Sayfa 2178/7020 İlkİlk ... 117816782078212821682176217721782179218021882228227826783178 ... SonSon
Arama sonucu : 56156 madde; 17,417 - 17,424 arası.

Konu: Sanat Mozaik

  1. Kanada dogumlu Amerikali yazar Saul Bellow'un olum yildonumu (5 Nisan 2005)

    "Gunes kaybolmustu; kar atistiriyordu. Siyah asfaltin uzerine benek benek sacilmis, damlarin uzerinde yavas yavas birikmeye baslamisti. Bulundugum ucuncu kat yuksekliginden epeyce uzaklara kadar aciklik vardi. Yakinda gogun grisinden biraz daha acik tonda, bacalarindan dumanlar tuten damlar goruluyordu. Yoksul evler, depolar, ilan tahtalari, yol kemerleri, donuk bir isikla yanan elektrik lambalari, park etmis ve gelip gecen arabalar ve yol uzerinde tek tuk ciplak agaclar goruntuyu tamamlayarak uzaniyordu onumde."



    "The sun had been covered up; snow was beginning to fall. It was sprinkled over the black pores of the gravel and was lying in thin slips on the slanting roofs.I could see a long way from this third-floor height. Not far off there were chimneys, their smoke a lighter gray than the gray of the sky; and, straight before me, ranges of poor dwellings, warehouses, billboards, culverts, electric signs blankly burning, parked cars and moving cars, and the occasional bare plan of a tree. These I surveyed, pressing my forehead on the glass."




    "Sabah sekiz bucukta kahvaltimi ederim. Sonra eve doner, pencere onundeki sallanan koltuguma yerlesip gazetemi okurum bastan sona, satir atlamaksizin. Once komik dizilere goz atarim. (Bunlari izleyisim cocuklugumdan kalma bir aliskanliktir. Oyle ki, en yenilerini hatta en tatsiz olanlari bile okurum). Sonra ciddi haberlere gecerim, sutun yazarlarindan dedikodu sayfasina, yemek tariflerine, olum ilanlarina, sosyete haberlerine, reklamlara, cocuk bilmecelerine ve her seye tek tek goz gezdiririm. Gazeteyi elimden birakmak istemedigimden komik dizileri, herhangi birini atlamis olmayayim diye bastan okudugum coktur."



    "At half-past eight I eat breakfast. Afterward I walk home and settle down to read the paper in the rocker by the window. I cover it from end to end, ritualistically, missing not a word. First come the comic strips (i follow them because I have done so since childhood, and I compel myself to read even the newest, most unpalatable ones), then I read the serious news and the columnists, and, finally, the gossip, the family page, the recipes, the obituaries, the society news, the ads, the children's puzzles, everything. Reluctant to put it aside, I even reread thecomics to see if I have missed anything."

  2. Akademi odullu Amerikali sinema, televizyon ve tiyatro oyuncusu Charlton Heston'in olum yildonumu (5 Nisan 2008)








  3. "Yuruyecek miyiz butun gece issiz caddelerde? Golgeye golge ekler agaclar, sonmus isiklar evlerde, yalniz kalacagiz ikimiz de.

    Askin kaybolmus Amerikasi gecerken sayfiye evlerimizin garaj yolundaki mavi otomobillerinde, gezinecek miyiz dusleyerek?"

    Allen Ginsberg, Kaliforniya'da Bir Supermarket



    "Passeggeremo tutta notte per strade solitarie? Oli alberi aggiungono ombra all'ombra, luci spente nelle case, ci sentiremo soli.

    Cammineremo sognando la perduta America dell'amore lungo automobili azzurre nei viali, verso casa nel nostro cottage silenzioso?"

  4. Sairlerin sairi Italyan Francesco Petrarca, hayatinin aski olacak Laura ile ilk kez 6 Nisan 1327'de Santa Chiara ad Avignone kilisesinde bulustu.







    Dagilir yele karsi altin saclari
    Ucusurdu binbir buklum icinde
    Bir hos isik vardi gozlerinde
    Piril piril, söonmus o zamandan beri.

    Bir iyilik sarardi yuzunu bazen,
    Bilmem, belki bana oyle gelirdi;
    Ben, o sevdadan can atan deli
    Nasil yanip tutusmazdim o zaman.

    Yurudu mu yerden kurtulurdu sanki,
    Melekler oyle yuruse gerek; sozleri
    Bir baska turluydu insan sozlerinden.
    Gokte bir ruhtu o, bir canli gunesti.
    Oyle gordum ben; oyle degilmis simdi.
    Yay gevsemis, ne cikar, yara gitmez gonulden

  5. Fatih Sultan Mehmet, 29 Mayis’a kadar surecek olan Istanbul kusatmasina 6 Nisan 1453’de basladi. (Mehmed II (Fatih the Conqueror) begins his siege of Constantinople (Istanbul), which falls May 29./ (L’attacco finale iniziò il 6 aprile 1453. Il sultano turco Maometto II (Fātiḥ, Il Conquistatore) attaccò Costantinopoli dalla terra e dal mare con un esercito di circa 200.000 uomini. La caduta di Costantinopoli – La mattina del 29 maggio 1453 i turchi ottomani entrarono in Costantinopoli.)




  6. Italyan ressam ve mimar Raffaello Sanzio'nun hem dogum yildonumu (6 Nisan 1483) hem de olum yildonumu (6 Nisan 1520)




    Scuola di Atene (School of Athens, 1509-1511)



    Mezarindaki yazit:

    (Ille hic est Raffael, timuit quo sospite vinci, rerum magna parens et moriente mori. / Burada tabiat ananin yasarken ona yenilmekten korktugu, oldugunde ise kendisinin de onunla olmesinden korktugu meshur Rafael yatmaktadir. /Qui giace Raffaello: da lui, quando visse, la natura temette d'essere vinta, ora che egli è morto, teme di morire.)

    https://www.bridgemanimages.com/en-G...ter_region=GBR

  7. Alman Ronesans ressami Albrecht Durer'in olum yildonumu (6 Nisan 1528)

    "Ben Nurnbergli Albrecht Durer, kendimi yirmi sekiz yasinda, boyle kalici renklerle yarattim. / Ich, Albrecht Dürer aus Nürnberg, habe mich selbst mit unvergänglichen Farben im Alter von 28 Jahren so dargestellt. / Io Albrecht Durer di Norimberga,all'età di ventotto anni, con colori appropriati ho creato me stesso a mia immagine."




    Peccato originale (Adam and Eva, 1504)




    Festa del Rosario (Feast of Rose Garlands, 1506)


  8. Hiciv ve aforizmalariyla taninan Fransiz yazar Sebastien-Roch Nicolas Chamfort'un dogum yildonumu (6 Nisan 1741)



    “Dunyada uc cesit arkadasiniz olur: Sizi sevenler, sizinle ilgilenmeyenler ve sizden nefret edenler. / In the world you have three sorts of friends: your friends who love you, your friends who do not care about you and your friends who hate you.”




    "Vermek, almaktan daha kalici bir zevktir; cunku veren kisi verdigini daha uzun sure hatirlar. / To give is a more lasting pleasure than to receive, because of the two, the one who gives is the one who remembers the longest"




    “Ask hakkinda her sey dogru, her sey yanlistir. Hakkinda soylenecek hicbir seyin sacma olmadigi tek sey asktir. / In love, everything is both true and false; it's the one subject on which it's impossible to say anything absurd.”




    "Tutkularin en buyuk kotulugu, neden olduklari seylerde degil; fakat insanlara yaptirdigi ve onlari alcalttigi rezilliklerdedir. Tutkularin bu sakincalari olmasaydi, mutlulukta hic payi olmayan o duygusuz akildan cok daha ustun olurlardi. Tutkular insani 'yasatir', akillilik ise sadece onun varligini 'surdurur' ".

Sayfa 2178/7020 İlkİlk ... 117816782078212821682176217721782179218021882228227826783178 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •