Sayfa 926/1002 İlkİlk ... 426826876916924925926927928936976 ... SonSon
Arama sonucu : 8011 madde; 7,401 - 7,408 arası.

Konu: YATIRIM FONLARI VII ( & Mevduat faiz karşılığı oranları )

  1.  Alıntı Originally Posted by tradestop Yazıyı Oku
    Fonların performansını değerlendirirken, 6 ayda bir kapta yayınlanan performans sunum raporlarında geçmişe dönük, bilgi rasyolarını da dikkate almak gerekir sanırım.

    Bu konuda aşağıdaki yazıyı buldum.

    https://www.borsagundem.com/yazarlar...yazisi/1402864

    Bu konuda bilgisi olan var mı?
    Yaziyi okumadim orasini acikca soyleyeyim. Buradaki ustadlar pek cok sey yazdi onlari okumayi tercih ediyorum.

    Benim icin onemli olan fonun cidden aktif yonetilmesi. Fon aktif yonetildikce ve degerine gelen hisse satilip ucuz hisse toplandikca fon orta uzun vadede prim yapacaktir diye umuyorum. Bunun ornegi RBH. Kartn hissesi toplamislardi ve kartn bedelsiz verince bayagi fon primlendi.

    Mesela Haydar bey twitterda fon alirken 3 senelik dusunun diye yazmisti. F/Klar dusukken, bist ucuzken sabirla toplamak (mesela 2018 yili) sonra fon yoneticilerinin piyasayi takip etmesini beklemek mantikli geliyor.

    Bol kazanclar dilerim herkese.
    yazdiklarim yatirim tavsiyesi degildir.

  2. Yani şunu belirtmek istiyorum. Fon rating'i ve bir takım başka değişken rasyolar, genelde yurtdışı kaynaklı olduğu için ve aslen yurtdışı etf değerlendirmesi amaçlı çıktığı için, yol gösterici olmaktan çok uzak. Yani bazı fon siteleri ıpb ile eib'i aynı risk kategorisinde görebiliyor.
    Bir kere fon betası hesaplamadan, standart sapması bilinmeden, risk değerlendirmesi yapmak bile çok zor. Ayrıca beta hesaplarken, o marketin normalini bulmak gerek. O normalin içine tüm fonları atıyorlar. Dolayısıyla beta da gerçekçi çıkmıyor. Ya da %63 getirmiş altın fonuna 5 rating verip , o yıl %62 getirmiş altın fonuna iki rating veriyorlar. Bist100'ün %25 düştüğü ay, %10 düşmüş hisse fonun ratingini 1'e indirmiş.
    Ya da nasd**'a yatırım yapan bir fonun, getirisi aylar arasında çok farklı diye volatilite ratingini yükseltiyor, oysa ki volatil olan fon değil nasd**. Fon volatilitesi o şekilde ölçülmez. Çünkü fon yatırımcısı, zaten dayanak volatiltesini satın almış, fonun yaratacağı ekstra volatiliteyi sorgular.
    Tefaşta bile hisse yoğun fon, endeks fonları ve dar sektör fonları aynı çuvalın içine doldurulmuş. Oysa ki tüm yapılanmaları birbirinden tamamen farklı. tte ile tkf'yi ya da aft'yi aynı kategoride değerlendirmek gerçekten akıl işi değil.
    Biz burada defansif değişken, agresif değişken vs. gibi ayırımlar yapabiliyoruz ama gerçekten yeni yatırımcının işi çok zor. Çünkü o sadece tefaşı açıp getiriye göre sıralıyor. Tefaşın üst sıradan başlıyor almaya.
    Aktivite ölçümü ise çok zor iş. Ama tabi aktivite sadece ön şart. Sonuçta yıpratıcı dağıtıcı santraforlar var bayağı aktifler, ama gol atamıyorlar.
    Hatta endeks fonları için aktivite iyi değil, aktif olmamak zorunda. Hatta çok aktivite, son zamanlarda bazı agresif değişkenlerdeki gibi olumsuz işaret de olabilir. Aslında aranması gereken optimum aktivite.
    İyi fon için aktivite şart. Ama her aktif fon da iyi değil.

    Çok kabaca bizim fon piyasasını değerlendirirsek yerli hisse fonların yaklaşık dörtte üçü mutual /yani endekse bagımlı değil. ( dörtte biri endeks fonu )
    Bunların da yarısı aktif yönetiliyor. Yani tüm yerli fonların üçte biri aktif yönetiliyor yaklaşık. Aktif ve başarılı olanlar toplam içinde %10 civarında
    Yabancı hisse ya da yabancı fon sepeti fonlar içinde bir tane aktif olan var, bir tane de kısmen yarı aktif var. Hatta bu kategoride endeks fonu olmamasına ragmen tembel ve hiç bir şey yapmayan ama yüksek getirili tonlarca fon var. Ancak bunların nasıl kötü fon oldukları ileride orta /uzun vadede dayanaklar gerileyince anlaşılacak.
    Dar sektör ( teknoloji vs.) fonlarının çoğu endeks fonu olduğu için aktif olamazlar mevzuatları gereği, amaçları sadece endekslerini yansıtmak.
    Kıymetli maden fonları ve eurobond fonları ise içerik düzenlemeleri gereği çok aktif olamıyor. Belki orada hiç yok neredeyse aktif fon. ( Bu kategoride hem al-sat zor, hem yatırımcının aktif benchmark yarışmacı fon talebi yok , altın fonu alan yatırımcı altın getirisini istiyor, bunu riske etmiyor )
    Değişken ve ppf'lerin hemen tümü mevzuatın izin verdiği ölçüde aktif.

    Ben burada 'aktivite'yi, daha fazla getiri amaçlı olan aktivite anlamında kullanıyorum tabi. Bir index fonu , tabii olduğu indexteki hissenin yerine bir başkası geçince, bu değişimi kendi portföyünde de yapar/yapmak zorundadır. Bu da bir aktivite ama bahsettiğim bu aktivite değil.
    Yatırımcıların en az yarısı , getiriye değil, tüm dünyadaki gibi benchmarka göre getiriye bakmaya başladığı zaman bambaşka bir fon piyasamız olacak.
    Son düzenleme : hellistheothers; 10-11-2020 saat: 15:29.
    Burada yer alan yorum ve tavsiyeler genel niteliktedir. Bu tavsiyeler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

  3.  Alıntı Originally Posted by hellistheothers Yazıyı Oku
    Yani şunu belirtmek istiyorum. Fon rating'i ve bir takım başka değişken rasyolar, genelde yurtdışı kaynaklı olduğu için ve aslen yurtdışı etf değerlendirmesi amaçlı çıktığı için, yol gösterici olmaktan çok uzak. Yani bazı fon siteleri ıpb ile eib'i aynı risk kategorisinde görebiliyor.
    Bir kere fon betası hesaplamadan, standart sapması bilinmeden, risk değerlendirmesi yapmak bile çok zor. Ayrıca beta hesaplarken, o marketin normalini bulmak gerek. O normalin içine tüm fonları atıyorlar. Dolayısıyla beta da gerçekçi çıkmıyor. Ya da %63 getirmiş altın fonuna 5 rating verip , o yıl %62 getirmiş altın fonuna iki rating veriyorlar. Bist100'ün %25 düştüğü ay, %10 düşmüş hisse fonun ratingini 1'e indirmiş.
    Ya da nasd**'a yatırım yapan bir fonun, getirisi aylar arasında çok farklı diye volatilite ratingini yükseltiyor, oysa ki volatil olan fon değil nasd**. Fon volatilitesi o şekilde ölçülmez. Çünkü fon yatırımcısı, zaten dayanak volatiltesini satın almış, fonun yaratacağı ekstra volatiliteyi sorgular.
    Tefaşta bile hisse yoğun fon, endeks fonları ve dar sektör fonları aynı çuvalın içine doldurulmuş. Oysa ki tüm yapılanmaları birbirinden tamamen farklı. tte ile tkf'yi ya da aft'yi aynı kategoride değerlendirmek gerçekten akıl işi değil.
    Biz burada defansif değişken, agresif değişken vs. gibi ayırımlar yapabiliyoruz ama gerçekten yeni yatırımcının işi çok zor. Çünkü o sadece tefaşı açıp getiriye göre sıralıyor. Tefaşın üst sıradan başlıyor almaya.
    Aktivite ölçümü ise çok zor iş. Ama tabi aktivite sadece ön şart. Sonuçta yıpratıcı dağıtıcı santraforlar var bayağı aktifler, ama gol atamıyorlar.
    Hatta endeks fonları için aktivite iyi değil, aktif olmamak zorunda. Hatta çok aktivite, son zamanlarda bazı agresif değişkenlerdeki gibi olumsuz işaret de olabilir. Aslında aranması gereken optimum aktivite.
    İyi fon için aktivite şart. Ama her aktif fon da iyi değil.
    Katılıyorum. Tefas ve fon sitelerinde, bazı alakasız fonlar aynı kategorilerde yer alıyor.

    Fon ratingi yapan kuruluşlarda, her kategoriyi aynı derecelendirmeye tabi tutuyor. Bilgisi olmayan kişileri de yanlış yönlendiriyorlar. Tefas sitesi olsun, fon derecelendirmesi yapan kuruluşlar olsun, kendilerini hızla geliştirip çağa ayak uydurmaları gerekiyor.

    Yine de olumlu tarafından bakarsak, Tefas platformu üzerinden farklı kurumların fonlarını alabilmek güzel bir şey, eskiden bu da yoktu. Nitelik yönünden olmasa da, nicelik olarak fazlaca çeşitli fon var. Bireysel emeklilik sisteminde halen farklı kuruluşların fonları alınmıyor. Bes fonları da tefasa bir an önce açılmalı, isteyen bes fonlarınıda alabilmeli, isteyen bes yatırımcıları da tefastaki fonları alabilmeli. Bir başka güzel şeyde kap üzerinden raporlar, bilgi formları vs ücretsiz olarak ulaşılabiliyor olması. İleride fon yatırımcı sayısı ve portföy büyüklükleri arttıkça, sektörün daha da iyi olacağını düşünüyorum.

  4.  Alıntı Originally Posted by tradestop Yazıyı Oku
    Katılıyorum. Tefas ve fon sitelerinde, bazı alakasız fonlar aynı kategorilerde yer alıyor.

    Fon ratingi yapan kuruluşlarda, her kategoriyi aynı derecelendirmeye tabi tutuyor. Bilgisi olmayan kişileri de yanlış yönlendiriyorlar. Tefas sitesi olsun, fon derecelendirmesi yapan kuruluşlar olsun, kendilerini hızla geliştirip çağa ayak uydurmaları gerekiyor.

    Yine de olumlu tarafından bakarsak, Tefas platformu üzerinden farklı kurumların fonlarını alabilmek güzel bir şey, eskiden bu da yoktu. Nitelik yönünden olmasa da, nicelik olarak fazlaca çeşitli fon var. Bireysel emeklilik sisteminde halen farklı kuruluşların fonları alınmıyor. Bes fonları da tefasa bir an önce açılmalı, isteyen bes fonlarınıda alabilmeli, isteyen bes yatırımcıları da tefastaki fonları alabilmeli. Bir başka güzel şeyde kap üzerinden raporlar, bilgi formları vs ücretsiz olarak ulaşılabiliyor olması. İleride fon yatırımcı sayısı ve portföy büyüklükleri arttıkça, sektörün daha da iyi olacağını düşünüyorum.
    Kesinlikle katılıyorum. Bence tefas ve kap sistemi , son 20 yılda yatırımcının başına gelmiş en güzel şey. Çığır açtı.
    Politik ya da bürokratik her kimin fikriyse, kimin emeği geçmişse defalarca teşekkür etmek, hayırla yad etmek gerek.
    Burada yer alan yorum ve tavsiyeler genel niteliktedir. Bu tavsiyeler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

  5. #7405
    Duhul
    Mar 2017
    İkamet
    istanbul
    Gönderi
    6,956
    Katılım endeksi değerleri, Bist30,50 ve 100'ün ortalama 3 katı artıda şu anda. Tabi akşama kadar değişebilir ama böyle kapatırsa görelim bakalaım mps'yi, ben de ona göre karar vereceğim artık...
    Yazdıklarım yatırım tavsiyesi değildir.

  6.  Alıntı Originally Posted by turali Yazıyı Oku
    Katılım endeksi değerleri, Bist30,50 ve 100'ün ortalama 3 katı artıda şu anda. Tabi akşama kadar değişebilir ama böyle kapatırsa görelim bakalaım mps'yi, ben de ona göre karar vereceğim artık...
    xtumy -0,17
    bist100 +0,38 (15dk gecikmeli)

    Mps son dağılıma göre yanlış saymadıysam 23 adet bist100 hissesi var geri kalan 30 hisse bist100 dışı.

    Bu arada merkez kur +0,71

  7.  Alıntı Originally Posted by hellistheothers Yazıyı Oku
    Yani şunu belirtmek istiyorum. Fon rating'i ve bir takım başka değişken rasyolar, genelde yurtdışı kaynaklı olduğu için ve aslen yurtdışı etf değerlendirmesi amaçlı çıktığı için, yol gösterici olmaktan çok uzak. Yani bazı fon siteleri ıpb ile eib'i aynı risk kategorisinde görebiliyor.
    Bir kere fon betası hesaplamadan, standart sapması bilinmeden, risk değerlendirmesi yapmak bile çok zor. Ayrıca beta hesaplarken, o marketin normalini bulmak gerek. O normalin içine tüm fonları atıyorlar. Dolayısıyla beta da gerçekçi çıkmıyor. Ya da %63 getirmiş altın fonuna 5 rating verip , o yıl %62 getirmiş altın fonuna iki rating veriyorlar. Bist100'ün %25 düştüğü ay, %10 düşmüş hisse fonun ratingini 1'e indirmiş.
    Ya da nasd**'a yatırım yapan bir fonun, getirisi aylar arasında çok farklı diye volatilite ratingini yükseltiyor, oysa ki volatil olan fon değil nasd**. Fon volatilitesi o şekilde ölçülmez. Çünkü fon yatırımcısı, zaten dayanak volatiltesini satın almış, fonun yaratacağı ekstra volatiliteyi sorgular.
    Tefaşta bile hisse yoğun fon, endeks fonları ve dar sektör fonları aynı çuvalın içine doldurulmuş. Oysa ki tüm yapılanmaları birbirinden tamamen farklı. tte ile tkf'yi ya da aft'yi aynı kategoride değerlendirmek gerçekten akıl işi değil.
    Biz burada defansif değişken, agresif değişken vs. gibi ayırımlar yapabiliyoruz ama gerçekten yeni yatırımcının işi çok zor. Çünkü o sadece tefaşı açıp getiriye göre sıralıyor. Tefaşın üst sıradan başlıyor almaya.
    Aktivite ölçümü ise çok zor iş. Ama tabi aktivite sadece ön şart. Sonuçta yıpratıcı dağıtıcı santraforlar var bayağı aktifler, ama gol atamıyorlar.
    Hatta endeks fonları için aktivite iyi değil, aktif olmamak zorunda. Hatta çok aktivite, son zamanlarda bazı agresif değişkenlerdeki gibi olumsuz işaret de olabilir. Aslında aranması gereken optimum aktivite.
    İyi fon için aktivite şart. Ama her aktif fon da iyi değil.

    Çok kabaca bizim fon piyasasını değerlendirirsek yerli hisse fonların yaklaşık dörtte üçü mutual /yani endekse bagımlı değil. ( dörtte biri endeks fonu )
    Bunların da yarısı aktif yönetiliyor. Yani tüm yerli fonların üçte biri aktif yönetiliyor yaklaşık. Aktif ve başarılı olanlar toplam içinde %10 civarında
    Yabancı hisse ya da yabancı fon sepeti fonlar içinde bir tane aktif olan var, bir tane de kısmen yarı aktif var. Hatta bu kategoride endeks fonu olmamasına ragmen tembel ve hiç bir şey yapmayan ama yüksek getirili tonlarca fon var. Ancak bunların nasıl kötü fon oldukları ileride orta /uzun vadede dayanaklar gerileyince anlaşılacak.
    Dar sektör ( teknoloji vs.) fonlarının çoğu endeks fonu olduğu için aktif olamazlar mevzuatları gereği, amaçları sadece endekslerini yansıtmak.
    Kıymetli maden fonları ve eurobond fonları ise içerik düzenlemeleri gereği çok aktif olamıyor. Belki orada hiç yok neredeyse aktif fon. ( Bu kategoride hem al-sat zor, hem yatırımcının aktif benchmark yarışmacı fon talebi yok , altın fonu alan yatırımcı altın getirisini istiyor, bunu riske etmiyor )
    Değişken ve ppf'lerin hemen tümü mevzuatın izin verdiği ölçüde aktif.

    Ben burada 'aktivite'yi, daha fazla getiri amaçlı olan aktivite anlamında kullanıyorum tabi. Bir index fonu , tabii olduğu indexteki hissenin yerine bir başkası geçince, bu değişimi kendi portföyünde de yapar/yapmak zorundadır. Bu da bir aktivite ama bahsettiğim bu aktivite değil.
    Yatırımcıların en az yarısı , getiriye değil, tüm dünyadaki gibi benchmarka göre getiriye bakmaya başladığı zaman bambaşka bir fon piyasamız olacak.
    Benchmarka gore getiriye bakarsak mesela HSYFlerde kendimizi cok sınırlandırmış olmaz mıyız?

    Sadece benchmarka bakıp fon alırsa tüm mesela benim gibi küçük yatırımcılar o zaman fonların değer kazanması sadece ne kadar çok yeni yatırımcı geldiğine bağlı olur. Yeni yatırımcılar geldikçe yeni gelen parayla fon yöneticileri aynı hisseleri almaya çalışır böylelikle kazanç sadece hacimden gelmiş olacak.

    Değişik vaatleri olan fonlar olabilir. Endeksi yenmenin en önemli kriter olduğunu iddia eden fonlar olabilir ama ben henüz gelişme aşamasında olan bir süre (süre burada çok göreceli) yatay seyredecek ama gelişmesini tamamlayınca nakit akışı hızlanacak hisseleri içeren fonların da olmasını isterim. Tabi bu tür fonda vade daha uzun olacaktır.
    yazdiklarim yatirim tavsiyesi degildir.

  8. Bugün İş bankasından küçük bir miktar Tdg alım talimatı vermeye çalıştım. Saat 11:04 de verdiğim talimatın sonucunda gerçekleştirme tarihini 12.11.2020 yani +2 valör olarak gösterdi. Halbuki bu fonun valörü öğleden önce verilen talimatlarda +1 ve gerçekleştirme tarihi de 11.11.2020 olmalıydı. Sebebi hakkında bir fikri olan var mı. Yurtdışı piyasalar yarın kapalı olabilir mi mesela.

Sayfa 926/1002 İlkİlk ... 426826876916924925926927928936976 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •