Sayfa 3789/7020 İlkİlk ... 278932893689373937793787378837893790379137993839388942894789 ... SonSon
Arama sonucu : 56156 madde; 30,305 - 30,312 arası.

Konu: Sanat Mozaik

  1. Ispanyol ressam María Gutiérrez Blanchard'in olum yildonumu (5 Nisan 1932)

    Nature morte (Naturaleza muerta), 1922




    La bretonne (La bretona), 1928-1930


  2. Amerikali roman ve oyun yazari Earl Derr Biggers'in olum yildonumu (5 Nisan 1933)

    "Chan, omuzlarini silkti. 'Fark etmez. Parmak izleriyle obur teknik islemler teoride iyidir ama gercek hayatta o kadar degil. Tecrubelerim bana insanoglu uzerinde derin derin dusunmemi soyluyor. Insan ihtiraslari. Bir cinayetin ardinda yatan nedir? Nefret, intikam, maktulu susturma istegi. Belki de para hirsi. Her zaman insanoglunu incelemek gerekiyor."

    'Kulaga mantikli geliyor,' dedi John Quincy.

    'Cogunlukla oyledir,' dedi Chan, emin bir ifadeyle. 'Elimizdeki ipuclarini sayiyorum: Bir sayfasi eksik konuk defteri, eldiven dugmesi, telgrafla gonderilmis bir mesaj, Egan'in kismen anlattigi hikayesi, Korsika markali yarim sigara, ofkeyle yirtilmis olabilecek bu gazete, bir de birinin kolundaki saat, 2 rakami silik.' " Anahtarsiz Ev



    "Chan shrugged his shoulders. 'Does not matter. Finger-prints and other mechanics good in books, in real life not so much so. My experience tell me to think deep about human people. Human passions. Back of murder what, always? Hate, revenge, need to make silent the slain one. Greed for money, maybe. Study human people at all times.'

    'Sounds reasonable,' admitted John Quincy.

    'Mostly so,' Chan averred. 'Enumerate with me the clues we must consider. A guest book devoid of one page. A glove button. A message on the cable. Story of Egan, partly told. Fragment of Corsican cigarette. This newspaper ripped maybe in anger. Watch on living wrist, numeral 2 undistinct.' "

  3. 3 Pulitzer Odullu Amerikali sair Edwin Arlington Robinson’in olum yildonumu (5 Nisan 1935)



    Bulamam yolumu: hic yildiz yok
    Busbutun ortunmus goklerde;
    Ve yok havada fisiltisi
    Yasayan bir sesin, fakat uzakta
    Yitik, sahane muzigin olcu cizgisi gibi sadece
    Duyarim onu, calinirdi alimli
    Ve melek parmaklar ordugunde, ve fark etmeden,
    Gullerin olmadigi celenklerdeki olu yapraklari.

    Hayir, ne bir pirilti var ne de bir tini,
    Karsilayan biri icin, korktugunda karsilayan,
    Gecenin kara ve muthis kesmekesligini;
    Cunku butun bunun icinden – ustunden, otesinden –
    Bilirim yillarin uzaga gonderilmis haberini,
    Hissederim isigin gelen gorkemini

  4. Ispanyol ressam José Benlliure y Gil'in olum yildonumu (5 Nisan 1937)

    Carnival in Rome, unknown date




    La tertulia, 1890


  5. Iran edebiyatinin Mesrutiyet Donemi kadin sairi Pervin Itisami'nin olum yildonumu (5 Nisan 1941)

    Gunun birinde bir padisah bir yoldan gecti,
    Sokaklardan ve catilardan sevinc feryatlari yukseldi,
    Bu sirada yetim bir cocuk oradakilere
    'Padisahin tacindaki su parlak sey nedir?' diye sordu.

    Biri, 'Biz nereden bilelim ne oldugunu,
    belli ki cok kiymetli bir seydir,' dedi.
    Yasli ve kambur bir kadin yaklasti;
    'Bu benim gozumun yasi ve sizin yureginizin kanidir,' dedi ve devam etti:

    'O coban, kepenegini ve comagini gostererek bizi kandiriyor;
    Bu kurt yillardir suruyu yakindan taniyor...
    Koy ve toprak satin alan takvali adam aslinda hirsizdir,
    Halkinin malini yiyen padisah dilencidir.

    Bu mucevherin parlakliginin nereden geldigini mi merak ediyorsun?
    Yetimlerin gozlerinden akan yaslara bak...'
    Egri yolda olanlara dogruluktan bahsetmek ne fayda?
    Dogru sozden incinmeyen hani nerede?



    From every street and roof rose joyous shouts;
    The king that day was passing through the town
    An orphan boy amidst this speaks his doubts,
    What is that sparkle that’s atop his crown?

    Someone replied : that’s not for us to know,
    But it’s a priceless thing, that’s clear!
    A crone approached, her twisted back bent low,
    She said: that’s your heart’s blood and my eye’s tear!

    We were deceived by shepherd’s staff and robe
    He is a wolf; for many years he’s known the flock.
    The saint who craves control is but a rogue
    A beggar is the king who robs his flock.

    Upon the orphan’s tears keep fixed your gaze.
    ‘Til you see from where comes the jewel’s glow.
    How can straight talk help those of crooked ways?
    And frank words will to most folk deal a blow.

  6. Alman ressam Bernhard Pankok'un olum yildonumu (5 Nisan 1943)

    Pfälzer Landschaft, 1910




    Tropisches Bad, 1913


  7. Cinli gemici Poon Lim'in 133 gunluk hayatta kalma mucadelesi 5 Nisan 1943'de son buldu.



    Poon Lim, Ingiliz Ticaret Filosu'da yardimci kamarot olarak S. S. Benlomond'da calismaya basladi ve 23 Kasim 1942'de bir Alman denizaltisi tarafindan bombalanan S. S. Benlomond'dan sag kurtularak bir sal ile 133 gun denizde yasadi. 5 Nisan 1943'de bir tekne kendisine yaklasti. Balikci teknesindeki uc Portekizli Lim'i kurtardi.)

  8. Ingiliz aktris, yazar ve girisimci Jane Asher'in dogum gunu (5 Nisan 1946)



    "Her sey siradan, gunluk bir telefon konusmasinda oylesine dile getirilen bir sozle baslar. Ama bu soz Eleanor Hamilton'i korkunc ve huzur kaciran bir kesif yapmaya goturur: Yirmi yillak kocasi John'un gizli bir hayati daha vardir. Yavas yavas inanilmaz bir ikiyuzluluk ve ihanet ornegi ortaya cikar.

    Kesfin ardindan kiskanclik, ofke ve saskinlik gelir. Bu tuketen ve sok edici duygular Eleanor'un intikam atesiyle yanip kavrulmasina neden olmaktadir. Bu noktada kader korkunc bir kaza seklinde mudahalede bulunur.

    Ama bu trajediden beklenmedik bir ask iliskisi de dogar ve bu sirada kurtulmayi bekleyen John islerin oınun aleyhine dondugunu gorurken, Eleanor da firsat kollamaktadir."



    "It all starts with a chance remark on the telephone, just a casual conversation on a normal working day. But it leads Eleanor Hamilton to an appalling and deeply disturbing discovery: John, her husband of twenty years, has been leading a double life – a life of unbelievable duplicity and betrayal.

    Jealousy, anger and confusion follow, all-consuming and shocking, driving Eleanor to extraordinary limits in her desire for revenge. Then fate intervenes in the shape of a terrible accident.

    But out of the tragedy grows an unexpected love affair, and at the same time John finds the tables turned against him as he awaits deliverance and Eleanor bides her time."

Sayfa 3789/7020 İlkİlk ... 278932893689373937793787378837893790379137993839388942894789 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •