Amerikali yazar, belgesel film yapimcisi, sosyal aktivist ve Universite profesoru Toni Cade Bambara’nin doğum yildonumu ( 25 Mart 1939 )
“ ‘ Su adamla ilgilen,’ dedi Lafayette, Konusmaci’ya. Cenesiyle dama desenli ceket giyen ve kucaginda bir cocuk tasimakta olan adama isaret etti. Cocugun kafasinin bir kismi havaya ucmustu. Kurtarma gorevlileri cocugun nabzini yoklarken ve daha sonra cocugu adamin kollarindan almaya calisirken adam, Kahrolasi polis nerde ? sorusunu tekrarliyordu. Cocugu vermemek icin direnirken hala bu soruyu soruyordu. Doktorlardan ikisi cocukla ilgilendi.
‘ Izin ver, yardim edeyim, ’ dedi Konusmaci nazikce.
‘ Kahrolasi polis nerde ? ‘
Ogretmenler siniflarin pencerelerine kosup tank saldirilarina dair isaretler aradi. Kadinin biri, iki beyaz adami sabahin erken saatlerinde binanin yakinlarinda gordugunu, aliskin olmadigi bir manzarayla karsilastigindan polisi aradigini soyledi. Polis gelmedi. Karakterlerden biri digerine, artik onlari teker teker oldurmekten zevk almıyorlar – hepsini bir anda patlatmanin daha iyi bir karar oldugunu dusunuyorlar, dedi.” Bu Kemikler Benim Cocugum Degil
“ ‘ See about that guy,’ Lafayette said quietly to Speaker, motioning his chin in the direction of the man in the tattersall vest carrying a child in his outstretched arms. Part of the boy’s head had been blown away. ‘ Wh-where the fuck the police ?’ the man kept saying as one of the rescue medics tried to get a pulse, then tried to take the child from the man. He resisted, still stammering the question. Two medics worked on the child.
‘ Let me have him, brother,’ Speaker said gently.
‘ Wh-where the fuck the police ? ‘
Teachers run to classroom windows, searching ‘ for signs of cannons or tanks attacking.’ A woman says she saw two white men on top of a building near the nursery earlier that morning, a foreign sight in that neighborhood, and called the cops. They didn’t show. One character says to another, ‘ Ain’t satisfied killing them one by one—now they feel they gotta blow ’em all up at once. ’ ”
Yer İmleri