Sayfa 1318/7020 İlkİlk ... 3188181218126813081316131713181319132013281368141818182318 ... SonSon
Arama sonucu : 56156 madde; 10,537 - 10,544 arası.

Konu: Sanat Mozaik

  1. Ingiliz sair Andrew Marvell'in olum yildonumu (16 Agustos 1678)



    Olsaydi eger yeterince yerimiz ve biraz zamanimiz
    Iste belki o zaman, sevgili bayan, cekilirdi naziniz
    Oturur dusunurduk, ne yapip ne etsek de
    Uzun ask gunlerini hosca gecirsek diye.
    Sen Hindistan'da, ganj kiyisinda
    Yakutlar bulurdun, bense akintisinda
    Humber Nehri'nin, yakinirdim senden gunduz gece.
    Seviyor olurdum seni tufandan on yıl once
    Ve sen - eger lutfedersen -- reddederdin
    Yahudiler ikna olup dinden donene degin.
    Askim bir bitki gibi buyur yayilirdi
    Imparatorluklar bile yaninda ufak kalirdi
    Gozlerine ovguler duzmek alirdi yuzyilimi
    Ve tabii seyredecegim o muhteşem alnini
    Iki yuzyil surerdi tapmak goguslere tek tek
    Gerisi icinse tam otuzbin yil gerek.
    En az yuzyil vermeli her uzvuna ayri ayri
    Ancak sonuncusunda acilmali kalbinin sirri
    Cunku, sevgili bayan, sizin hakkiniz budur.

  2. Italyan opera bestecisi Gioacchino Rossini, 1822'de evlendig ve 1830'da ayri yasamak icin Paris'e yerlestigi ilk esi Isabella Colbran oldukten bir yil sonra, 16 Agustos 1846'da Olympe Pélissier ile Pariste evlendi.


  3. Uruguay dogumlu Fransiz sair Jules Laforgue'nun dogum yildonumu (16 Agustos 1860)



    Evet, bu dunya tatsiz, ya oteki, palavra.
    Boyun egmisim kadere, yasiyarak, bedbin.
    Olum gelinceye dek, vakit oldurmek icin.
    Icerim, Tanrilarin huzurunda, cigara.

    Siz didinin, yarınki zavalli iskeletler;
    Ben, gokyuzune dogru kivrilan mavi irmak,
    Uyurum bir hudutsuz dalgaya kapilarak,
    Etrafta baygin kokulu buhurdanlar tuter.

    Cennetteyim, cicek acmis ruyalar aydinlik,
    Tuhaf, garip valsler icinde karma karisik;
    Sivrisinek korolariyla bir fil akini..

    Uyanirim nihayet dilimde misralarini;
    Sevinc icinde tatli tatli dinlerim
    Nar gibi kizarmis sevgili basparmagimi.

  4. Italyan ressam Pompeo Randi'nin olum yildonumu (16 Agustos 1880)




    Dante e Scarpetta Ordelaffi (Dante and Scarpetta Ordelaffi, 1854)


  5. Bilim Kurgunun Babasi (Father of Science Fiction), Luksemburg asilli Amerikalı mucit, yazar ve dergi yayimcisi Hugo Gernsback'in dogum yildonumu (16 Agustos 1884)

    " 'Bu,' diye aciklama getirdi Ralph, 'yakinda dunyanin dort bir yanini saracaginiı umdugum bircok dinlence sehrimizden biridir. Insanlar gunumuzde cok yogun yasantilar suruyorlar, yerine getirmek zorunda olduklari onca islev ve isgucunden tasarruf icin onca aygit varken, hayatlari olabildigi kadar hizlanmis durumda'."



    “ 'This,' explained Ralph, 'is one of our many vacation cities that I hope will soon dot every part of the world. People are living entirely too intensely nowadays and with the many functions that they have to perform, with all the labor-saving devices they have, their lives are speeded up to the breaking point.' "


  6. Yunanistan dogumlu, Fransizca romanlar yazan Isvicreli yazar Albert Cohen'in dogum yildonumu (16 Agustos 1895)

    "Ask siirin evladidir . / L'amour est enfant de poème."



    "Simdi asil mucizeyi dinleyin. O bayagi kabaliktan SIKILIP rabita pesindekilerle dolu zevzek salondan kacti ve yandaki tenha salona gonullu surgune gitti. O, sizsiniz. O da benim gibi gonullu bir surgudu ve perdenin arkasindan ona baktigimi bilmiyordu. Derken, iyi dinleyin simdi, kalkip kucuk salondaki aynaya yaklasti, cunku o da tipki benim gibi takiktir aynalara, mahzunlarin, yalnızlarin bir saplantisidir bu, ve o an yapayalniz, goruldugunu bilmeden aynaya yaklasip dudaklarini optu. Bu ilk opusmemizdi askim."



    "Et maintenant, écoutez la merveille. Lassed'être mêlée aux ignobles, elle a fui la salle jacassante des chercheurs de relations, et elleest allée, volontaire bannie dans le petit salon désert, à coté. Elle, c'est vous. Volontaire bannie comme moi, et elle ne savait pas que derrière lesrideaux je la regardais. Alors, écoutez, elle s'est approchée de la glace du petit salon, carelle a la manie des glaces comme moi, manie des tristes et des solitaires, et alors, seule etne se sachant pas vue, elle s'est approchée de la glace et elle a baisé ses lèvres sur la glace.Notre premier baiser, mon amour."


    "Baskalari sevebilmek, ustelik azicik sevebilmek icin haftalarca, aylarca ugrasir, sohbetlere, ortak zevklere, kipirtilara muhtactir. Benimki bir goz kirpisa sigdi. Deli deyiniz bana, kabulumdur, ama inaniniz." Efendinin Guzeli



    "Les autres mettent des semaines et des mois pour arriver à aimer, et à aimer peu, et il leur faut des entretiens et des goûts communs et des cristallisations. Moi, ce fut le temps d’un battement de paupières. Dites-moi fou, mais croyez-moi."



    "Bu parkta beni uc saat bekledi. Bu uc saati onunla birlikte gecirebilirdim. O, sabirla taclanmis olarak beni beklerken, ben aptal ve buyulenmis gibi kehribar renkli o siirsel kizlardan biriyle ilgilenmeyi tercih ediyor, boylelikle de dogruyla yanisi birbirinden ayiramamis oluyordum. Annemin yasamimdan uc saati yitirdim. Ve kimin icin Tanrim? Bir Atalente icin, hos, duzgun bir beden icin. Bir Atalente'yi, en kutsal iyilige, annemin sevgisine tercih etme cesaretini gostermistim. Hicbir baska sevgiye benzemeyen annemin sevgisi." Annemin Kitabi



    "Elle m’a attendu trois heures , dans ce square. Ces trois heures , j’aurais pu les passer avec elle . Tandis qu’elle m’attendait, auréolée de patience, je préférais , imbécile et charmé, m’occuper d’une de ces poétiques demoiselles ambrées, abandonnant ainsi le grain pour l’ivraie. J’ai perdu trois heures de la vie de ma mère. Et pour qui, mon Dieu ? Pour une Atalante ,pour un agréable arrangement de chairs . J’ai osé préférer une Atalante à la bonté la plus sacrée, à l’amour de ma mère. Amour de ma mère, à nul autre pareil."

  7. Ingiliz tarihi, romantik , dedektif ve kurgu romanlar yazari Georgette Heyer’in dogum yildonumu (16 Agustos 1902)

    “Alverstoke markisi Vernon tum zenginligi ve yakisikliligina ragmen son derece kibirli ve bencil bir adamdir. Bu yuüzden cok cok uzak bir akrabasina kiz kardesini Londra'da cemiyete takdim etme konusunda yardim sozu verdiginde buna kendisi dahil herkes sasirir. Frederica Merriville'in tek dusuncesi ise evlilik yasina gelen—yirmi dort yasindaki--, saf kiz kardesi Charis'in mutlu bir evlilik yapip birlikte rahat bir yasam surecegi bir es bulmasidir. Alverstoke cok gecmeden Frederica ile diger erkek kardeslerinin koruyuculugunu ustlenir ve onlari SIK SIK belaya bulasmaktan kurtarir.”



    “Frederica Merriville and her three siblings have come to London for the glittering social season, in order to give young and beautiful Charis a chance to make a good marriage. Frederica herself, a witty charmer, believes herself happily beyond marriageable age -- she is twenty-four, after all. But when they are introduced to London society by their distant ‘cousin’ Lord Alverstoke, Frederica is amazed to find herself, unknowingly, falling in love. Likewise, Alverstoke, a cold aristocrat, finds himself thoroughly beguiled by Frederica and her young rascal brothers.”

  8. Alman asilli Amerikali yazar ve sair Charles Bukowski'nin (Heinrich Karl Bukowski) dogum yildonumu (16 Agustos 1920)



    "Beni anla. Ben siradan bir dunyali degilim. Cilginliklarim var. Baska bir boyutta yasarim ve ruhu olmayan seylerle harcayacak vaktim yok."




    "Sabahin alti bucugunda bir calar saatin sesine uyanip yataktan firla, giyin, zorla bir seyler atistir, sic, ise, dis fircala, sac tara, baska birine buyuk paralar kazandirmak ve sana taninan firsat icin mutesekkir olmak icin berbat bir trafigin icine dal. Nasil razi olunur boyle bir yasama?"






    bir mavi kus var yuregimde
    cikmaya can atan
    ama ben ondan gucluyum, kal,
    diyorum ona, kimsenin
    seni gormesine izin veremem.
    bir mavi kus var yuregimde
    cikmaya can atan
    ama viski dokuyorum ustune
    sigara dumanina
    boguyorum,
    fahiseler, barmenler ve
    bakkal ciraklari hicbir zaman
    bilmiyorlar onun orada
    oldugunu.
    bir mavi kus var yuregimde
    cikmaya can atan
    ama ben ondan gucluyum,
    yat lan asagi, diyorum ona,
    ocagima incir dikmek mi
    niyetin? Avrupa'daki kitap
    satislarimi sabote etmek mi?
    bir mavi kus var yuregimde
    cikmaya can atan
    ama zekiyim, sadece
    geceleri izin veriyorum cikmasina,
    herkes yattiktan sonra.
    orada oldugunu biliyorum, derim
    ona, kederlenme
    artik.
    sonra yerine koyarim yine
    ama hafifce oter
    tamamen olmesine de izin
    vermiyorum
    ve birlikte uyuyoruz
    gizli antlasmamizla
    ve insani aglatacak kadar
    guzel, ama ben
    aglamam, ya
    siz?

Sayfa 1318/7020 İlkİlk ... 3188181218126813081316131713181319132013281368141818182318 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •