Bana kalırsa.

[alicemal]

Evrenin başka bir karadelikten oluşmuş olabileceği teorisyenlerin uzun yıllardır zaten tartıştığı konudur. Veya başka evrenlerde vardır ama bizim evrenimiz henüz o evrenin içine girmemiştir girmek üzeredir gibi. Bunlar ve bunlar gibi teorileri tek çatıda barındıran sicim teorisi şu ana kadar geliştirilen ama matematiği tutarlı. Kuantum barındırabilen ama newton mekaniği de içerebilen ama adi üstünde teori olarak tek tutarlı açıklama
Bu teori 7 8 boyut lu evreden olduğumuzu iddaa eder iken bazı teorisyenlerin 12 hatta 13 boyut lü olabileceğimizi idda etmektedir. Tek bildigimiz sicim teorisinin şu an en mantıklı matematiği olan teori olduğu...

Tubitak'a sanırım 15 yıl veya daha eski evrenimiz bir karadelikten geliyordur fikrimi göndermiştim. Eğer karadelikten oluştu fikrini daha önce gördüysen, bu fikirin benden yayılmış olma ihtimali yok demektir. Aslında ilgili çok kişinin aklına gelebilecek basit bir şey.

Newton Mekaniğini bilmiyorum ama sicim teorisi, benim çok iyi bildiğim felsefi yaklaşımla da uyuşuyor.
Hatırlamak için sicim teorisini yeniden okumam gerekti. Akşama yine unutmuş olurum.

[alicemal]

Bu arada fizik'çiler de dökülüyor.

Fizikçi değilim, her entel dantel gibi merakım var ve okuyorum. tarih, teknoloji vb. yi okuduğum gibi. Yazan fizikçi olursa bilmeyenlerin , amatörlerin anlayabileceği şekilde yazmalı.

[secbul]

Bunların hepsi iyi de "suje" 'yi açıklamıyor.

"Yani yüz milyar bilmem kaç yıllık bir olgu, akıl havsala almaz bir mekansal büyüklük" ben olmasaydım (suje) görülmeyecekti...

Felsefî olarak çok sert ama bir o kadarda bilinci dünyaya taşımak kadar boş olabilir. Yani bilinç tek burada ise çok sert. Ürpermem de buyuzden. Belki günlerce konuşsak yetmez. Zaten roma bunun felsefesini temelini atmış üzerine de diğerleri bina dikmiş. Şu an forumdan tek yapabileceğim sandalyede oturmak ara sıra fikir yazmak.

[alicemal]

Yeni haftaya başladık, umarım iyi geçer.

Önümüzdeki kısa vade önemli olaylar;

Çarşamba 16:30 abd TÜFE açıklanacak. Sıradışı gelirse bu kez etkisi biraz daha fazla olacak.

Bu ayın 21 inde, bankalar DTH larında %10 eksilme varmı ona bakılacak. Eksilme yoksa TCMB, bankanın kendindeki doviz karşılığına %1.5 komisyon uygulayacak. Bankada bu miktarı müşteriye yansıtacak o sebeple banka veya doviz seviyesinde etkilenme olmaz. Bankalar millete "doviz alın" demeyi bırakmaz.

Bu hafta siyonist medya + bankalar USD ye 14.0 ü geçirtmeye çalışacaklar. tayyip de 14.0 ü geçirtmemeye çalışacak. Geçerse yeni kurallar çıkarabilir, oranlarla oynayabilir.

Eğer bankalar+medya ile tayyip in kapışmasında BIST i darmadağın edecek bir şey çıkmazsa, daha önce verdiğim teknik hedef 2150 ye doğru gideceğiz.

Kim kazanır, tayyip mi, bankalar+siyonist medyamı.? tek bildiğim ikiside kaybetmiyor, onların cebi hep doluyor, kaybedenler bu ülke halkının %60'ı. Yaşam kaliteleri düşüyor.

USD 14 ü geçermi.?

Ortada mantıklı bir şey yokki mantık yürüterek buna cevap vereyim. Bildiğim siyonistler yükseltmeye devam edecekler, tayyip de teslim olana kadar USD yi ve TCMB faizini aşağıda tutmaya çalışmaya devam edecek. Diğer gördüğümüz ise tayyip eni sonu abd ye karşı(güçlüye) hep diz çökmüştür. Eni sonu YİNE diz çökecek teslim olacak, o teslim olmayıda koyunlarına "Çin yönteminden vaz geçtik, Güney Kore modeline geçtik, bakın onlar abd ye teslim oldular ve çok zenginler" diye pazarlayacak.

[alicemal]

Yeni TC. kimlik kartlarına elektronik imza yüklenmeye başlanmış. Şöyle kanuna kabaca baktım, "mecburmuyum emşerim" diye.

Yeni TC. kimliğime şimdilik elektronik imza yüklemek zorunda değilim. Para tatlı belki ilerde mecbur bırakırlar.

Yüklemek isteyenler, Nüfus müdürlüklerine gidiyor, oradaki kiosk denen bir cihaza yeni TC kimliklerini sokup, ekranda form dolduruyor, cep Tel e gelen onay kodlarını filan giriyor, elektronik imza nın güvenliğini sağlayan firma nın yazılı koşullarını ve ücretini orada kabul ediyor ve Kimliğini cihazdan geri alıyorsun iş bitiyor.

Elektronik imza hizmetini sanırım "devletle anlaşan" özel firmalar sunuyor ve yıllık 50 TL abone ücreti alıyor. Bu ücret trafik sigortası gibi alt ve üst sınırı devlet belirliyor.

Yeni TC. Kimlik kartlarına ehliyet de yükleniyormuş.


.

[alicemal]

Farkındaysanız devletin her hizmeti paralı ve içinde kâr payıda var. Üzerine birde dolaylı dolaysız vergiler var ki o vergiler tüm maaşını bir ayda harcıyanların maaşının %60 ını götürür. %40 ı tamam ama %20 si soygun. 10 milyonlarca kişinin maaşının vergiye giden kısmının %20 sini düşünün. Her ay on milyarlşarca TL eder. Kazık büyük. hem her hizmetine para ver, üzerine kdv, ötv, gelir vergisi, sabit vergi, zart ve zurt vergidi, aidat, oda bilmemnesi ihracat haracı, belge şeysi ver.

Bugün düşündüm maaşımdan harcadığım kısım nereye gidiyor diye.

Resmen devlet ve tekel kurumlar tarafından soyuluyorum.

Gıda ve gezmeye harcadığım miktar az, geri kalanı araba ev masrafları. Kamunun aldığı ücretleri Almanya kıskanıyor olmalı.

Resmen soyuluyoruz. Alt gelir grubu için arabası olmak külfetliydi, evin külfeti koymuyordu.

Şimdi alt gelir grubuna araba ev hayal, orta sınıf içinde araba ve ev külfetli hale gelmeye başladı. Tabi eğer bilerek veya bilmeyerek halkı soyan %40 içinde değilseniz.

Kuralımız neydi: "Ürettiğinden fazla kazanıyorsan, MUTLAKA VE MUTLAKA diğer tarafta ürettiğinden az kazanan kalabalıklar vardır. Sen onları soyuyorsun."

Örnek: Bir tanıdık bu hafta devlet bankasından nasıl aldıysa 500binTL kredi aldı %14 faizle. Aynı gün parayı %24 faizle özel sektör bankasına yatırdı. Aradaki fark, üretmeden kazandığı para. Bu parayı tüm çalışanlar yani üretenler ödeyecekler.

Örnek; 300 bin dolarlık futbolcusun. Türkiyede bir futbol kulübünün yöneticisi ile anlaşıyorsun, seni yıllık 2 milyon dolara alıyorlar. 300 bin lolarlıktın, 2 milyon dolar verdiler. 1.700.000 doları sen, menajer ve futbol kulübü yöneticisi aranızda her yıl paylaşıyorsunuz. Haketmediğin bir para var. Bu para çalışandan nasıl çıkıyor.? maça giden, para verip forma alan, para verip futbol kanalı üyeliği alanlardan bir kısmı çıkıyor. Geri kalanı, devlet bu kulübe bina arsa vb yardım yaptığında veya kulüp borçları devletin üzerine yıkıldığında hepimizden çıkıyor.

Bu işlem belki 50 yıldır böyle. Futbolcu menajer ve yöneticilerinin ferrari paralarını ödüyoruz. üstüne birde kendini soyan o kulüp için kavga eden tam bilinçsiz gözü dönmüşler var. Söylesen "soyuyorsa beni soyuyor" diyecek. lang dingil tüm ülkeyi soyuyorlar. bitek seni soysalar hakediyorsun. tabi suçlu bu ebleh de değil, onu bilinçsiz kör bırakanlarda.

Neyseki futbol kulüplerinde olanlar siyasi partilerde olmuyor. meclisteki yemeğe bile ceplerinden para veriyorlar, kuzu şiş 8 TL. Sorunca "yaw mesulu olduğum şehirden insanlar geliyor, çay kahve ikram ediyoruz. Devlet çay ve yemek yardımı yapmasa maaşım yetmez" diyorlar. Lang ibibik, gelen benim içinmi geliyor, ya oğlumu işe al diyor yada benim kanunsuz kaçak katlara imar çıkarttır diyor. senle onun yaptığı ticaretin parasını niye ben vereyim diyeceğim ama demiyorum. Vekil için meclise gidenler tabiki ülkeyi kalkındırmak için gidiyorlar.

Bu yazıyı orta okuldan itibaren çocuklara okutulup manası öğretilmeli. Vatandaşlık dersi olmalı. Tabi şu an mecliste olan 600 kişi bunu yapmamalı, benim gibi biri yapmalı. Yoksa kitabı parayla çocuklara satıp, kitabın içindekileride şiir gibi ezberletirler. Çocuklar anlamını bilmez. Hayata uyarlayamazlar anadımı.


.

[alicemal]

2070 teknik dirençte oyalanırken, abd nin satıcılı açılması ile bizim bankalara satış geldi. BIST30 yeşil kapadı ama viop da panik satışlar vardı.

Sanırım viop da Nuri sevgen'in arbitraj sürüsü yine işler çevirdiler. Tabi bunun gerçeğini bilmiyorum, BISTi viop u ne kadar etkilediklerini bilmiyorum. laf olsun diye yazdım.

Ancak şu gerçekki viop gündüz olması gerekenin epey üzerindeydi. Birileri viop a yüklenmişti.
Kapanışa doğru abd ve devamında bizim bankalara satış gelince, viop u gereğinden fazla yükseltenler panik satışına geçmiş olmalı. O lavuklar yüzünden bende kazançsız kapadım. halbuki gün içi iyi oynamıştım ve biraz longu BIST endeks 2070 deyken kapamıştım. Elde kalan longlar sebebi ilede çok hafif kırmızı kapadım. kapadığım longların kazancı yetmedi.
Her neyse kendi derdimi bırakayım.

abd şu an için önem arz etmeye başladı.

Çarşamba günü enflasyon açıklaması var ve bu sefer biraz daha önemli. Geçen sefer şartlar biraz uygundu, bu sefer ortam biraz daha gerildi. O sebeple gelen verinin etkisi, geçen veriyle aynı önemde bile gelse daha etkili olacak.

abd için epey yukarda ne yazmıştım. "abd bir ay içinde yataya sarabilir. Bu yataya sarış 6-12 ay kadar sürebilir. Bu, doğal ve iyi bir şey olurdu."

Acaba yataya saracakmı veya orta vade düşüş trendine girecekmi.?

2013 taperinginde girmemiş ama 2013 le abd şartları aynımı bilgiye sahip değilim. O sebeple sonuç yorumu yapamıyorum. Ancak abd yükselirse BIST de şu olur, düşerse şu olur diyebilirim.

abd yükselirse yükselmeye devam ederiz. abd düşerse, aynı miktarda düşmeyiz çünki şartlarımız çok farklı, onlar yüksek balonlar. Onlar üç düşerse biz TAHMİNEN 1 düşeriz oda içimizdeki lanet batılı yabancılar yüzünden. 3 yıldır canımızdan bezdirdiler. hem kendilerine zarar ettirdiler hemde bize desem ağır kaçar. beni zarar ettiren BIST de silkelemeleri kim yapıyorsa o pzvnkler. Diğer herşeyi tahmin edip önlemimi alabiliyorum ama silkelemelere, arkasında mantık olmadığı için yakalanıyorum. Yine kendi derdimi anlattım.

Sonuçta abd yi seyredip göreceğim ne olacağını. Bu gece abd nin kapanışı, yarın bizim için ip ucu verecek.

[cumartesi71]

Evrende bizden uzaklaşan her maddenin,hatta evrenin ilk oluşumunda madde öncesi ışın kaynaklarından bize gelen ışınlar var. Yani bizden çıkıp uzaklaşan ışıkla bir işimiz yok, 13 milyar yıl önceki ışık kaynaklarından bize ulaşan ışınları gözlemleyeceğiz.Bu ışınlarla madde oluşumunu tamamlamış galaksiler vs. oluşumların ışın boyu farklı,bu sayede hangileri eski hangileri yeni ayırt edilebiliyor.

Karadelik akdelik teorisi de 60-70 lerden beri var. Karadelik herşeyi bir noktaya topluyor ve toplananlar aynı noktadan bir patlamayla akdelik,veya bing bang şeklinde evren oluşturuyor,şeklindeki teori.