şu anda ev almak ne kadar doğru bir yatırım

[Tasarrufcu]

Bu sektör hakkında en ufak bilginiz yok.
Büyük şehirlerde bahsettiğiniz evlerde hangi beyaz yakalı , alıp kalabilecek. En azından %10 bile geçmez.
Muhtemelen arsa fiyatlarından, şuan beyaz yakanın gelir durumundan da haberiniz yok.
Önerileriniz Türkiye gerçekleri ile alakası yok.

Sakın ha sakın almayın. Gidin az kenar semtte müstakil Bahçeli bir siteden ev alın. Kümeste artık kolay kolay kimse oturmayacak. Beyaz yakalılar en az %50 zamanını uzaktan çalışacak bundan sonra. Dünya her yerde iş yapma şekli değişti. Kenarda olsun ama müstakil bahçesi olsun, ha yine site olsun ama aidatı düşük olsun.

Ayağınız toprağa değmiyorsa o ev değildir, kümestir.

New York taki Rezidans Apartman ev fiyatları asla düşmez derlerdi. Son 50 senedir her sene artardı. İlk defa bu sene düştü!

Let the trend, be your friend!

[abc1980]

Müstakil ev , sitede ya da mahalle ortamından alınan bir daire ile iş bitmiyor , sorunlar çözülmüyor maalesef ! Ev sahibi olmaktan ziyade eşiniz ve çocuklarınız ile bir ömür geçirebileceğiniz , sosyal aktivitenin iyi olduğu , boş zamanlarınızda dışarıya çıktığınızda güzel vakit geçirebileğiniz temiz ve nezih bir semt olmalı ! Siz yetişkinler hadi neyse de çocuklarınızı büyütebileğiniz , yetiştirebileceğiniz bir ortam olmalı !

Kısacası olaya sadece aidat , kira çarpanı , maddiyat gözüyle bakmak yanlış olur !

[sadecegrafik]

Türkiye de insanlar insan gibi yaşamak zorunda.

20 sene önce Polonya ya gezmeye gitmiştim. Sonra bu iktidar geldi TOKİ adı altında kümes evler yapmaya başladı. Tabi ben şok oldum.

Polonya daki evleri komunizm yapmıştı. İşçiler az gelirle 15 katlı 1+1 2+1 küçük apartmanlarda Yaşar, fabrikadaki işe trenle gidip gelirlermiş. Bizde hangi zihniyet kümesleri yaptı?

Evler eski Bağdat caddesinde ne güzeldi! 3-4 katlı Bahçeli ferah evler vardı. Yıktılar yerlerine 20 katlı bahçesi olmayan kümesler yaptılar. Apartman dediğin 3-5 kat olur en fazla. Bahçesi olur. Kamelyası olur.

Bu sektör hakkında en ufak bilginiz yok.
Büyük şehirlerde bahsettiğiniz evlerde hangi beyaz yakalı , alıp kalabilecek. En azından %10 bile geçmez.
Muhtemelen arsa fiyatlarından, şuan beyaz yakanın gelir durumundan da haberiniz yok.
Önerileriniz Türkiye gerçekleri ile alakası yok.

[vivatrader]

Türkiye de insanlar insan gibi yaşamak zorunda.

20 sene önce Polonya ya gezmeye gitmiştim. Sonra bu iktidar geldi TOKİ adı altında kümes evler yapmaya başladı. Tabi ben şok oldum.

Polonya daki evleri komunizm yapmıştı. İşçiler az gelirle 15 katlı 1+1 2+1 küçük apartmanlarda Yaşar, fabrikadaki işe trenle gidip gelirlermiş. Bizde hangi zihniyet kümesleri yaptı?

Evler eski Bağdat caddesinde ne güzeldi! 3-4 katlı Bahçeli ferah evler vardı. Yıktılar yerlerine 20 katlı bahçesi olmayan kümesler yaptılar. Apartman dediğin 3-5 kat olur en fazla. Bahçesi olur. Kamelyası olur.

Düşüncelerinize sonuna kadar katılıyorum. Dünyada gezmediğim ülke neredeyse kalmadı gibi. Hatta Güney Amerikayı bile karış karış gezdim. Ben bizdeki kadar zevksiz mimari anlayışında beton kulelerini hiçbir yerde görmedim desem yeridir. Hatta şöyle diyeyim. Brezilyanın varoşları denilen Favela mahallelerini bile gezdim oradaki evler bile mimari açıdan estestik barındırıyordu.

Eski doğu bloku ülkelerdeki insanlar banliyo evlerinde nasıl yaşıyorlar diye düşünürken Son dönemde bizdeki büyük şehirlerdeki beyaz yakalıların hayatını bu tarz kümes gibi evin kredisini ödemekle mahkum edilmesini görmek inanılmaz acı veriyor. Türk insanı bunları hak etmiyor

Bir de pozisyonları gereği bu kölelik sistemini destekleyenleri görünce...

[sadecegrafik]

Bahçesi olmayan evi alan para kazanamaz! Kümesler reel bazda (altın gümüş dolar Euro) geriler.

Ev alacak olan arkadaşlar tek yatırım tavsiyem var! Ev alın, ama kümes almayın!

Az kenarda olsun ama müstakil bahçeli olsun. Zaten beyaz yakalılar ve öğrenciler bundan sonra en az %50 uzaktan çalışacak. Trafik sorunu yok artık.

İsmail YK nın Bas Gaza şarkısını söyleyerek Bahçeli evinizden çıkar mutlu mutlu işe gidip gelirsiniz. Zaten haftada ne fazla 2 gün! Gerisi uzaktan çevrimiçi online olacak.

Düşüncelerinize sonuna kadar katılıyorum. Dünyada gezmediğim ülke neredeyse kalmadı gibi. Hatta Güney Amerikayı bile karış karış gezdim. Ben bizdeki kadar zevksiz mimari anlayışında beton kulelerini hiçbir yerde görmedim desem yeridir. Hatta şöyle diyeyim. Brezilyanın varoşları denilen Favela mahallelerini bile gezdim oradaki evler bile mimari açıdan estestik barındırıyordu.

Eski doğu bloku ülkelerdeki insanlar banliyo evlerinde nasıl yaşıyorlar diye düşünürken Son dönemde bizdeki büyük şehirlerdeki beyaz yakalıların hayatını bu tarz kümes gibi evin kredisini ödemekle mahkum edilmesini görmek inanılmaz acı veriyor. Türk insanı bunları hak etmiyor

Bir de pozisyonları gereği bu kölelik sistemini destekleyenleri görünce...

[subcomponent]

Bahçesi olmayan evi alan para kazanamaz! Kümesler reel bazda (altın gümüş dolar Euro) geriler.

Ev alacak olan arkadaşlar tek yatırım tavsiyem var! Ev alın, ama kümes almayın!

Az kenarda olsun ama müstakil bahçeli olsun. Zaten beyaz yakalılar ve öğrenciler bundan sonra en az %50 uzaktan çalışacak. Trafik sorunu yok artık.

İsmail YK nın Bas Gaza şarkısını söyleyerek Bahçeli evinizden çıkar mutlu mutlu işe gidip gelirsiniz. Zaten haftada ne fazla 2 gün! Gerisi uzaktan çevrimiçi online olacak.

Çünkü onlara patronları kümes çiz diyor, onlar da maaşlarını alabilmek için kümes çiziyorlar.

Kümes olmadığı algısı vermek için de 5000-10000 kişiye kıytırık bir tane yüzme havuzu, 1 tane basket sahası, 1 tane tenis kortu düşecek şekilde yapıp aha ulan daha ne istiyorsunuz sosyalleşme ise sosyalleşme diyorlar.

Polonya da Rusya da herkes fabrikada işçi olduğu için trene binip fabrikaya topluca gidip geliyordu. Akşam kümesinde votkasını içip sarhoş olarak mutlu oluyordu.

Bizde ise ekonomi %80 hizmet sektörü. Üretim en azından metropollerde yok. Peki Covid19 dan dolayı Metropollerde çökmüş olan hizmet sektörlerinde çalışanlar ne mok yiyecekler geçinmek için?

bence kendi kendinizle çelişiyorsunuz
öncelikle kendi adıma şunu söyleyeyim ben pandemiden önce de home-office çalışıyordum ve ne ofis insanı ne plaza insanı değilim. bana uyar yani evden çalışma

ama sizin de belirttiğiniz gibi "Bizde ise ekonomi %80 hizmet sektörü."
ne mok yiyeceğini bilemediğimiz bir dünya çalışanı var bu sektörün

üstüne
her ne kadar beyaz yaka diye güzellemeler yapsak da bizdeki mühendisin, işletme mezunun hatta hatta avukatın ve devletteki doktorun bile geliri bile beyaz yakalı geliri değil. mavi yakalıyla aynı artık.

yani bu genç insanlara diyorsunuz ki
şehir içinde sitede ev alma, çünkü 1.000.000 lira pahalı
ama git şehir dışında 2.500.000 liraya müstakil villa al!

oldu.

ülkede ne beyaz yakalı ne de çakma beyaz yakalı, yani beyaz yakalımsı haftada 2 gün tatil yapabiliyor. firmalar yeri geliyor gece 10'da işe çağırıyor, yeri geliyor gece 2'de iş bitiyor.
çoğu da şehirde belli başlı yerlerde çalışıyor
(pandemi süreci geçince de yine ayrı düzene döneriz biz, zaten çoğu firma döndü ofislere. dönmeyen genelde sadece global firmalar kaldı). karı-koca çalışacak, e ikisine de araba lazım zira oralara toplu taşıma da yok. bu arkadaşlar 2,5 milyona villa 250'şer bine de araba alacak. 35 yaşında. 5'er hadi 7'şer bin lira maaşla. peki.

hadi ofislere de dönmedi kimse diyelim, hadi herkesler home-office çalıştı.
Güzel abicim

o şehir dışındaki yere
ne yemek sepeti sipariş getirir.
ne teee nerelerden gelen bakıcı kadın sabah 8'de başlayan mesaine yetişebilir.
ne kuru temizlemecinin dağıtım ağına girer.
ne çocuğun okul servisinin güzergahına uyar.
gider bakıcı kadını alır gelirsin ya da çocuğu okula sen bırakırsın (e ne anladım o zaman?)

hem burada 30-35 yaşında insanlar için projeksiyon çiziyorsunuz
hem ne çocuk var ortada ne bakıcı. ne servis ne hizmet sektörü ne ülke gerçekleri.

30-35 yaşındaki insanların çoğu o evlerin bahçesine çim ekmeyi bilmiyor artık, bilmem farkında mısınız?
yine o 30-35 yaşındaki insanların çoğu (en azından ankarada) kurum servisiyle işe gidip geliyor. araba şirket arabası değilse çoğu insan kullanmıyor günlük iş için. (pandemide bireysel araç kullanımı arttı, onu kabul ederim).

bari deyin ki benim yaşım 50-55, benim için en güzeli o şehir dışı villa tipi evler.
amenna biz de anlayalım.

[Delta Heavy]

bence kendi kendinizle çelişiyorsunuz
öncelikle kendi adıma şunu söyleyeyim ben pandemiden önce de home-office çalışıyordum ve ne ofis insanı ne plaza insanı değilim. bana uyar yani evden çalışma

ama sizin de belirttiğiniz gibi "Bizde ise ekonomi %80 hizmet sektörü."
ne mok yiyeceğini bilemediğimiz bir dünya çalışanı var bu sektörün

üstüne
her ne kadar beyaz yaka diye güzellemeler yapsak da bizdeki mühendisin, işletme mezunun hatta hatta avukatın ve devletteki doktorun bile geliri bile beyaz yakalı geliri değil. mavi yakalıyla aynı artık.

yani bu genç insanlara diyorsunuz ki
şehir içinde sitede ev alma, çünkü 1.000.000 lira pahalı
ama git şehir dışında 2.500.000 liraya müstakil villa al!

oldu.

ülkede ne beyaz yakalı ne de çakma beyaz yakalı, yani beyaz yakalımsı haftada 2 gün tatil yapabiliyor. firmalar yeri geliyor gece 10'da işe çağırıyor, yeri geliyor gece 2'de iş bitiyor.
çoğu da şehirde belli başlı yerlerde çalışıyor
(pandemi süreci geçince de yine ayrı düzene döneriz biz, zaten çoğu firma döndü ofislere. dönmeyen genelde sadece global firmalar kaldı). karı-koca çalışacak, e ikisine de araba lazım zira oralara toplu taşıma da yok. bu arkadaşlar 2,5 milyona villa 250'şer bine de araba alacak. 35 yaşında. 5'er hadi 7'şer bin lira maaşla. peki.

hadi ofislere de dönmedi kimse diyelim, hadi herkesler home-office çalıştı.
Güzel abicim

o şehir dışındaki yere
ne yemek sepeti sipariş getirir.
ne teee nerelerden gelen bakıcı kadın sabah 8'de başlayan mesaine yetişebilir.
ne kuru temizlemecinin dağıtım ağına girer.
ne çocuğun okul servisinin güzergahına uyar.
gider bakıcı kadını alır gelirsin ya da çocuğu okula sen bırakırsın (e ne anladım o zaman?)

hem burada 30-35 yaşında insanlar için projeksiyon çiziyorsunuz
hem ne çocuk var ortada ne bakıcı. ne servis ne hizmet sektörü ne ülke gerçekleri.

30-35 yaşındaki insanların çoğu o evlerin bahçesine çim ekmeyi bilmiyor artık, bilmem farkında mısınız?
yine o 30-35 yaşındaki insanların çoğu (en azından ankarada) kurum servisiyle işe gidip geliyor. araba şirket arabası değilse çoğu insan kullanmıyor günlük iş için. (pandemide bireysel araç kullanımı arttı, onu kabul ederim).

bari deyin ki benim yaşım 50-55, benim için en güzeli o şehir dışı villa tipi evler.
amenna biz de anlayalım.

Bahsettiğiniz hizmetler şehirler suburb bölgelere yayılmaya devam ettikçe yeni düzene hızla adapte olurlar. Hatta yayılma arttıkça hizmet sektörü de gelişecek, gerilemeyecek.

Home office normalimiz olursa ben dahil yüzbinlerce beyaz yakalının istanbulda 1 saniye durması için sebep kalmıyor.


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi

[Egeli]

Bahsettiğiniz hizmetler şehirler suburb bölgelere yayılmaya devam ettikçe yeni düzene hızla adapte olurlar. Hatta yayılma arttıkça hizmet sektörü de gelişecek, gerilemeyecek.

Home office normalimiz olursa ben dahil yüzbinlerce beyaz yakalının istanbulda 1 saniye durması için sebep kalmıyor.


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi

ufak bir parantez açıyım. Aynı işin istanbul maaşı ile izmir maaşı farklı bizim işverenlerde maaşı yeni normale uyduracaklardır.


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi