EuroBOND mevzusu hakkinda sohbet..

[Hasan.]

15 senede eurobond ile anaparanı çekiyorsun.
bu müthiş. evde amorti süresi 15 sene imkansız. kiracısı vergisi tahsilatı tadilatı riskleri bitmez. evle uğraşılmaz.
ancak 20-25 senelik yatırım için de alınan riskin karşılığı az gibi geliyor bana ? tamam vadeli mevduatın belki 3-4 katı ancak yine de tatmin etmiyor gibi. sonuçta 2 sene sonramızın garantisi yok. 25 senelik yatırımdan bahsediyoruz.

eurobondu neye göre nasıl seçecegiz hiçbir fikrim yok. henüz daha bu aşamayı çözmüş değilim.
yurtdışı hisse senetlerine yatırım olayı güzel fakat komisyon senelik 1000 dolara yaklaşıyor. ve bu can sıkıcı bir nokta......

[samreit]

15 senede eurobond ile anaparanı çekiyorsun.
bu müthiş. evde amorti süresi 15 sene imkansız. kiracısı vergisi tahsilatı tadilatı riskleri bitmez. evle uğraşılmaz.
ancak 20-25 senelik yatırım için de alınan riskin karşılığı az gibi geliyor bana ? tamam vadeli mevduatın belki 3-4 katı ancak yine de tatmin etmiyor gibi. sonuçta 2 sene sonramızın garantisi yok. 25 senelik yatırımdan bahsediyoruz.

eurobondu neye göre nasıl seçecegiz hiçbir fikrim yok. henüz daha bu aşamayı çözmüş değilim.
yurtdışı hisse senetlerine yatırım olayı güzel fakat komisyon senelik 1000 dolara yaklaşıyor. ve bu can sıkıcı bir nokta......

Temettüsü fix olan ve vade sonu olan bir hisse senedi gibi düsünün. Tek farki vade sonu yaklastikca veya faizler yükseldikce degeri azalabiliyor.
Tabiiki Türkiye Cumhuriyeti'nin iflas durumunda 1000 yatirdiysak 300-500 geri alabilirsek seviniriz, ayri konu.

Kisaca bir hisse senedinde aldiginiz risklerin aynisini var kabul ederek almak lazim.
Garanti hic bir seyde yok. Garanti olan tek sey ölüm.

Benim düsüncem dünya devletlerinin önümüzdeki 10-15 yil icerisinde mevduatlardaki ve hesaplardaki giral parayi bir sekilde ic edecekleridir. O yüzden mevduattan cok sirket hisselerine yatirim yapmanin daha mantikli oldugunu düsünüyorum ve nakit ve mevduatta %25'in altinda kalmayi tercih ediyorum. Sadece kendim ve esimi düsünsem %95 hisse senetlerine girerdim, ama baska yükümlülükler ve sorumluluklardan dolayi biraz nakitte kalmam lazim.

[kirk7]

Temettüsü fix olan ve vade sonu olan bir hisse senedi gibi düsünün. Tek farki vade sonu yaklastikca veya faizler yükseldikce degeri azalabiliyor.
Tabiiki Türkiye Cumhuriyeti'nin iflas durumunda 1000 yatirdiysak 300-500 geri alabilirsek seviniriz, ayri konu.

Kisaca bir hisse senedinde aldiginiz risklerin aynisini var kabul ederek almak lazim.
Garanti hic bir seyde yok. Garanti olan tek sey ölüm.

Benim düsüncem dünya devletlerinin önümüzdeki 10-15 yil icerisinde mevduatlardaki ve hesaplardaki giral parayi bir sekilde ic edecekleridir. O yüzden mevduattan cok sirket hisselerine yatirim yapmanin daha mantikli oldugunu düsünüyorum ve nakit ve mevduatta %25'in altinda kalmayi tercih ediyorum. Sadece kendim ve esimi düsünsem %95 hisse senetlerine girerdim, ama baska yükümlülükler ve sorumluluklardan dolayi biraz nakitte kalmam lazim.

Benzer dusuncelerdeyiz. Ucuzlamalari nedeniyle portfoyun 55%ini 2020 ve 2025 hazine USD tahvillerine gömdüm ama bence de en iyi uzun vadeli yatırım iyi yönetilen karlı sirketlerin ortaklığı. Bono yerineyse gelişmiş ulke ve uzakdoğu GYO etfleri daha cazip geliyor. Bonoda (özellikle uzun vade olanlarda) enflasyon belirsizliği büyük risk..

Saygılarımla

[samreit]

Benzer dusuncelerdeyiz. Ucuzlamalari nedeniyle portfoyun 55%ini 2020 ve 2025 hazine USD tahvillerine gömdüm ama bence de en iyi uzun vadeli yatırım iyi yönetilen karlı sirketlerin ortaklığı. Bono yerineyse gelişmiş ulke ve uzakdoğu GYO etfleri daha cazip geliyor. Bonoda (özellikle uzun vade olanlarda) enflasyon belirsizliği büyük risk..

Saygılarımla

Sayin Kirk,

GYO'lar hakkinda bir bilgim yok, ancak bazen okuyorum GYO'larda uzun vadeli iyi getiri olmasi icin, GYO'larin bulundugu ülkedeki kira gelirlerinin yüksek olmasi gerektigi. Uzakdogunun hizli gelistigi ve dahada gelisecegi bencede bir gercek. Ancak ABD , Fransa, Japonya gibi gelisebileceklermi iyi düsünmek lazim.

Burada bir cok yatirimci "Home Bias" agirlikli yatirimi olumsuz görmekte ve daha cok ABD, GB vs. ülkelerdeki sirketlere yatirim yapiyorlar ve temettü vergilerinde veya diger vergilerde bugünün kosullarini düsünüyorlar. O yüzden alman sirketlerinin %50'den fazlasi yabanci fonlarin elinde bulunmakta.
ABD'de ise "Home Bias" cok güclü. ABD yatirimcisi cogunlukta kendi sirketlerine (S&P500) yatirim yapiyor (ABD devleti tesvik ediyor tabii ki). Bu sayede ABD sirketlerinin cogunlugu ABD vatandaslarinda kaliyor. Yani adamlar hem gelir elde ediyor, hemde sirketlerini koruyorlar. Gerek ABD olsun, gerek diger ülkeler olsun, yeri gelince kendi cikarlari icin temettü vergilendirmesinde veya diger vergilendirmelerde degisikliklere gideceklerdir ve yabanci yatirimcilarin gelirlerini yurt disina cikarmalarini engelleyeceklerdir.

Bu sebeplerden dolayi sahsen "Home Bias" yatirimciligim agir basiyor. Su anda portföyümün %70'i alman sirketlerinde. Geri kalani GB, NL, FIN, ABD sirketlerinde.
Ama ileride Türkiye'ye döndügümde (kurtulus yok bu bagimliliktan) portföyümün %75'i Türkiye'de olacak. Burada sadece NL sirketleri ve IRL ETF'leri olarak portföy tutacagim. Yani tüm olumsuzluklara ragmen Türkiye'de yatirim yapacagim.
Bu benim yeterince global olamadigimdan kaynaklanan bir durum. Becerebilen icin aslinda global yatirim yapmak daha olumlu sonuclar verecektir.
Yas ilerledikce yatirimlari denetim altinda tutmak zorlasmaya basliyor. Eskiden 5-6 bankada hesap tutarken zorlanmiyordum. Artik tüm hesaplarimi tek bir bankaya toplamaya calisiyorum. Yani yapilacaklari gencken yapmak lazim. Aslinda hedef degil, gidecegimiz yol yasamimizi belirlemeli. Burada bir ata sözünden gelen bir cümlenin acilimi ve ben daha 7-8 yil önce farkina vardim acikcasi.