Banka Mevduat Faizleri (ARTI PUAN/tezgah altı faiz oranları)

[TOPRAK-SERDAR]

Göbek atın diyeceğinize banka defterinde yazan oranı kanıt olarak koyun. Onlar yazmasın, siz göbek atın.

zor iş o yaaa,
resmini çek
çektiğin resim de üstünü karala ismini falan filan
sonra da siteye yükle
gönder

bu sıcak da uğraşılacak iş mi ?

[bahad1r]

Moodys'in bankalara verdiği notlar için link aşağıda: (dikey olarak 4. sıradaki notlar bağlı olduğu ortakların gücü sebebi ile artmış kredi notlarını gösterir).

http://www.hisse.net/topluluk/showth...30#post2601430

Çok teşekkürler, döviz başlığını okuyorum ama gözümden kaçmış. Bütün bankalar yatırım yapılamaz seviyede; ama halk, şeker ve hsbc çok daha kötüymüş. Bu listede nurol yatırım varda neden burganbank yok, bir bilgisi olan var mı?

[virtue]

Bir arkadaş linki paylaşmıştı. Haberdeki son paragraflar aynı hastalığa tutulmuş mevcut hükümet için ders alıcı olmalı.

Ocak 1994’de yüzde 13.5, sonra Nisan ayında da yüzde 100’lük bir kur zıplamasıyla bir devalüasyon yaşanıyordu. Faiz kaprisi yapan Çiller’in Hazinesi, bu defa tahvil ve bono satışı yapabilmek için alıcı bulamıyordu. Ocak-Nisan arası dönemde yapılan 20 Hazine ihalesinin 6’sı teklif gelmediği için iptal ediliyordu.

Çiller’in atadığı Merkez Bankası Başkanı olan Bülent Gültekin de istifa ediyordu.

5 Nisan kararları sonrasında, Hazine bunu kırabilmek için 3 aylık halka arz yaparak yüzde 400 şok faiz teklif etmek zorunda kaldı. Başbakan Tansu Çiller, yüzde 80-85 seviyesindeki faizi 3-5 puan aşağı bastırmak isterken, yüzde 300-400 faize razı gelmek zorunda kalmıştı. Geride de üç banka batmıştı. Kemer sıkma önlemleri ile yürürlüğe konulan kararlar ile krizin bir bölüm bedeli ‘Net Aktif Vergisi’ ile şirketlere fatura edildi. Faizler Haziran sonuna kadar yüzde 300’de seyrederken, aradaki çok arızi dönemler dışında 1999’a kadar yüzde 100’ün altına inmedi.

Çiller, ekonomi profesörü olarak geldiği siyasette en büyük ekonomi dersini alırken, Türkiye’ye de ağır bir bedel ödetiyordu.

Ocak 1994’de yüzde 13.5, sonra Nisan ayında da yüzde 100’lük bir kur zıplamasıyla bir devalüasyon yaşanıyordu. Faiz kaprisi yapan Çiller’in Hazinesi, bu defa tahvil ve bono satışı yapabilmek için alıcı bulamıyordu. Ocak-Nisan arası dönemde yapılan 20 Hazine ihalesinin 6’sı teklif gelmediği için iptal ediliyordu.

Çiller’in atadığı Merkez Bankası Başkanı olan Bülent Gültekin de istifa ediyordu.

5 Nisan kararları sonrasında, Hazine bunu kırabilmek için 3 aylık halka arz yaparak yüzde 400 şok faiz teklif etmek zorunda kaldı. Başbakan Tansu Çiller, yüzde 80-85 seviyesindeki faizi 3-5 puan aşağı bastırmak isterken, yüzde 300-400 faize razı gelmek zorunda kalmıştı. Geride de üç banka batmıştı. Kemer sıkma önlemleri ile yürürlüğe konulan kararlar ile krizin bir bölüm bedeli ‘Net Aktif Vergisi’ ile şirketlere fatura edildi. Faizler Haziran sonuna kadar yüzde 300’de seyrederken, aradaki çok arızi dönemler dışında 1999’a kadar yüzde 100’ün altına inmedi.

Çiller, ekonomi profesörü olarak geldiği siyasette en büyük ekonomi dersini alırken, Türkiye’ye de ağır bir bedel ödetiyordu.

[GE90]

Bugün itibariyle Burgan Güldüren döviz işlemlerine açılmış. USD %5 EUR %3. Boşta kalan 400 USD 350 EUR. Şimdi MT yazdı. Siteye bakmadım daha.

[ay17]

günlük repo 18.40 Denizbank iyimdir?
3000 k ve üstü
13 ppk ya kadar günlükte kalacak.

Teb marifetli günlük 20.50

SM-G965F cihazımdan hisse.net mobile app kullanarak gönderildi.

[virtue]

Aslında şu anki durumda pek farklı değil. Yüzde 13 lerde emir ile faizi sabit tutan hükümet milletin, şirketlerin dolara yönelmesini engelleyemedi.

Güya yüzde 13 olan faizi tek rakamlı seviyelere çekecekti. Hatta komedi gibi ABD, AB ülkeleri faizlerini örnek göstererek ekonomi alanındaki cahilliklerini meydanlarda haykırıyorlardı.

Ne oldu, 13 den ilk planda 8-9 lara çekilmesi hedeflenen faiz şu an pratikte yüzde 25 lere geldi.

Kendi ekonomi bilimi alanındaki cahilliklerini dış güçler, ezan, bayrak edebiyatı ile örtmeye çalışıyorlar.

Bu krizden tek çıkış yolu güven vermektir. Yoksa halk bir günde yüzde 10 değer kaybeden bir paraya yatırım yapmaz.

IMF ye yalvarmaktansa halkın elindeki doları çözmenin çok kısa vadeli çözümü de aynı Çiller döneminde olduğu gibi KISA DÖNEMLİ SÜPER FAİZ ödemektir.

Yoksa her gün devalüasyon kaçınılmaz.

[ersunan82]

ben boşta bıraktım 10 kere aradılar bankadan bağlayalım diye

32 gün bağlayan var mı şuan merak ettim?

ben 2 gün önce bir miktar bağladım, aslında 13 eylül'e kadar günlükte kalacaktım ama baktım nkolay bono bir artış yapmıyor, burgan'dan 23.50 oran alınca bağlayım dedim, diğer miktarın dönüşü 17 eylül'de onu yüksekten bağlarım artık.

[ersunan82]

13 eylül'de bir faiz arttırımı gelmeyebilir de, gelse de çok fazla olacağını sanmıyorum, bu durumda dolar tepki verecektir acaba riske girip buradan bir miktar dolar alınır mı diye düşünüyorum aslında ama banka makasları yüksek geliyor.