    Yoksa amele ülkesimiyiz..
    Bilgiye yeteneğe insana değer veren bir işücü piyasamız mı var sence..?

    Mesela yani..

  5. #5
     Alıntı Originally Posted by alenichev Yazıyı Oku
    Sorun iste burada. Asgari ucretli sayisini azaltamiyoruz. Verimlilik acisindan sizin soylediginiz sey daha makul ama bunun icin bugunden yarina cok calismak gerek ancak bizde uzun vadeli planlar yapilmiyor. Devletin kim gelirse gelsin kaldigi yerden devam etmesi gerekir ancak bizde sistem hukumet ve kisiler uzerine kuruluyor.

    SM-C5010 cihazımdan hisse.net mobile app kullanarak gönderildi.

     Alıntı Originally Posted by gundwane Yazıyı Oku
    Vasıflı eleman istihdamı yoğun bir ülke miyiz..?
    Vasıflı olmanın önem teşkil ettiği bir ülkemiyiz..
    Bir teknoloji ülkesimiyiz..
    Yoksa amele ülkesimiyiz..
    Bilgiye yeteneğe insana değer veren bir işücü piyasamız mı var sence..?

    Mesela yani..
    Eğer bu böyle değil ise o zaman bunun böyle olması için çalışmalıyız.

    Çünkü bu yönde gayret göstermez isek, komşumuz sayılan Mısır'da tekstil işçisi 600TL alıyor. İran'da asgari ücret 500TL.

    Gürcistan ve hatta Macaristan'daki asgari ücret dahi Türkiye'ye göre daha rekabetçi.

    Gidilecek 2 yol var ya işgücü vasfını arttırıp ücretleri serbest piyasa koşullarında doğal dengesinde arttırmak ya da rekabet ettiğimiz ürün gruplarındaki diğer ülkeler seviyesine çekmek.

    Bunun dışında bir çözüm inan ki yok.
    En güçlü veya en zeki olan değil, DEĞİŞİME en açık olan türler hayatta kalır...Charles Darwin
    https://twitter.com/r_x_p_u

  6. #6
     Alıntı Originally Posted by rxpu Yazıyı Oku
    Eğer bu böyle değil ise o zaman bunun böyle olması için çalışmalıyız.

    Çünkü bu yönde gayret göstermez isek, komşumuz sayılan Mısır'da tekstil işçisi 600TL alıyor. İran'da asgari ücret 500TL.

    Gürcistan ve hatta Macaristan'daki asgari ücret dahi Türkiye'ye göre daha rekabetçi.

    Gidilecek 2 yol var ya işgücü vasfını arttırıp ücretleri serbest piyasa koşullarında doğal dengesinde arttırmak ya da rekabet ettiğimiz ürün gruplarındaki diğer ülkeler seviyesine çekmek.

    Bunun dışında bir çözüm inan ki yok.
    üstat beni asgari ücret konusunda rahatsız eden konu popülizm ve ülke gerçeklerinden kopuk yorumlar mesela ekonomist bir siyasetçiyi dinliyorum üstelik akademik kariyerli hem üretim ekonomisine geçelim diyor hemde işçi çalışan ezilmesin diyor ihracata dayalı katma değerli üretime geçmek şart diyorsun ama bunun için ürettiğin ürünün fiyat olarak kalite olarak dünyadaki rakiplerinle rekabet edebilir olması gerektiğini bal gibi biliyorsun ama bunu söylemek işine gelmiyor sıkışınca da efendim işte açlık sınırı şu yoksulluk sınırı şu bu insanlar ne yapsın diye edebiyata bağlıyorsun

  7. #7
     Alıntı Originally Posted by rxpu Yazıyı Oku
    Eğer bu böyle değil ise o zaman bunun böyle olması için çalışmalıyız.

    Çünkü bu yönde gayret göstermez isek, komşumuz sayılan Mısır'da tekstil işçisi 600TL alıyor. İran'da asgari ücret 500TL.

    Gürcistan ve hatta Macaristan'daki asgari ücret dahi Türkiye'ye göre daha rekabetçi.

    Gidilecek 2 yol var ya işgücü vasfını arttırıp ücretleri serbest piyasa koşullarında doğal dengesinde arttırmak ya da rekabet ettiğimiz ürün gruplarındaki diğer ülkeler seviyesine çekmek.

    Bunun dışında bir çözüm inan ki yok.
    Rekabetci olalim ama rekabetci olmak icin disariya acik olmak gerek. En basitinden kumar ve bahis sektoru. Neden bu ulkede yasak. Bu ulkede bahis yok mu. Var ama hukumetin tekelinde.

    Bahis ve kumar sirketleri vergi tesviklerin ya da maaslarin dusuk oldugu ulkeleri tercih ediyorlar ve inanilmaz buyuk bir pazar var. Biz bu pazardan hic pay alamadigimiz gibi tam tersine paranin disari gitmesini sagliyoruz.

    Ornegin apple. Yunanistan ve portekizde cagri merkezleri var. Neden cunku calisanlarina 800 900 euro oduyorlar ve turk calisanlarda cogunlukta.

    Peki biz yabanci firmalari bu ulkeye cekmek icin hangi cabayi gosteriyoruz. Onlara ne vaat ediyoruz.

    Binali yildirimin ogullarinin malta da sirketleri var. Olamaz mi elbet olabilir ancak neden burayi tercih ediyorlar, cunku vergi tesvigi aliyorlar. Sonra biz diyoruz ki bu ulkeye yatirim yapin. Sonra demezler mi once senin ogullarin gelsin yapsin.



    SM-C5010 cihazımdan hisse.net mobile app kullanarak gönderildi.

  8. #8
    Duhul
    Feb 2017
    İkamet
    Istanbul/Montreal
    Yaş
    65
    Gönderi
    36,670
    Zor zamanlar onumuzde gorunuyor...
    30 sene oncesi gibi yasayacagiz artik.
    Sade ve basit..
    Iki cift ayakkabi olacak.. Birisi yazlik birisi kislik..
    Kapitalizmin sunu da a, buraya da git, surada da tatil yap,l onu almazsan, bunu tuketmezsen adam degilsin, yasamiyorsun gibi yaparak dayattigi bir suru seyden vazgecmemiz lazim...

    Syg,
    Sabir ve zaman: iste benim bahadir askerlerim.. TOLSTOY

Sayfa 552/911 İlkİlk ... 52452502542550551552553554562602652 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •