Ziraat, Halkbank, Vakıfbank ve Kalkınma Bankası artık Hazine ve Maliye Bakanlığının ilişkili kurumları oldu. Bunun tercümesi, istenilen şekilde bu bankaların kullanılabileceğidir, isterlerse arpalık olarak da kullanabilecekler, bu bankaların zarar yazmaları istenirse pekala zarar yazacaklar. Tüm potansiyel kötü gelişmeler gerçekleştiği gibi hiç kimsenin aklının ucuna gelmeyen negatif gelişmelerden de nasibimizi aldık. Yarısı halka açık olan, sermayesinin 3 te 1 i yabancıların elinde bulunan Halkbank artık tamamen bürokratların kontrolüne girmiştir ve onların keyfi nasıl isterse öyle performans gösterecek bundan sonra ve hiç kimse de itiraz edemeyecek. Yalnız bunu ayıplıyorum. Borsada işlem gören, yarısı halka açık olan bir bankanın böyle bir muameleye tabi tutulmaması gerekirdi. Bankanın %49 hissesine sahip olan yatırımcıların hakkı resmen gasp ediliyor. Böyle bir durum ne serbest piyasa ile ne hakkaniyetle ne de hukuk ile bağdaşmaz.