Şimdi, doğal olarak bazı arkadaşlar, "İyi de hem kim ne alıyor satıyor gibi konularla ilgilenmediğini söylüyorsun hem de Asunim'in işlemlerini takip ediyorsun. Ne alâka ?" diye sorabilir. Bu sorunun cevabını iki başlıkta inceleyelim ve herkes kararını (benim kişisel değerlendirmelerimden ayrı olarak) buna göre özgür iradesiyle versin.

İlk olarak Ocak-Nisan ayında yabancılara yapılan konut satışlarıyla ilgili istatistikleri analiz edelim. Kaynak: TÜİK. Bunlardan 1 nolu olanı ülke uyruklarına göre satışlar, 2 nolu olanı ise bu satışların hangi illerde yapıldığı.Tabloları dikkatlice incelediğimizde, buradaki yazılarımda bahsettiğim "küresel sermaye" odaklı ülkelerin ağırlıkta olduğunu ve yapılan bu satışların neredeyse yarısının İstanbul'da gerçekleşmiş olduğunu görmekteyiz. Rakamlardaki hatırı sayılır artışa özellikle dikkatinizi çekmek isterim.



Diğer tablomuz ise Dış Ticaret-İhracat rakamları. Dikkat edecek olursanız en büyük oranlı artış bugünlerde basın yayın aracılığıyla adeta düşman gibiymişiz gibi lanse edilen Suudi Arabistan ve BAE ?! Geçen yıla göre sırasıyla % 30.9, % 34.2 gibi hatırı sayılır oranda bir ihracat artışı var bu ülkelere. Yani hiç bir şey bize anlatıldığı gibi değil. Bu gözle görülür düzeydeki artışları yürütülmekte olan siyasetten ayrı olarak düşünmek en hafif tabiriyle safdillik olacaktır.



Pekala, bunun Asunim'le ne alakası var diye soranlara 1-2 sayfa geride bunun cevabını verdiğimizi hatırlatırım. Haliyle arkasında güçlü bir Suud ve BAE sermaye olan; yani küresel sermayeyle iltisakı bu denli güçlü bir grubun HLGYO'daki işlemlerini takip etmemek benim gibi bir analist için büyük eksik olurdu dostlarım.

Saygıyla.