https://www.ekonomim.com/ekonomi/moo...-haberi-714991
haberden alıntı:
".... Moody's'in raporunda, Türkiye ekonomisinin bu yıl yüzde 4,2, gelecek yıl yüzde 2,6 ve 2025'te yüzde 3 büyümesinin beklendiği kaydedildi...."
https://www.ekonomim.com/ekonomi/moo...-haberi-714991
haberden alıntı:
".... Moody's'in raporunda, Türkiye ekonomisinin bu yıl yüzde 4,2, gelecek yıl yüzde 2,6 ve 2025'te yüzde 3 büyümesinin beklendiği kaydedildi...."
Sn Maslak ,
TCMB yılın son enflasyon raporunda yaptığı çıktı açığı ile ilgili analizi enflasyonla mücadele sürecinde büyümenin seyrine ilişkin önceki raporlardan farklı işaretler vermişti. Enflasyon raporunda çıktı açığı ile ilgili bölümde Mart 2024'ten sonra çıktı açığının negatif tarafa geçeceği ve Eylül 2026'ya kadar negatif bölgede kalacağı öngörüldü. Temmuz ayında açıklanan raporda çıktı açığına ilişkin projeksiyonlar Eylül 2026'ya kadar sıfır seviyesinde öngörülmüştü. Çıktı açığı tahminlerindeki bu revizyon TCMB'nin enflasyonla mücadele sürecinde büyümenin potansiyelinin altına ineceği beklentisi içinde olduğuna işaret ediyor.
Bu büyüme rakamları Türkiye için net küçülmedir , büyümenin olmadığı yerde 2024 yılı borsa için çok zorlu geçecektir . Bu dönemde seçici sektörler , (talep e duyarsız sektörler ) gıda perakende ,havacılık ve ilaç sektörü gibi öne çıkacak diye düşünüyorum . Sn Maslak sizin düşünceleriniz nedir ?
Sevgilerimle
Sağlık Bakanı Koca: Ülkemizde üretilen ilaçlar 185 ülkeye ihraç edilmektedir. Yaklaşık 2 milyar avroluk ilaç ihracatımız var
Bakan Koca, e-Nabız kişisel sağlık kaydını 72 milyondan fazla vatandaşın kullandığını anlatarak, birçok dijital uygulamaya ilave olarak Gri Kod Acil Çağrı uygulamasını da pilot olarak başlattıklarını anımsattı.
- "İlaçların kutu bazında yüzde 90'ını ülkemizde üretiyoruz"
Bakanlığın bağlı kuruluşu olan Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumunun (TİTCK), Ekim 2023 itibarıyla Dünya Sağlık Örgütünün ölçütlere uygunluğunu onayladığı Ulusal İlaç Otoriteleri arasındaki yerini aldığını aktaran Koca, bu gelişmeyle Türkiye'de üretilen aşıların, Dünya Sağlık Örgütünün onayladığı ürün listelerine girebilmesinin önünün açıldığını belirtti.
TİTCK'nın Uluslararası İlaç Denetim Birliğine üye olmasıyla birlikte, Türkiye'de ilaç üretimi yapan tesislerin uluslararası alanda da tescillenmiş olacağına işaret eden Koca, "Bu üyelikle, ilaç ihracatımızın artması ve ülkemizde üretilen ilaçların dünya pazarına açılmasının önündeki teknik engellerin ortadan kaldırılmasında oldukça önemli bir adım atılmıştır. Mevcut kısıtlara rağmen ülkemizde üretilen ilaçlar, ABD ve Avrupa Birliği dahil olmak üzere 185 ülkeye ihraç edilmektedir. Yaklaşık 2 milyar avroluk ilaç ihracatımız var." diye konuştu. Koca, şu bilgileri verdi:
"Vatandaşlarımız tarafından kullanılan ilaçların kutu bazında yüzde 90'ını, değer bazında ise yaklaşık yüzde 57'sini ülkemizde üretiyoruz. Tıbbi cihaz sektöründe ihracat miktarımızı artırmak amacıyla çalışmalarımızı aralıksız sürdürüyoruz. 2023 yılının ilk 6 ayında ülkemizin ihracatına 604 milyon dolar katkı sağladık.
Tıbbi cihaz sektöründe son 5 yılda tıbbi cihaz işletme sayısı yüzde 70'den fazla artmış, yaklaşık 13 bin olan işletme sayısı 23 binin üzerine çıkmıştır. Bakanlığımızın bağlı kuruşlarından biri olan Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı (TÜSEB) sağlık bilimleri ve teknolojileri alanında yerlileşme ve millileşme kapsamında yenilikçi çalışmalara öncülük etmekte, araştırmacılarına bilimsel, teknik ve mali destek sağlamaktadır."
- "Bağışıklama programımızdaki aşıların yüzde 86'sı Hıfzıssıhha'da üretilecek"
Sağlık bilim ve teknolojilerinde daha ileriye gidebilmek için TÜSEB tarafından 847 AR-GE Projesi'nin 356 milyon TL bütçe ile desteklendiğini belirten Koca, "Geçen yıl müjdesini verdiğim Hıfzıssıhha Türkiye Aşı ve Biyoteknolojik Ürün Araştırma ve Üretim Merkezinin inşası devam ediyor. Hıfzıssıhha faaliyete geçtikten sonra aşı ve biyoteknolojik ürün çalışmalarımız daha da hızlanacak. Bağışıklama programımızdaki aşıların yüzde 86'sı Hıfzıssıhha'da üretilecek." bilgisini verdi.
sayın valueinvestor,
ben de; istihdam ihtiyacı bu kadar yüksek, üretme ve tüketme iştahı bu kadar yüksek bir ülke olarak; %2-3lerin bizim için patinaj yapmak anlamına geldiğini güşünüyorum.. zaten kişi başı gelir hesabı yaparken; bu rakamdan, %1 civarı nufus artışına yazılır.. %4.5-5 civarının önemli ölçüde gerisinde kalan büyümenin, istihdama da, ücretlilerin (ki tüketimin önemli kısmını yapan nüfus) toplam gelirden aldığı paya etkisi bakımından olumsuz etki ettiğini bir çok yazı, rakam ve değerlendirmeye geçmişte de rastlamıştım. kolay bir dönem olmayacak.. dün, hukuk üzerinden başlayan normlar hiyerarşisi tartışması, büyümeyi finanse etmek için greken kapitali veren yabancı için kurumsuzlaşmanın, kurumsal olamamanın başka bir mikro örneği oldu. M.Ş.in çabalarına hiç de yardım etmeyen tartışmalar ki esasında kuvvetler ayrılığının bize olan faydasını kapital ihtiyacı ve büyümeye bağlamaya da gerek yok..
görüşüme göre; zor bir dönem olacak.. tabi ki temel ihtiyaç alanları, gıda, ilaç pozitif ayrışır.. gıda harcamasında bile, maalesef; harcama komozisyonu kendi içinde daha ucuz segmente doğru kayar.. evsel tüketim malzemerlinde de öyle olur.. kişisel bakım da da.. öyle oluyor..
ilaç için şunu söyleyebilirim: diğer faktörler sabit kalmak kaydı ile, büyümenin mütevazi oranlı olmasından ilaç sektörü reel performans bakımından negatif veya pozitif etkilenmez (OTC denen gıda takfiyesi, vitamin vb değil; ilaç için söylüyorum).. krizlere mukavim (defansif) sektör olmasının faydasını görür..
sektör, 2 yıldır (covid çıkışının da etkisi ile) hızlı büyüyor.. sektörün uzun yıllar kutu büyümesi; %4 civarıdır.. ürün kompozisyonun pahalı ürünler lehine değişmesi dolayısıyla bu rakam; fiyattan ari olarak %4ten çok daha yukarıya çıkabiliyor (veriler öyle).. özetle; ilaç sektörü için milli gelirdeki düşük oranlı büyüme kaynaklı olan negatif bir beklentim yoktur.
Yer İmleri