Back to the future/ geleceğe dönüş serisi gençliğimde izledim ve beğendiğim bir bilim kurgu serisiydi..
İnsanoğlunun ölümsüzlüğün sırrını ( yunan mitolojisinde yarı tanrı yarı insan olma )arama ülküsünden sonra belki ikinci sıraya oturacak bir arayışta zaman makinasıdır/yolculuğudur ..
Ben böyle bir zaman makinasının içinde olsaydım istisnasız navigasyonu/ rotayı geçmişe ayarlardım...
Elbet geçmişi biliriz , geleceği bilemeyiz fakat bazen geleceği bilmek için de zaman makinasına ihtiyaç yoktur.Çünkü gelecek çoğu zaman geçmişte saklıdır...
Bu zamanda yaşayan bir insan olarak beş altı aydır burada açık açık ama üstü kapalı bir biçimde gelecekten haberler yazıyoruz....
Dedik ki; bu süreç başka bir süreç değil, sistem/ yönetim/ iktidar/ anayasal bir süreç..
Toplumda evreler vardır,bu evreler sürekli değişim halindedirler.Bu değişimin katalizörü aşırılıklardır.Her aşırılık zıttını doğurur büyütür.Daha sonra zıttı aşırılığı ( aslını) yutar ve yeni bir evre başlar ...
O meşhur çağrıdan sonra ,yeni bir evrenin/gezegenin atmosferine girdigimizi,bu atmosferde yol aldığımızı,yeni gezegende bizi nelerin beklediğini bilmediğimizi söyledik.Esas büyük sarsıntılar ise atmosferden çıkış ve yüzeye iniş esnasında olacak...
Çetin Altan'ın köşesinin adı; şeytanın gör dediği' ydi.Bense şeytanın gör dediğini değil insanın görmediğini yazıyorum.Fakat artık insanlar görmeye,yazmaya, konuşmaya başladı.Bu nedenle ben insanların gördüğünü yazmam.İçinde yaşadığımız zaman ve gelecekle ilgili yazmayacağım artık,benim açımdan bunun bir esprisi yok.Ben geçmişten yazacağım artık, geçmişte de görülmeyenleri...
Sistem, kararını çoktan verdi,karar kesinleşti, yaşadığımız süreç hükmün infazı aşaması...
"Sonradan kör olmadığımızı düşünüyorum,biz zaten kördük, gördüğü halde görmeyen körler "....
Jose SARAMAGO
Körlük
Yer İmleri