Sayfa 4235/7020 İlkİlk ... 323537354135418542254233423442354236423742454285433547355235 ... SonSon
Arama sonucu : 56156 madde; 33,873 - 33,880 arası.

Konu: Sanat Mozaik

  1. Dr. Henry Walton "Indiana" Jones, Jr. kurgusal karakterinin dogum gunu (1 Temmuz 1899, Princeton, New Jersey)


  2. Ingiliz ressam George Frederic Watts’in olum yildonumu (1 Temmuz 1904)

    Orpheus And Eurydice, 19th century




    The wounded heron, 1837


  3. Italyan ressam Renato Vernizzi’nin dogum yildonumu (1 Temmuz 1904)

    La fanciulla, 1950 ca.




    Sole sull'uliveto, 1963


  4. Italyan ressam Ermogene Miraglia’nin dogum yildonumu (1 Temmuz 1907)

    Südliche Marktszene, XX sec.




    Woman carrying Jugs, XX sec.


  5. Uruguayli roman yazari Juan Carlos Onetti’nin dogum yildonumu (1 Temmuz 1909)

    "Buruk bir gulumseme. Ve hayatin uzun yillardan beri yanlis anlamalardan ibaret oldugunu kesfedersin. Hicbir sey bunun disinda degil; arada bir bazi unutma firsatlari, gelip zehirlenerek giden bazi zevkler. Belki hayal edebilecegim tum varoluslarim sonunda bir yanlis anlamaya donusmek zorunda. Belki yillar boyunca bir sey hissetmeden, fark etmeden ogrenegeldigimiz sey budur. Belki kemikler bunu biliyordur; uzerinden atlamak mumkunse kolaydir da belki diye dusunup bizi cevreleyen yuksek duvarin yaninda kararli, umutsuz kaldigimizda; bizim icin onemli olanin sadece kendimiz oldugunu cunku bizim icin tartismasiz guven duyulacak tek seyin bu oldugunu kesin bir sekilde kabul etmemize ramak kaldiginda; sadece kendi kurtulusumuzun ahlaki bir zorunluluk oldugunu, ahlak dedigimiz seyin sadece bu oldugunu sezdigimizde; akla gelmeyen bir catlagin arasindan duvarin öte tarafinda titreserek bizi cagiran dogum havasini soluyarak sevinci, onemsememeyi, koyuvermeyi hayal etmeyi basardigimizda; iste belki o zaman olum anina kadar butun yanlis anlamalara katlanilabilecegi inanacinin kursun bir iskelet gibi kemiklerimizin icine isleyen agirligini hissedecegiz, yeter ki bunlar kisisel kosullarimizin disinda, reddedebilecegimiz, baskasina yikabilecegimiz, hayatin akisina birakabilecegimiz sorumluluklarin disida kalsin." Kisa Hayat



    "Una sonrisa torcida. Y se descubre que la vida está hecha, desde muchos años atrás, de malentendidos. Tal vez todo tipo de existencia que pueda imaginarme debe llegar a transformarse en un malentendido. Tal vez, poco importa. El hombrecito y sus malentendidos, en definitiva, como para todo el mundo. Tal vez sea esto lo que uno va aprendiendo con los años, insensiblemente, sin prestar atención. Tal vez los huesos lo sepan y cuando estamos decididos y desesperados, junto a la altura del muro que nos encierra, tan fácil de saltar si fuera posible saltarlo; cuando estamos a un paso de aceptar que, en definitiva, sólo uno mismo es importante, porque es lo único que nos ha sido indiscutiblemente confiado; cuando vislumbramos que sólo la propia salvación puede ser un imperativo moral, que sólo ella es moral; cuando logramos respirar por un impensado resquicio el aire natal que vibra y llama al otro lado del muro, imaginar el júbilo, el desprecio y la soltura, tal vez entonces nos pese, como un esqueleto de plomo metido dentro de los huesos, la convicción de que todo malentendido es soportable hasta la muerte, menos el que lleguemos a descubrir fuera de nuestras circunstancias personales, fuera de las responsabilidades que podemos rechazar, atribuir, derivar."



    (Dostu yazar Mario Vargas Llosa'ya her firsatta) “Bak Mario, sen, edebiyatla evlilik iliskisi yasiyorsun, gorev geregi yatiyor; bense zina isliyorum, canim cektiginde, sadece arzuladigimda sevisiyorum.”



    “Mira Mario, lo que pasa es que tú con la Literatura tienes una relación conyugal. Tienes que cumplir de tal a tal hora con tu señora esposa. Y para mí, era una relación con una amante. Cuando tengo deseos de escribir, entonces escribo. Locamente, absurdamente, lo que sea."

  6. Amerikali kisa oyku ve roman yazari Jean Stafford’un dogum yildonumu (1 Temmuz 1915)

    “Malcolm ve Victoria calistiklari Alma Hettrick Kiz Koleji’nde, guz donemi basinda birbirlerini kesfetmeseydiler akillarini yitirecekleri ya da kestirme yoldan gizli tarikatlara dahil olacaklari konusunda hemfikirdiler. Malcolm yirmi uc, Victoria yirmi iki yasindaydi ve ikisi de gicir gicir yuksek lisans diplomalariyla universiteden yeni cikmislardi, bu diplomalarin pariltisinin yollarini aydinlatacagini ve cahilleri buyuleyecegini hayal ediyorlardi. Malcolm felsefe okumustu ve tez basligi 'Soren Kierkegaard'in Edebi Bir Degerlendirmesi ve Orta Cag Hiristiyan Diyalektigiyle İliskisi Uzerine Bir Not'tu. Victoria ise 16. yuzyil uzerine ihtisas yapmis ve 'Elizabeth Donemi Derlemeleri ve Sarki Kitaplarindaki Guney Fransa Saray Asklarindan Bazi Eski Alintilar' hakkinda yazmisti. Akademik ideallerinin olcusu henuz kuculmeye baslamamisti ve amacinin 'yarinin es ve annelerini yetistirmek' oldugunu acikça belirten bu gorgu okulunun guzel kampusundeki yabanci havada resmen urperip titriyorlardi. Hepsi aptal ve neredeyse hepsi guzel bu gelinlik cagindaki kizlar derslerde orgu oruyordu (Malcolm sislerin tikirtisindan ve 'suphe' kavraminin haraso orguye yenik dusmesinden sikayet edince dekan, daha sonraki hayatlarinda konferanslara katilinca boyle oyalanacaklar, demisti); donem odevlerini uzun sureli nisanlilik ve oje tarihi uzerine yapiyorlardi...”



    “Malcolm and Victoria agreed that if they had not discovered each other at the beginning of the fall term at the Alma Hettrick College for Girls, where they taught, they would have lost their minds or, short of that, would have gone into silent religious orders. He was twenty-three and she was twenty-two and they were both immediately out of graduate school with brandnew Master's degrees, whose coruscations they fondly imagined illumined them and dazed the Philistine. Malcolm had studied philosophy and the title of his thesis had been A Literary Evaluation of Sören Kierkegaard and a Note on His Relation to Mediaeval Christian Dialectic. Victoria, who had specialized in the sixteenth century, had written on Some Late Borrowings from Provencal fin amour in Elizabethan Miscellanies and Songbooks. The altitude of their academic ideals had not begun to dwindle yet and they shivered and shook in the alien air that hovered over the pretty campus of this finishing school, whose frankly stated aim was “to turn out the wives and mothers of tomorrow.” These nubile girls, all of them dumb and nearly all beautiful, knitted in class (that is how they would occupy themselves in their later lives when they attended lectures, said the dean when Malcolm complained of the clack of needles and the subordination of the concept of doubt to purling); they wrote term papers on the advisability of a long engagement and on the history of fingernail polish…”

  7. 2 Akademi ve 2 Golden Globe Odullu, Ruzgar Gibi Gecti’nin kuzen Melanie Hamilton karakteri, Tokyo dogumlu Ingiliz aktris Olivia de Havilland’in dogum yildonumu (1 Temmuz 1916)






  8. Italyan ressam Achille Tominetti’nin olum yildonumu (1 Temmuz 1917)

    Paesaggio di Miazzina, XX sec.




    Sole al morir del giorno, XX sec


Sayfa 4235/7020 İlkİlk ... 323537354135418542254233423442354236423742454285433547355235 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •