Sayfa 37/976 İlkİlk ... 2735363738394787137537 ... SonSon
Arama sonucu : 7805 madde; 289 - 296 arası.

Konu: HDFGS-Hedef Girişim Sermayesi Yatırım Ortaklığı A.Ş.

  1. #289
     Alıntı Originally Posted by bdayım Yazıyı Oku
    1.36 yı gördü sayın vıva 1 ay önce arkasından bakmışsındır yine bakacaksın bence ytd
    Yok arkasından bakmam bdayım, ben verdim gitti, sonuç olarak 1.13 deyiz hala inşallah 3 olur istemeyin gözü çıksın...

  2. tat tuz yok bu hissede bedelli yapan yukselir belli bi zaman sonra bunda o ışık yok..

  3. Bu nasıl kağıt kimse almıyor satmıyor gibi. Hisse analizde adı bile yok

  4. İş Deniz'den malın yarısını almadan gitmem diyor


    hisse.net kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi

  5. #293
     Alıntı Originally Posted by adalimali Yazıyı Oku
    İş Deniz'den malın yarısını almadan gitmem diyor


    hisse.net kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi


    adalimali deniz aş deki mal ağanın bedelliden aldı sallayarak yazıyorsun


    işyatırımın ise malıyeti en az 250 ortalama

  6. Dayı en zor zamanda bedelli den milleti güzel öptü o zaman Mart'a kadar mala doymadım diyor gözünü ne doyurur bilmiyorum


    hisse.net kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi

  7. #295
     Alıntı Originally Posted by adalimali Yazıyı Oku
    Dayı en zor zamanda bedelli den milleti güzel öptü o zaman Mart'a kadar mala doymadım diyor gözünü ne doyurur bilmiyorum


    hisse.net kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi


    bunuda benden öğren bari bir avuç kara toprak


    sabreden derviş muradına ermiş

    ağa bu yaptıklarının hesabını öbür tarafta nasıl verecek bilmiyorum

    ona sorsak yasal olarak sıkıntı yok ama ya zebaniler boynuna binip öpmeye başladığında anlar öpmenin nasıl birşey olduğunu

  8. #296
    İstanbul’da güneşli bir günün sabahında Topkapı Sarayı’nın avlusunda bulunan Has Oda’nın kapısı açıldı. Uzun boylu genç bir adam arka bahçeye doğru ilerliyordu. Bu kişi, Avrupa’yı titreten, koca Akdeniz’i hâkimiyet altına alan Osmanlı Devleti’nin kudretli hükümdarı Kanunî Sultan Süleyman’dan başkası değildi. Devlet işlerinden vakit buldukça soluklanmak için arka bahçeye çıkar, ağaçları, kuşları, denizi seyrederdi.

    O gün deniz, ağaçlar bir başka güzeldi, yalnız ağaçlardan birkaç tanesinin yapraklarının buruştuğunu fark etti. Hemen yanlarına yaklaştı ve eliyle tutup incelemeye başladı. Biraz sonra ağaçların neden buruştuklarını anlamıştı. Karıncalar sarmıştı o güzelim dallarını. Aklına bir çözüm yolu geldi. Ağaçları ilaçlatacaktı. Böylece ağaçlar karıncalardan kurtulacak ve rahat bir nefes alacaklardı. Fakat birkaç dakika daha düşününce bu fikrin o kadar da iyi olmadığını anladı. Karıncalar da can taşıyordu, ağaçları ilaçlatırsa onlar ölebilirdi. İşin içinden çıkamayacağını anlayan Kanunî, bu konuyu danışmak için hocası Ebussuud Efendi’yi aramaya koyuldu. Hocasının odasına gitti. Ama hocası odada yoktu. Hemen oracıkta bulduğu kâğıt parçasına kafasına takılan soruyu edebî bir üslupla yazdı ve hocasının rahlesi üzerine bıraktı.

    Birkaç saat sonra hocası odasına gelmiş ve rahlenin üzerinde el yazısı ile yazılmış kâğıdı görmüştü. Eline hat kalemini alan Ebussuud Efendi, talebesinin soruyu yazdığı kâğıdın altına bir şeyler yazdı ve kâğıdı rahleye bıraktı.

    Kanunî bir ara tekrar hocasının odasına uğradı. Hocası yine yerinde yoktu; ama rahlenin üzerine bırakmış olduğu kâğıdın üzerine kendi yazısı dışında bir şeylerin daha yazılmış olduğunu gördü. Merakla kâğıdı eline aldı ve okumaya başladı. Yazıyı okuyunca yüzünde bir tebessüm belirdi. Kâğıdın üst kısmında Kanunî’nin hocasına yazdığı sual vardı. Kanunî şöyle diyordu hocasına:


    Meyve ağaçlarını sarınca karınca
    Günah var mı karıncayı kırınca?

    Hocası Ebussuud soruyu şöyle cevaplıyordu:

    Yarın Hakk’ın divanına varınca
    Süleyman’dan hakkın alır karınca.

    Kaynak:http://mustafakaraoglu.com/

Sayfa 37/976 İlkİlk ... 2735363738394787137537 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •