
Originally Posted by
yelpaze
Türkiye ile ABD'yi ayrı konuşmak lazım. Bizde para birimi her durumda değer kaybediyor. Kamu borcu veya toplam borç aslında hiç de düşük değil bizde, borç ödeme kapasitemiz bıçak sırtın ilerliyor. Vergi, harç tahsilatlarında da emsal ülkelere göre son derece yükseğiz, yerel yönetimlerin tahsilatlarını da sayarsak bence Türkiye dünyada bir numaralı vergi cehennemidir. Zenginden alınamıyor dediğimiz konu da bir çıkmak sokak. Sermaye sahiplerinin seçenekleri çok geniş olduğundan onlara daha yumuşak davranılması gerekir. Zaten şu kötü yönetim anlayışıyla zenginin sermayesi de risk altında değil mi?
Gelelim ABD merkezli yeni düzene. Hisse senetleri tahvillerin yerini aldıkça (kriptolar da hisse senetlerinin) klasik finans öğretileri de değişebilir. Doların destek aldığı yer hisse senetleri olduysa bu durum doların yüksek enflasyon ortamında güçlü seyretmesini sağlayabilir. Özel sektörün dinamik bilançoları bir araya geldiğinde sadece hisse senetleri değil özel sektör tahvilleri de dolara güç verecektir. Enflasyon ise kötü yönetimin, dünyada kaynakların tükenmesinin, çevre kirliliğinin dayandığı son sınırların bir neticesi olarak toplumsal bir konu niteliğinde karşımızda olacak. Fransa'da 2 ayda bir başbakan istifa ediyor, ama borsasında tık yok, ABD'de federal hükümet kapalı ve maaş ödeyemiyor. Borsaların yeniden tanımlanması gerekiyor bence.
Gelişmekte olan ülkelerden çoğu bu duruma hazır, bunu açıklamıştım. Türkiye hazır olmadığından Trump'ın etrafında pervane oluyoruz.
- Öncelikle Türkiye örneğini genel bir Türkiye-ABD karşılaştırması yapmak amacıyla vermediğimi belirteyim. Türkiye'deki borç örneğini verirken borç konusuna nasıl baktığımı göstermek için o örneklemeyi yaptım ve olaya nominal bir borç rakamı olarak değil bunun GSMH'ye oranına göre baktığımı ve yüksek enflasyonun buna, bu oranın gerçekleşmesine, nasıl etki edebileceğini anlatmaya çalıştım. Türkiye'de enflasyonist bir ortam olmasa borcun GSMH'ye oranı çok daha yüksek seviyelerde seyrederdi, kastettiğim budur.
- Birçok konuda hemfikir olabilirim, ancak Türkiye'nin bir vergi cehennemi olduğu konusunda değil. Merkezi yönetim ve yerel yönetimler tarafından toplanan toplam vergilerin GSMH'ye oranında % 21,8 ile OECD ülkeleri ortalaması olan % 33,9'un bayağı bir altındayız. OECD 2024 yılı için bu rakamları henüz yayınlamadığı için 2023 verilerini baz aldım, ancak 1 yılda ortalamalardan çok büyük sapmaların olacağını düşünmüyorum. Vergi konusunda Türkiye'deki sıkıntının vergi toplama politikasının dengeli ve adil olmamasından kaynaklı olduğunu düşünüyorum, vergilerin toplamının yüksek olmasından değil. Ortalama halka yansıyan ve rahatsızlık veren durum aslında olması gerektiği yerden etkin vergi toplanamaması nedeniyle dolaylı vergilerin miktarının artırılması ve dolaylı vergilerin toplam vergilerdeki oranının yüksek olması durumu.
- Ben öncelikle bir borsa yatırımcısı olduğum için rakamlara hep borç/varlık oranı gibi rasyolarla bakmayı tercih ediyorum. Borcun nominal olarak artıp azalmasından ziyade varlıklara oranla artıp artmadığı ve borcun çevrilme kapasitesi önemli benim açımdan. Vergi konusunda da toplam vergi gelirleri (merkezi ve yerel yönetimler dahil)'nin GSMH'ye oranı benim açımdan önemli bir kıstas. Ayrıca Toplam Borçlar/Toplam Vergi Gelirleri rasyosu hangi yönde ilerliyor konusu borçlanma maliyetleri kadar borç çevirme kapasitesi konusunda önemli bir kıstas. Yani bu durumda Toplam Borç / GSMH olayı kadar GSMH'nin ne denli büyüdüğü, Toplam Vergi Gelirleri/GSMH oranının nerede seyrettiği, borçlanma maliyetlerinin artıp artmadığı konuları borç konusuna bakarken dikkat etmemiz gereken parametreler.
- ABD ile ilgili itirazımda olaya bakışımı şöyle açıklayayım:
Eğer borçlanma maliyetleri düşerse, ki bu ancak düşük faizle mümkün, ve enflasyon artarsa, eski borçlar nominal olarak aynı seviyede kalacağı için borçlar reel olarak azalmış olacak, ve refinansman ile gelen borçlar faizler daha düşük olduğu için daha düşük maliyetli olacak ve bunun beraberinde GSMH büyüyecekse, vergi gelirleri/GSMH oranı sabit bile kalsa borçları çevirme kapasitesi artacaktır. Tersi durumda faiz yüksek, enflasyon yüksek olduğunda bu denklem işlemeyecektir, ayrıca GSMH büyümesi de sağlanamayacağı için borç çevirme kapasitesi düşecek ve toplam borcun GSMH'ye oranı gittikçe yükselecektir.
Son düzenleme : deva-i dert; Bugün saat: 14:19.
"İyi bir planın en büyük düşmanı, mükemmel bir planın hayalini kurmaktır."
Clausewitz
Yer İmleri