yalnız endeks bu hızla giderse 110.000 i salara aşağı
yalnız endeks bu hızla giderse 110.000 i salara aşağı
bir halt olacağı yok.
En çok parayı bu piyasada, hemen her şeyi bilen, BİST'te, döviz cinslerinde uygun zamanda uygun işler yapan, vicente tipindekiler kazanıyordur eminim.
"No trespassing!".
Mesela cumartesi pazar uyu uyuyabilirsen. Önce hurdacı, sonra sebze-meyvacı, sonra arabalı sütçü, sonra baharatçı (evet adam acı biber vs baharat satıyor arabayla) sonra bir kaç hurdacı daha. Hele sebze-meyveci denen pezemenk TIR havalı kornası ile milleti çağırıyor. Pavlovun köpekleri gibi kornayı duyan geliyor. Tabi bende uyku falan yok. Küfrederek de bir yere kadar, çıksam desem ******** adam; hasta var, uyuyan var, çocuk var, kesin silahı var eminim. Ama bende yok çünkü ben ülkenin kolluk kuvvetlerine güvenmeye eğitilmişim. Bu beş kuruş vergi vermeyen, beş kuruş stopaj ödemeyen, beş kuruş kira ödemeyen, beş kuruşluk boktan sebze meyveyi 10 kat karla satan, beş kuruşluk adamlar da eminim saklı bir yerde silah var.
Herkese kaleşi (AK-47) vereceksin bu ülkede...
Çekilip seyredeceksin.
Ülkede şeklen kurallar var.
Uyma terbiyesi, eğitimi yok.
Hemen herkes kurallara uymamayı uyanıklık, zeka göstergesi kabul ediyor.
Herkesin ağzında şeklen sevgi , saygı.
Kimsenin kimseyi ne sevdiği var ne de saydığı.
Anasını, yarini bile yatırıp kesen bir millet.
Sonra bol laf ebeliği : Cennet anaların ayaklarının altında falan.
Toplumsal kurallar yerine herkesin kendine göre kuralları var
Kendinden daha zayıf gördüklerinin uymasını istediği.
Buna en ufak bir riayetsizlik için de cebinde silahı.
Trafikte insanların birbirine bu kadar silah sıktığı bir başka memleket yok.
Karadeniz, Doğu, Güneydoğu zaten kendi kuralları ile yaşıyor.
Her çapta silah en büyük güvence ve dostları.
Diğer bölgelerin de imtiyazlı vatandaşları o da olmazsa yasal "avcı kulüpleri" var.
Silahı olmayan son derece az bir nüfus var bu ülkede.
Ama çoğu ruhsatsız.
Tuhaf bir ülkeyiz.
Yer İmleri