
Originally Posted by
Desidero74
Hüsnü yü sevmem , Murat ı daha da sevmem , Murat in inandırıcı olmak için gözlerini pörtletmesine uyuz ötesi uyuz olurum .
Hic bir delil sunamam ama Hüsnü nün , ajan olabileceğini düşünmüşümdür hep , neden bir ara çok zaman önce Türkiyenin arap devletlerine güvenmesi falan filan saçmalamıştı , Arap devletlerini İsrail yönetirini öğrenememiş veya gizleyen gazeteci bence ajandır . Çok zamandır dinlemem Hüsnü yü .
Hüsnü benim içinde tam netleşmemiş biri. Geçmişinden edindiğim bilgilere bakarsam, Türkiyeyi düşündüğü kadar Suriye, Irak, İran gibi diğer ülkelerinde iyiliğini düşünüyor. Bunda kötü bir şey yok tabi ki. Ancak "acaba" diyorsun gizlediği bir şey mi var.
Normalde bende benzer yapıdayım, belli grup ve kişi değil herkes için doğru olanı görmeye çalışırım. Hüsnü de öyle yapıyor olabilir. Aslında bişey gizleyecek birine de benzemiyor. Düşünmeden net konuşuyor. Gizleyenler düşünerek konuşur.
Du yaw. Ben de acaip düşünerek konuşurum. Bak yaw ajanmıyım neyim. Yok yok benimkisi güvensizlikten. Kendime değil insanlara güvenmesi zor. Karşındaki kişinin ilk bakışta evrimini, kökenini, genetik yapısını, bu yapı ile neler yapabileceğini bilince, güvenmesi zor oluyor.
---
1 haftalığına İstanbula iş gezisi için gittim.
Korkunç yaw.
4 yıl önce arabasız gitmiştim, şehir içi otobüs, dolmuş, taksi rezaletti. Hatırlamak bile istemiyorum. Birde şehir çok değişmiş, gözü kapalı gidebildiğim yerleri bulamadım. Bu kez araba ile gitti. Aynı rezillik fark yok. Milim milim ilerle. Nereden döneceğini, nereye gideceğini bileme. navşgasyonla 3 kez kayboldum, sora sora buldum.
Ulaşım berbat. Orada doğanlar, o ulaşım şartlarında doğduğu için normal doğal görüyorlar. Onlara kötü gelmez. O şartlarda sinir stres sahibi olurlar, kavgacı olurlar, erken hastalanırlar, hepsini doğal sanırlar, çevreleride öyledir fark görmezler.
Ama güzel taraflarıda çok. Ulaşım cehennemini saymazsan, kendi zevklerine göre keyif alabileceğin çok fazla yeri var. İşin ve evin aynı bölgede olacak. Orasıda eski İstanbul bölgelerinden biri olacak, şehir dışı olmayacak. Maddi açıdan sıkıntı yaşamayacaksın. O zaman yaşaması çok keyifli olurdu. Sadece yanında silah taşısan yeterli. Bu gidişimde her türden çok fazla yabancı gördüğüm gibi, hayat şartlarının her yıl giderek ağırlaşması, Türkleri de yasa dışı işlere zorlamış. Bir cafe de kızlı erkekli Suriyeli tipler vardı.
Yan masamda sanırım altı kişilerdi. Hem arapça hem Türkçe konuşuyorlardı. Öğrenciydiler, az ilerdeki kampüsten çıkmışlardı. Büyük ihtimalle eğitim, sağlık, barınma, ulaşım, günlük ihtiyaçlar tüm masraflarını bizler karşılıyoruz. Türkçe yaptıkları muhabbete ister istemez tanık oldum. İğrençti. Kızlar türbanlı hesapta.. Muhabbet ağır cinseldi ve yazamayacağım şeylerdi. Bu insanları besliyoruz. Sırf benim tanıdığım bir genç var, ailesi fakir olduğundan üniversiteye gidemedi.
akp elemanları ülkeyi kendi seviyelerine çektiler. Doğal sonuç bu, bunu biliyordum. Yöneticin hangi seviyede ise, seni o seviyeye çeker. Mecbur kalırsın, kaçarı yok, doğal süreç bu.
Her neyse canımı sıkmayayım.
Yazmamışsam, pozisyonum aynen devam ediyor demektir.
@NeAcaipDunya
Yer İmleri