Sayfa 2315/7020 İlkİlk ... 131518152215226523052313231423152316231723252365241528153315 ... SonSon
Arama sonucu : 56156 madde; 18,513 - 18,520 arası.

Konu: Sanat Mozaik

  1. Fransiz besteci ve piyanist (Alfred) Eric (Leslie) Satie'nin dogum yildonumu (17 Mayis 1866)



    https://www.youtube.com/watch?v=S-Xm7s9eGxU

  2. Fransiz roman yazari, sair ve gazeteci Henri Barbusse'un dogum yildonumu (17 Mayis 1873)

    "Tum kalplerin yaratilisi ayni. Bilinmeyenle dolu dusunce, geceye ozgu yasam, karanliga benzer arzu, birlikte zafer cigligi atiyor. Asiklar sarildiklarinda, aslinda her biri kendi mucadelesini veriyor. 'Seni seviyorum' diyorlar. Bekleyip, aglayip, aci cekip 'Biz mutluyuz' diyorlar. Coktan gucleri tukenmis halde birbirlerini terk ediyor ve 'daima!' diyorlar. Onlari dustukleri cukurda goren, Prometeus gibi gogun atesini caldilar sanir." Cehennem



    "Tous les cœurs sont pareils avec leur création. La pensée pleine d’inconnu, le sang nocturne, le désir comparable à la nuit, jettent leur cri de victoire. Les amants, quand ils s’enlacent, luttent chacun pour soi, et disent : 'Je t’aime' ; ils attendent, pleurent et souffrent, et disent : 'Nous sommes heureux' ; ils se lâchent déjà défaillants et disent 'toujours!'. On dirait que dans les bas-fonds où ils sont enfoncés, ils ont volé le feu du ciel comme Prométhée."


    "Seni seviyorum! Karsisindakine hem bedenini, hem kalbini sunan iki kelime. Yaratilanin ve yaratilisin buyuk cigligi . Seni seviyorum! Su an askin yuzune bakiyorum."



    "Je t'aime ! Le mot qui offre le cœur et la chair, le cri grand ouvert de la créature et de la création : Je t'aime ! Je voyais l'amour face à face."


    "Dunyanin butun asiklari birbirine benziyor. Tesadufen vuruluyorlar birbirlerine. Birbirlerini goruyor ve yuzlerinin guzelligine tutuluyorlar. Delilige es, siddetli bir sevgiyle aydinlatiyorlar birbirlerini. Hayallerin gercekligini dogruluyorlar. Bir an boyunca, yalani gercekle degistiriyorlar."



    "Tous les amants du monde sont pareils : ils s’éprennent par hasard ; ils se voient et sont attachés l’un à l’autre par les traits de leurs figures ; ils s’illuminent l’un l’autre par l’âpre préférence qui est comparable à la folie ; ils affirment la réalité des illusions ; ils changent pendant un moment le mensonge en vérité."



    "Nerde olursa olsun, erkek ve kadin, birbirine zit dusuyor. Erkek yuz kere sevebilirken, kadin cok sevip, cok unutma gucune sahip."



    "De toutes parts, l’homme et la femme apparaissent et se dressent l’un contre l’autre : l’homme qui aime cent fois, la femme qui a la force de tant aimer et de tant oublier."

  3. Turk yazar, sair ve devlet adami (Abdulhamid Ziyaeddin) Ziya Pasa’nin olum yildonumu (17 Mayis 1880)

    Gezdigim Bati ulkelerinde bayindir kentler, guzel yapilar gordum.
    Dolastigimiz butun Musluman memleketlerini bastan basa yikik, yoksul, geri kalmis gordum.
    Hukumet merkezi denen timarhanede calistigim zamanlarda
    Filozof Eflatun’u begenmeyen nice deliler gordum.
    Cesitli meyhanelerde nice icki meclisinin saraplarindan tattimsa da
    meyhane kosesinin dirligini bulamadim gitti.
    Insanlarin topluca olduruldugu dunyada butun hukumetlerin bir cesit kesimhane gorevi ustlendiklerini gordum.
    Dunya meyhanesinin insana sonradan gelme basagrisi, icilen ickilerin sagladigi zevkten daha aci.
    Aslinda yasamanin sikintilarinin, sevincinden daha cok oldugunu boylece anladim.



    I toured the lands of unbelief; I saw cities and palaces.
    I wandered through the realm of Islam; I saw all in ruins.
    I was in the madhouse of the Sublime Porte;
    I saw madmen who thought themselves better than Plato.
    I found no solace in the tavern: it had gone.
    I saw no drinking parties, no revelry, no merriment.
    My way led to the place of execution called the world,
    where I saw those slaughter-houses known as governments.
    Ziya, the pleasure of the tavern of our time is not worth the headache.
    I did not stay long at this carouse, but Oh, the things I saw

  4. Librettosu Giovanni Verga’nin yazdigi bir hikayeden Giovanni Targioni-Tozzetti ve Guido Menasci’nin uyarladigi, Pietro Mascagni’nin bestelediği bir perdelik Cavalleria Rusticana (Rustic Chivalry) operasi ilk kez 17 Mayis 1890’da Roma, Teatro Costanzi’de sahnelendi.


  5. Amerikalı aktor, film yapimcisi ve fotografci sanatcisi Dennis (Lee) Hopper'in dogum gunu (17 Mayis 1936)








  6. Ingiliz heavy metal grubu Iron Maiden'in eski vokalisti Paul Di'Anno'nun dogum gunu ( 17 Mayis 1958)


  7. Uc kez Nobel Edebiyat Odulu’ne aday gosterilen, Uruguay dogumlu Fransiz sair Jules Supervielle’in olum yildonumu (17 Mayis 1960)



    Bir sinifta tam kirk cocuk dizili;
    Bir kara tahta, ustunde bir ucgen;
    Bir koca daire, sagir, cekingen;
    Merkezi gum gum eder davul gibi.

    Dilsiz, vatansız harfler kume kume,
    Beklesir dururlar, azap icinde.

    Bir yagmurun yan kenari tamtakir,
    Bir ses yukselir yukselir, alcalir.
    Azgin bir problem tutar yolunu,
    Doner doner isirir kuyrugunu.

    Bir acinin ceneleri gerilir;
    Kurt mudur, kopek mi, neyin nesidir?

    Ne kadar rakam varsa yeryuzunde
    Ususmus, karinca gibi, tahtaya;
    Kosarlar bir yuvadan bir yuvaya;
    Fal tasinla donmus gozler onunde.

  8. Ingiliz-Amerikali hard rock grubu Rainbow, 2.studyo albumu Rising'i 17 Mayis 1976'da Polydor etiketiyle piyasaya surdu.


Sayfa 2315/7020 İlkİlk ... 131518152215226523052313231423152316231723252365241528153315 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •