Artan

81,95 10 18:10
15.402,50 10 18:10
12,10 10 18:10
15,42 9.99 18:10
325,00 9.98 18:10
Artan Hisseler

Azalan

106,20 -10 18:10
14,60 -9.99 18:10
257,75 -9.96 18:10
35,60 -9.96 18:10
14,49 -9.94 18:10
Azalan Hisseler

İşlem

9.736.804.739,75 18:10
7.656.248.297,26 18:10
6.895.827.795,51 18:10
6.812.789.475,80 18:10
6.401.232.366,88 18:10
Tüm Hisseler
Sayfa 228/229 İlkİlk ... 128178218226227228229 SonSon
Arama sonucu : 1827 madde; 1,817 - 1,824 arası.

Konu: KONTR - Kontrolmatik Teknoloji Enerji ve Mühendislik A.Ş.

  1. Tescilli duzenbaz Sami son surat hisse satislarina devam ediyor. Bakalim arkasindan hangi haber gelecek.

  2. #1818
    "KMT Teknolojik ve Finansal Yatırımlar A.Ş., Kontrolmatik Grubu için daha uygun koşullarda finansman imkanları sağlama çalışmalarının bir parçası olarak uhdesinde bulunan 10.997.857 adet KONTR payını ortalama 13,10 TL birim pay fiyatı ile bugün satmıştır. Bu işlemle birlikte Kontrolmatik Teknoloji Enerji ve Mühendislik A.Ş. sermayesindeki paylarımız 15.12.2025 tarihi itibariyle %5,27 sınırına ulaşmıştır."

    https://www.kap.org.tr/tr/Bildirim/1526817

  3. Yapay zeka kullanılarak yazılan yazıları tanımak zor değil. Diğer yazılarınız olduğu gibi bu da yapay zekaya yönlendirici sorular sorularak cevaplanmış bir yazı görüntüsü içeriyor. O nedenle sorduğum sorunun cevabını beklemekten vazgeçtim. Umarım yapay zekaya kurdurttuğunuz hayalleriniz ile realite bir yerde çakışır.

    Yatırım tavsiyesi içermez.
    Son düzenleme : deva-i dert; 16-12-2025 saat: 10:29.
    "İyi bir planın en büyük düşmanı, mükemmel bir planın hayalini kurmaktır."
    Clausewitz

  4. U herifte hisse hiç bitmeyecek mi? Zebellah gibi çökmüş şirkete


    Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi

  5. Şirketten son gelen haberleri değerlendirdiğimde büyük bir değişim ve organizasyon öncesinde olduğumuzu düşünüyorum mesela Osman Köşkerin ABD veya MEKSİKA pomega kurulması için yola çıkarılacağı gibi ,çünkü Polatlı pomeganın kuruluşunda o vardı dolaysıyla deneyim ve tecrübe sahibi ,bu düşüncem bir olasılık inşallah şirket böyle bir karar verir oradaki pomegalar buradakinden daha hızlı bir sürede kurulur

  6. Bunca satışa rağmen hisse çökmemekte direniyor piyasa satışları karşılıyor ,anlaşılan KMT hisselerinin tümünü bitirecekler zaten pek bir şeyde kalmadı

  7. https://www.enerjigunlugu.net/ededer...ler-66157h.htm

    son haftalarda yaşanan ön lisans iptalleri, piyasa tedirginliği ve depolamalı projelere yönelik algı değişimi açısından son derece kritik ipuçları içeriyor. “süreçler yavaş” deniyor gibi görünse de, satır aralarına indiğimizde aslında kimin eleneceği, kimin oyunda kalacağı ve kimin güçleneceği çok net biçimde tarif ediliyor.
    Öncelikle EPDK’nın beş depolamalı projenin ön lisansını iptal etme gerekçesi “yeterli ilerlemenin sağlanamaması” olarak ifade ediliyor. Bu ifade teknik gibi dursa da, regülasyon diliyle çok net bir mesaj içeriyor: Artık depolamalı projelerde sadece lisans almak, dosya hazırlamak ya da niyet beyanında bulunmak yeterli değil; sahaya inemeyen, finansmanını netleştiremeyen, teknoloji ve tedarik zinciri hazır olmayan projeler sistematik olarak ayıklanacak. Bu, sektör için bir “temizlik süreci”nin başladığını gösteriyor.
    Ramazan Kaya’nın özellikle altını çizdiği nokta çok önemli: Gecikmelerin “yapısal bir kriz” değil, yeni bir mevzuat ve teknoloji alanının olgunlaşma süreci olduğu vurgulanıyor. Bu şu anlama geliyor: EPDK ve kamu tarafı depolamadan vazgeçmiş değil, tam tersine bu alanın ciddiyetini artırıyor. Ancak bu ciddiyet, zayıf hazırlığı olan yatırımcıyı oyunun dışına itiyor. Bu da kısa vadede iptaller, orta vadede ise güçlü oyuncular için alan açılması demek.
    Projelerin büyük bölümünün 2022–2023’te ön lisans aldığını ve ortalama 24–36 aylık geliştirme süresinin bazı projelerde aşıldığını söylüyor. Buradaki kritik detay şu: 2022–2023 döneminde birçok oyuncu depolamalı lisansı “opsiyon” gibi aldı. Finansman net değildi, batarya tedariki belirsizdi, teknoloji hızla değişiyordu. Bugün gelinen noktada ise kamu diyor ki: “Artık bekleme süresi bitti, niyet değil icraat görmek istiyorum.” Bu yaklaşım, spekülatif lisans biriktirenleri değil, gerçekten yatırım yapabilenleri ödüllendirecek.
    Gecikmelerin nedenleri anlatılırken özellikle “çok boyutlu” ifadesi kullanılıyor. ÇED, imar, TEİAŞ bağlantı görüşleri, teknik standartlar ve kurumlar arası koordinasyon vurgulanıyor. Bu bölüm, tek başına küçük yatırımcıyı değil, aslında kurumsal kapasitesi sınırlı şirketleri işaret ediyor. Çünkü bu kadar çoklu izin, mühendislik ve koordinasyon gerektiren bir yapıyı ancak güçlü teknik ekipleri, finansal dayanıklılığı ve entegre çözüm kabiliyeti olan gruplar yönetebilir.
    Batarya teknolojilerindeki hızlı küresel değişime yapılan vurgu da tesadüf değil. Burada açıkça şu söyleniyor: Teknolojiyi yanlış seçen, tedarik zincirini doğru kuramayan, finansman modelini buna göre güncelleyemeyen projeler zaman kaybediyor ve eleniyor. Bu nokta özellikle Pomega gibi batarya üreticisi olan gruplar ile bataryayı dışarıdan ve çoğunlukla ithal eden oyuncular arasındaki farkı dramatik biçimde büyütüyor.
    Projelerin hızlandırılması için önerilen çözüm seti de çok net bir filtre mekanizması içeriyor. İmar, ÇED, ruhsat ve teknik izinlerde “destekleyici ama ciddi” bir yaklaşım isteniyor. Aynı zamanda finans kuruluşlarının depolamalı projelere özel finansman modelleri geliştirmesi gerektiği belirtiliyor. Bu, bankaların artık her projeye kredi vermeyeceğini; teknolojisi, tedarikçisi ve regülasyon uyumu net olmayan projelerin finansman bulamayacağını gösteriyor.
    EDEDER’in yatırımcılara çağrısı ise röportajın en kritik bölümü. Depolamalı projelerin “kısa vadeli lisans kazanımı” değil, ileri mühendislik, sistem entegrasyonu ve uzun dönem işletme kabiliyeti gerektiren stratejik yatırımlar olarak görülmesi gerektiği açıkça söyleniyor. Bu cümle, dolaylı ama çok net biçimde şunu anlatıyor: Lisans alıp bekleyenler, işi taşeronla çözerim diyenler, bataryayı son anda ithal ederim diye düşünenler bu oyunda kalamayacak.

    Bu röportajı Kontrolmatik ve Pomega açısından okuduğumuzda tablo çok daha netleşiyor. Kontrolmatik, EPC + sistem entegratörü kimliğiyle tam da bu “çok boyutlu” karmaşık süreci yönetebilen az sayıdaki oyuncudan biri. Pomega ise bu projelerin en kritik bileşeni olan bataryayı içeriden, yerli, sertifikalı ve izlenebilir şekilde sağlayabilen nadir yapılardan biri. Yani röportajda tarif edilen “olgunlaşma süreci”, Kontrolmatik grubu için bir risk değil, tam tersine rekabetin elenmesiyle oluşacak alanın büyümesi anlamına geliyor.
    Son haftalarda yaşanan lisans iptalleri, yüzeyde bakıldığında sektörü korkutan bir gelişme gibi algılanıyor. Oysa bu röportaj bize şunu söylüyor: Bu iptaller, depolamalı yatırımlardan vazgeçildiği için değil, bu alanın artık amatörlere kapatıldığı için yaşanıyor. Güçlü sermaye, doğru teknoloji, yerli aksam uyumu ve entegre yapı kurabilen şirketler için asıl fırsat dönemi şimdi başlıyor.


    Pomega ve Kontrolmatik özelinde birlikte ve ayrı ayrı okuduğumuzda, son haftalarda yaşanan lisans iptalleri, mevzuat sıkılaşması ve “gecikme” tartışmalarının aslında bu iki şirket açısından **riskten çok ayıklanma ve ayrışma süreci** anlamına geldiği net biçimde görülüyor.

    Öncelikle Pomega açısından değerlendirelim. Röportaj boyunca tekrar eden ana kavramlar; **teknoloji seçimi, tedarik zinciri, finansman uyumu ve sahaya inebilme kabiliyeti**. Depolamalı projelerde en kritik darboğazın batarya olduğu artık açıkça kabul ediliyor. Küresel ölçekte batarya teknolojisi hızla değişirken, yatırımcıların “hangi batarya, hangi tedarikçi, hangi garanti ve hangi servis” sorularına net cevap verememesi projeleri kilitliyor. Bu noktada Pomega, piyasadaki çok büyük bir belirsizliği ortadan kaldıran nadir yapılardan biri konumunda. Çünkü Pomega yalnızca batarya tedarik eden bir şirket değil; **hücre–modül–paket seviyesinde üretim yapan**, yerli aksam puanı yüksek, sertifikasyon süreçlerine hâkim ve regülasyonla uyumlu bir üretici. Röportajda vurgulanan “teknoloji seçimi ve finansal yapının güncellenmesi ihtiyacı” tam olarak Pomega’nın varlık sebebini doğruluyor. Bugün ön lisansı iptal edilen projelerin önemli bir kısmında batarya tarafının netleşmemiş olması tesadüf değil. Bu durum, Pomega gibi hazır üretim ve uzun vadeli servis kabiliyeti olan şirketlerin önümüzdeki dönemde **talep patlaması** yaşama ihtimalini artırıyor.

    Pomega açısından bir diğer kritik başlık da **finansman**. Röportajda finans kuruluşlarının depolamalı projelere özel finansman modelleri geliştirmesi gerektiği vurgulanıyor. Bankalar için batarya, projedeki en büyük teknik ve finansal risk kalemi. Yerli, sertifikalı, üreticisi sahada olan bir batarya kullanılması; bankanın kredi riskini doğrudan düşürüyor. Bu da Pomega bataryası kullanılan projelerin finansmana erişimini hızlandırıyor. Dolayısıyla EPDK iptalleri kısa vadede sektörü ürkütse de, orta vadede Pomega’nın müşteri kalitesini yükselten, zayıf projeleri eleyen bir mekanizma haline geliyor.

    Kontrolmatik cephesine baktığımızda ise röportajın asıl mesajı daha stratejik bir çerçevede okunmalı. Ramazan Kaya’nın sürekli altını çizdiği “çok boyutlu süreç”, “kurumlar arası koordinasyon”, “ileri mühendislik” ve “sistem entegrasyonu” kavramları, klasik EPC anlayışının artık yeterli olmadığını gösteriyor. Depolamalı GES ve RES projeleri, sadece panel kurup türbin dikmekten ibaret değil; şebeke, batarya, yazılım, işletme, bakım ve regülasyon uyumunun birlikte yönetilmesini gerektiriyor. Kontrolmatik, tam da bu noktada klasik EPC’lerden ayrışıyor. Şirket, yalnızca projeyi kuran değil; sistemi tasarlayan, optimize eden ve işletmeye hazır hale getiren bir yapıya sahip. Bu nedenle röportajda anlatılan gecikmeler, Kontrolmatik için bir zayıflık değil; aksine piyasadaki “hazırlıksız” oyuncuların elenmesiyle oluşacak boşluğun göstergesi.

    Röportajın “lisans biriktirme” eleştirisi Kontrolmatik açısından özellikle önemli. Kontrolmatik, depolamalı projeleri hiçbir zaman kısa vadeli lisans opsiyonu olarak ele almadı; grup bünyesinde Pomega gibi bir üreticiyle birlikte **gerçek yatırım** yapmayı tercih etti. Bu tercih, bugün bilançoda borç ve baskı olarak görülse de, regülasyon sıkılaştıkça stratejik bir avantaja dönüşüyor. Çünkü artık lisans sahibi olmak değil, lisansı hayata geçirebilmek değerli. EPDK’nın son hamleleri bu gerçeği teyit ediyor.

    Pomega ve Kontrolmatik birlikte değerlendirildiğinde ise tablo daha da netleşiyor. Röportajda anlatılan tüm darboğazlar – teknoloji belirsizliği, finansman zorluğu, izin süreçleri, entegrasyon ihtiyacı – bu iki şirketin birlikte sunduğu yapı sayesinde aşılabiliyor. Kontrolmatik, projeyi uçtan uca yönetebilen EPC ve sistem entegratörü; Pomega ise projenin en kritik bileşeni olan bataryayı içeriden ve yerli olarak sağlayan üretici. Bu dikey entegrasyon, önümüzdeki dönemde lisansı devam eden projelerin büyük bölümünde **tercih edilen model** haline gelme potansiyeline sahip.

    Son haftalarda yaşanan lisans iptalleri bu nedenle Kontrolmatik–Pomega grubu için “kötü haber” değil, aksine bir **eşik geçişi** olarak okunmalı. Piyasa artık niyet beyanı döneminden icraat dönemine geçiyor. Bu dönemde zayıf sermayeli, teknolojisi net olmayan, tedarik zinciri kırılgan projeler elenirken; güçlü mühendislik, yerli üretim ve regülasyon uyumu olan yapılar öne çıkacak. Röportajın bütününe baktığımızda verilen ana mesaj şu: Depolamalı enerji yatırımları yavaşlamıyor, sadece ciddileşiyor. Bu ciddiyetin doğal kazananları ise Pomega ve Kontrolmatik gibi entegre ve hazırlıklı oyuncular oluyor.

    Özetle bu röportaj, piyasada oluşan kısa vadeli korkunun aksine, depolamalı enerji yatırımlarında ikinci faza geçildiğini gösteriyor. Birinci faz lisans alma ve niyet beyanıydı; ikinci faz ise gerçek yatırım, gerçek üretim ve gerçek işletme fazı. Bu fazda ayakta kalacak olanlar az, kazancı ise büyük olacak. Kontrolmatik ve Pomega tam olarak bu ikinci fazın doğal oyuncuları arasında yer alıyor.

  8. Kontrolmatik cephesinde ise lisans iptallerinin anlamı daha stratejik okunmalı. Depolamalı GES ve RES projeleri artık klasik EPC faaliyetlerinin ötesine geçmiş durumda; şebeke, batarya, yazılım, sistem entegrasyonu ve regülasyon uyumunun birlikte yönetilmesi gerekiyor. Kontrolmatikin EPC ve sistem entegratörü kimliği, bu çok boyutlu yapıyı yönetebilme kabiliyeti ve grup içi batarya sinerjisi, şirketi bu yeni dönemin gereklilikleriyle uyumlu hale getiriyor. Lisans biriktirme döneminin sona ermesi, gerçek kurulum ve işletme kabiliyeti olan şirketlerin önünü açıyor.
    Son düzenleme : carizma; Dün saat: 12:22.

Sayfa 228/229 İlkİlk ... 128178218226227228229 SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •